44.Bölüm: Bırakma Beni

24 4 0
                                    

Selam ışıldayan yıldızlar

Şimdi hemen kendinize sessiz bir köşe bulun ve hikayemize kaldığı yerden devam edin.:)

Keyifli okumalar!

Booool bol yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayalım lütfen⭐

*

Sonu yokmuş gibi...

Sonu yokmuş gibi

Oops! Această imagine nu respectă Ghidul de Conținut. Pentru a continua publicarea, te rugăm să înlături imaginea sau să încarci o altă imagine.

44.Bölüm: Bırakma Beni
"Duygusal biri değildim, seni tanımadan önce."

"Benimle bir daha konuşma Kaan!"

"Korku filmini önerdim diye neden suçlu konumuna düşüyorum."

"Öner diyen kimdi? Keşke izlemeseydim. Karanlıkta korkuyorum mutlu musun?"

Kapı çalınca korkum daha da arttı.
Kaan'ın film önerisine uyan ruhuma kızdım. Bu cesareti nereden buldum ona da şaşırmıştım.

Şimdi evde tek başıma kalmıştım. Bir cumartesi günü nedense herkes evde değildi. Normal günlerde evden çıkmayanlar zor günlerde yok olurdu zaten.

Tıpkı hayatınızdaki insanlar gibi.

Korku filminin son jeneriği çalarken bir anda gözlerim beyaz perdeye kaydı.

Gözyaşlarıyla jeneriği izlerken yeniden kapı çaldı. Ama ben duymamış gibi hayatıma devam ettim.

Bir anda kanlar içinde adam görünce çığlık atarak yastığıma başımı bastırdım.

Ağlayarak korkumu yenmeye çalıştım. Korkumun arttığını hissettiğim anda yavaşça yastığımdan başımı kaldırıp elime telefonu kaptım.

En son Kaanla konuşmuştuk. Hemen rehbere girip Kaan'ı aradım.

Titreyen ellerimden düşmeye çalışan telefonu iki elle sarıldım.

Aramaya devam eden telefonu beklerken yeniden kapı çaldı.

O anda Kaan aramaya cevap verdi.

"Korku filmi nasıldı? Beğendin mi?"

"Ne demezsin çok beğendim. Her gün izleyeceğim sayende."

"Tamam beğendiysen sıradaki korku filmini öneriyorum."

"Öner bakalım. Heyecanla bekliyorum."

"Son Dur..."

Ciddi ciddi film öneriyordu.

Sen öner dedin İnci

Sen her söylediğime inanıyor musun iç ses?

Tabiki inanıyorum.

Bu saatten sonra inanma.

"Kaan nerdesin?"

"Neden noldu?"

"Kapı çalıyor. Korkuyorum."

"İnci Demir korkabiliyor mu?"

"Kaan böyle yapacaksan kapatıyorum."

"Dur dur kapatma. Sadece kapıyı aç."

"Aklını mı kaçırdın? Ne saçmalıyorsun?"

"Kapıyı açsan da gelsem."

"Ne dedin sen! Kapıyı çalan sen misin?"

"Evet. Başka kimi bekliyordun."

"Kaan bekle geliyorum."

"Bekliyorum :')"

Hızlıca bulunduğum odadan çıktım. Kaan'ın sinirlerimi zıplattığı bir gün daha yaşamının verdiği hisle adımlarımı daha sert attım. Karanlıkların içinde nasıl bulduysam merdivenleri inmeye başladım. Duvarlara elimi gezdirdiğim anda ışıkların düğmesini buldum. Sakince bastığım düğmenin ardından ortamı aydınlık yer etti.

Kapıya doğru geldiğimde Kaan'ın ciddi yüzü beni görünce gülümsedi.

Evime tam girecekken elimi girmemesi için duvara yasladım.

"Nereye gidiyorsun? Daha azarlama seansı var?"

Suratını asarak bana baktı.

"Boşversek."

"Hayat boş vermeye gelmez Kaan. Ve ayrıca duygusal duygusal konuşup benim aklımı karıştıramazsın."

"Duygusal biri değildim, seni tanımadan önce."

Kaşlarımı çatarak yüzüne bakakaldım.

"Bu ne demek oluyor?"

Gülümseyerek belimi saran ellerini görmemle kendimi çekmeye çalışmam bir olmuştu ama kucaklayıp kapıyı kapattı.

Kızgın bir yüzle gözlerini baktım.

"Kaan beni hemen indir!"

"Sakin ol İnci."

Merdivenleri çıkarken gözlerimi devirerek bu durum sona ermesini bekledim. Ayaklarım yere değdiği an Kaan'ı öldürecektim.

Kaan Özer kim miydi? Kendini beğenen bir ukala.

İnci Demir kim miydi? Kaan Özer gibi bir ukalaya aşık olan bir kız.

Korku filmini izlediğim odaya getirdiğini gördüğümde içime bir ürperti gelmişti.

Kaan l koltuğa yavaşça beni bıraktığında kızgın yüzle ona baktım.

Gülümseyerek yanıma oturdu başımı dizlerine aldı. Saçlarımla oynamaya başlamıştı.

"Neden bu kadar güzelsin."

Gözlerimdeki kızgınlık söylediği cümlesiyle yavaş yavaş kaybolmaya başlıyordu.

"Neden beni sevdin."

Gözlerimi gözleriyle buluşturduğunda anlam veremediğim bir şekilde gözlerinde kendimi bulmuştum.

"Seni neden sevdiğimi bende bilmiyorum. Ne zaman aşık olduğumu? Ne zaman sensiz bir hayal kuruduğumu hiç bilmiyorum."

"Kaan hatırlıyor musun sana soru sorduğum günü?"

Gülümsedi.

"Hatırlıyorum. Eskiden sen ne tatlıydın. Şimdi o tatlılık yerine güzellik bulaşmış ruhuna."

"Keşke çocuk kalsaydık."

Kaşlarını kaldırdı.

"Neden büyümeyi sevmedin mi?"

"Benim hayatım annemi kaybettiğimde bitti."

Konuşmamızın yerini sessizliğimiz eşlik etti.

Gözlerim yavaş yavaş kapanmadan önce sayıkladım.

"Sende gitme, sende beni tek bırakma."

✨ Gökyüzünün Yıldızı ✨

Gökyüzünün YıldızıUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum