25

14.5K 830 98
                                    

Başımın ağrısı ile yüzümü buruşturdum. Ne ölmesi kardeşim bayılmışım sadece...

LAN! BAYILDIM MI BEN?

Yattığım yerden etrafa göz gezdirdim.
Hayır, hayır, hayır... Hızla yataktan çıkıp cama koştum. Hayır ya.

Lan Ankara da ne zamandır deniz vardı. Ne olur bana zelzele oldu yer gök yarıldı, her yeri su bastı ve artık Ankara'da deniz var diyin.

Burası benim İzmir'de ki odamdı. İzmir'de her yaz geldiğimiz bir evimiz vardı. Babam beni buraya mı getirmişti. Hass... Olanlar rüya değil miydi? Çınar!

Çınar iyi miydi? 

Yerimden kalkıp koşarak aşağı kata indim. Babam koltukta oturmuş sırıtarak kahvesini içiyordu. Sinirle yanına ilerleyip elindeki kahveyi yer fırlattım. Başını kaldırıp sırıtarak bana baktı.

''Günaydın kızım. İyi uyudun mu?''

Dalga mı geçiyordu bu adam benimle?

''Dalga mı geçiyorsun sen benimle? Çınar'a ne yaptın? Kafası kanıyordu. Beni hemen geri götür. KİME DİYORUM BEN!''

''Sakin ol kızım. Aldığım duyumlara göre Çınar Bey iyiymiş. Hastanede rahat rahat oturuyormuş.''

''SANA İNANMIYORUM.''

Kafasını sağa sola sallayıp cık cıkladı.

''Çok ayıp babana yalancı mı diyorsun sen. Al bak Nuray mesaj atmış. Hem sinirlenmeni istemeyiz değil mi? Sen bize lazımsın''

İğrençti... Şu anda babam sadece midemi bulandırıyordu. Telefonu alıp mesaja baktım. Nuray teyze Çınar'ın hastanede olduğunu. Durumunun iyi olduğunu ve kendisini aramamı söylemişti. Numarasını tıklayacakken üstte yazan yazı ile kaşlarımı çattım.

NE DEMEK HAT YOK!!!

''Ne demek oluyor bu!''

Sinirden ölecektim şimdi. Hala kafam ağrıyordu. Babam beni gram umursamadan sırıtarak arkasına yaslandı.

''Hemen söyleyeyim. Artık telefon yasak sana. Çok şımarttım ben seni. Artık evlendiğinde kocan alır.''

''ÖLÜRÜM DE EVLENMEM O YAŞLI PEZEVENKLE!''

İşte şimdi sinirlenmişti beyimiz. Sinirden çenesini sıkarken bana baktı.

''NASIL KONUŞUYORSUN LAN SEN! Bir daha böyle konuştuğunu duymayacağım. O adamla evleneceksin ya severek ya zorla.''

''ANNEM BUNA ASLA İZİN VERMEZ!!!''

Bağırarak söylediklerimle alayla güldü.

''Hangi annen? Gördüğün gibi annen yok. Artık sadece sen ve ben varım.''

''Ne demek bu!''

''Şu demek canım kızım. Annen benimle boşanmaya karar vermiş. Boşanma belgesini elime verdiği gibi gitti. Dediğim gibi artık sadece ikimiz varız.''

Babam salondan çıkarken yanımdaki koltuğa yığılırcasına oturdum. Annemin olanlardan haberi olduğunu sanmıyordum. Olsa asla gitmezdi. Bana ulaşamayınca nasıl da endişelenecekti Allah bilir. Kafam çatlayacaktı. Çıkmazda gibi hissediyorum kendimi. Duvarlar üstüme üstüme geliyordu.

''Benim de adım Mira ise o evlilik olmayacak. Hadi bakalım Murat Demirci. Çok yanlış kişiyi karşına aldın.''

Bunları kapalı televizyona bakarak söylemesem iyi di sanki? Amaaan Mira gün intikam vakti gün zafer vakti hadi Allah yardımcın olsun!!!

EVİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin