5

21.4K 972 125
                                    

Uyanmış boş boş tavana bakıyordum. Büyük bir sorunum vardı.

Tuvaletim gelmişti.

Utancımdan kendimi öldüreceğim şimdi. Ya ben üç yaşından beri kendim gidiyorum tuvalete.

Mira sen bunu da halledersin kızım. Güveniyorum sana. Ben neler neler atlatmıştım bunu mu atlatamayacaktım.

İlk iş ayağa kalmak.

Ayağım şu an ağrımadığı için şanslıydım. Dün geceki ağrıdan sonra ayağım her an ağrıyacak gibi hissediyordum.

Yatağın kenarından tutup dengemi sağlamaya çalıştım. Tek ayakla hiç kolay olmuyordu. Kapı ile aramda en fazla beş adım vardı. Yani beş kere zıplayacaktım.

Allah'ım nasıl da zekiyim. Tesla anca getir götürümü yapardı.

Bir zıp.. İki zıp.. Üç zıp.. Ve kapı. Nerde benim ödülüm.

Kapıyı açıp kendimi ileri attım. Zaferimi sonra kutlardım. Çünkü ayakta durdukça zıplamam daha zorlaşıyordu. Şimdiden yorulmuştum.

Tabi o yorulmam hiç bir şekilde spor yapmamam ve anca yatmam yüzünden de olabilir ama oraları karıştırmayalım canım. Hem ne demişler Adana'nın karpuzu yata yata... Ay yok bu söz buranın değildi.

Herhalde tek şansım tuvaletin yakın olmasıydı.

Tavşanlar taş çıkartan zıplamam ile sonunda işimi halletmiştim. Bir de bunun geri dönmesi var ama neyse.

Tuvaletin kapısı aniden açılınca dengemi sağlayamadan geriye doğru düştüm. Hadi ama ya. Gitti çanak. Bu sapık-ül azizin bana kastı vardı.

"Noluyor lan?"

"Ya sen mal mısın? Dingonun ahırına mı giriyorsun? İnsan bir kapı çalar?''

"Kızım ne biliyim ben burda olduğunu."

"Vallaha salaksın sen. Bak yavrum tuvalete girerken kapı çalınır. Seni hangi mağarada büyüttüler."

"Tamam yeter. Seninle daha fazla uğraşmayacağım. Halam aşağı indir demişti."

Bir anda beni kucağına alınca çığlığı bastım. Kulakları sağır oldu kesin. Oh canıma değsin.

"Kulağım gitti kulağım. Kızım rahat dursana bir."

"Biraz daha kızım demeye devam edersen ben de sana baba diyeceğim. İsmim Mira. Kızım diyip durma sinir oluyorum."

"Emredersiniz Mira hazretleri."

Afferin koçum adam ol böyle. Yanlız ben iyi alıştım ha bu kucak işine. Rahat oluyormuş.

Bir anda beni koltuğa fırlatınca belim ağrımıştı. Bu evden tek parça çıkardım inşallah. Bu gidişle pek mümkün gözükmese de...

"Yavaş olsana hayvan herif."

"Sen de düzgün konuşsana Mira Hanım."

"Bak velet seni döverim."

Kahkaha atarak bana bakıyordu. Gülüşün hiç güzel değil sapık bey. O yanağında ki gamze de çok gıcık.

"Bana velet mi dedin?"

Tekrardan gülmeye başlayınca sağlam ayağımla dizine tekme attım.

"Gülme."

"26 yaşındaki bir adama velet dedin ya."

"Ben beyin yaşını kastetmiştim. Yine de sen bilirsin."

Hakim'in kızaran yüzüne bakarken zevkle sırıttım. Sevmediğim insanlara laf sokmasına bayılıyorum ya.

EVİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin