Sen ateş ben azrail (fragman...)

2.2K 190 148
                                    

Ramazan ayına yirmi gün kala en son bölüm attığımda bayram ertesi yeni bölüm gelecek demiştim ama hiç bir şey planladığımız gibi gitmiyor maalesef. Ramazan ayının son on gün  astımım tutmasıyla peşine gözüme kan oturdu. Gözlerimde ki sıkıntıya geçmeden bu  sefer bilek ağrısı ve  geçmek bilmeyen bir baş ağrısı eklendi. Onun peşine kendimi hiç bir şeye yetemiyormuş gibi hissetmeye başladım. Depresyonun ucundan Allaha şükür döndüm. Şimdi yeni bölümün fragmanını buraya bırakıyorum ve yeni bölüm yazmaya devam ediyorum. Sizi seviyorum canım deli ve asi ailemin güzel bireyleri. Beni anlayışla sabırla beklediğiniz için çok ama çok teşekkür ederim. İyi ki sizi tanıdım. İyi ki yorumlarla veya özel mesajlarla tanışıp sohbet ediyoruz. Hadi bakalım :):):):)

...............................................

Kucağında bebeğimle üç hanım ve oğullarım giderken, biri belime sarıldı. Güçlü kollar arasında arkama döndüğümde kendimi geniş göğse yasladım. Bir el saçımı severken, sesi kulağıma doldu.

"Benim güzel gelinim, Meryemcem sabır en güzel şey. Mustafa'm çok zorlanacak önce onun yanında olmalısın. Ona destek olmalısın. Azrail asi ağanın herkesten önce sana, senin huzuruna ihtiyacı olacak "

Ellerimi Hamza dedemin göğsüne koyduğumda, yüzümü avuç içlerine alıp parmaklarıyla göz yaşlarımı sildi. Alnıma bir buse kondurup gözlerime bakarak;

"Şimdi sen herkese iyi geldin. Sen herkesi ama herkesi birlik ettin. Mustafa'm senin için üzülüyor bırak senin için essin gürlesin. O senin tek sahibin unutma"

"Unutmam dede"

"Meryemce gücünü çabuk topla, kalk ayağa. Kalk ayağaaaaa"

"Dedeeeeeee

........................................

Merdivenleri inerken yengem ve amcamı gördüm. Bastığım basamağa oturup onları izledim. Yan yana oturmuş kahve içerek sohbet ediyorlardı. Biraz zaman sonra amcam, Meryemce yengemin ensesine elini koyup kendine çekerek alnını öptüğünde başımı eğdim. Ne kadar zaman sonra amcamı böyle görmek her geçen gün beni mutlu etse de biraz da korkutuyordu.

................................................

"Yenge aklıma bir şey takılıyor"

"Sor takılıyorsa paşam"

"Buraya yani Mardin'e hiç gelmeseydin. Ne yapacaktın"

"Ben Mardin'e hiç ayak basmasaydım şuan Amerika'ya temelli yerleşmiştim"

"Şey amcam bu diyeceğime kızacak ama"

"Sor bakayım"

"Çınar abi şey dedi"

...................................................

Mina alnını Meryemcenin göğsüne yaslayarak;

"Anne babam bana çok kızdı"

...................................................

"Mustafa aklıma geldi. Bu gün arabam gelecek. Çocuklar iyi olursa seni oradan almaya gelebilir miyim"

"Tabi konuşuruz canım"

"Bir tanesin kocam "

"Sende cici kız sende"

........................................

"Meryemce"

"Söyle kocam, söyle her şeyim olan adam, söyle"

"O adam ile aranda ne var"

"Çok şey var, o adam, o ada-"

......................................................

Meryemcenin yanına yaklaştığımda iri kıyım bir adam Meryemceyi kucağına alıp bana baktı. Kaşları çatık; "Sana güvendi, güvendim sen onu yordun, yıprattın benim bu sana, size vermeyeceğim artık". Adam konağın kapısından çıkarken kapıda Kerem hünkar, Bernardo denilen adam ve bir adam daha kaşları haddinden fazla çatık bana hayal kırıklığıyla bakıyorlardı."

.................................................

YENİ BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK ÜZERE, SİZİ SEVİYORUM .... :) :) :) :)

DELİ VE ASİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin