3. İlk defa

855 118 352
                                    

-🤍-

Yoongi'nin bilinci kapalıyken, Taehyung telaşla kucağındaki hyungu ile hastaneye daldı. Tam şah damarına giren oka bakmamak için elinden geleni yapıyordu küçük. O kadar korkuyordu ki o an, ama belli etmiyordu. Taehyung aralarında en olgun ve duygularını belli etmeyen kişilerden biriydi çünkü. Dikkat ederek sedyeyle hyungunun bedenini birleştirirken sıkıntılı bir nefes bıraktı dışarıya. Diğerleri ise onun etrafında doluşurken, Jimin ağlıyordu. Hıçkırıkları durmadan hem de, hyunguna bir şey olmasını kaldıramazdı, Jin onu sakinleştirmeye çalışıyordu ama onunda gözleri dolu doluydu.. Jungkook hâlâ şokla Yoongi'yi izliyor onu kaybetmenin korkusunu yaşıyordu o an, ikinci kez kardeşi olarak adlandırdığı birini kaybetmeyi göze alamazdı. Namjoon ve Taehyung hastaneyi inletip doktor çağırıyorlardı en soğuk kanlıları onlar olsa da bağırırken sesleri titriyordu. Sonunda doktor geldi karşısında Yoongi'yi görür görmez gözleri fal taşı gibi açıldı, hızla Yoongi'yi ameliyata aldılar.

Otuz dakika... Bir saat... İki saat...

Uzun geçen aranın ardından sonunda doktor dışarıya adımını atmıştı. Herkes gergince ayaklandı, doktorun ağzından dökülecek kelimeleri bekliyordu beşi birden.

- Hepiniz biliyorsunuz, ok şah damarına girmiş. Oku çıkarttık ama hayati tehlikesi hâlâ devam ediyor. Beklememiz gerek.

Taehyung ağzının içinden adeta tıslarcasına konuştu,

- Ne demek hayati tehlikesi devam ediyor!

Sinirlerini kontrol edemiyordu. Elinde hâlâ kucağında taşırken bulaşan hyunguna ait kan lekeleri varken olmuyordu bu. O da biliyordu aslında ama duramıyordu işte. Jungkook sakince elini Taehyung'un eline uzattı ve tuttu,

- Hyung... sakin ol biraz.

Koca gözlerle ona bakan küçüğüne baktı, tamam dercesine belli belirsiz kafa salladı Taehyung, ardından derin bir nefes aldı. Bu sırada Jungkook onun elini yumuşakça okşamaya devam ediyordu. Doktor ise tok bir sesle konuşmasına devam etti.

- Dediğim gibi beklememiz gerek. Bay Min güçlü birine benziyor. Bunu atlatacağını umuyoruz. Şimdilik yoğun bakıma alacakalar, yarın duruma göre normal odaya geçebilir. Tekrardan geçmiş olsun.

Doktor onlardan sert adımlarla uzaklaşırken, arkada kalan beşli buruk ifadelerle oturdu yerlerine. Birkaç dakika sonra Yoongi'yi sedye ile ameliyathaneden çıkardılar. Beş kişi aynı anda ayaklanıp toplandı başına, ardından büyük bir kalabalıkla yoğun bakıma ulaştı Yoongi. Namjoon ve Jin en büyükler olarak diğerlerini eve göndermek için büyük bir savaş verdiler. Dinlesinler ve sabah gelsinler istiyorlardı. Birbirinden inatçı üç kişiyi göndermek gerçekten çok zor olmuştu ama başarmışlardı.

Küçükleri gönderdikten sonra Yoongi'nin camından son kez öylece yatan arkadaşlarına bakıp karşısındaki sandalyelere oturdular. Jin derin bir nefes alırken, başını Namjoon'un omzuna yasladı.

- Joonie... bu onun işi sende anladın değil mi?

Namjoon kimden bahsettiği adı kadar iyi biliyordu.

- Evet... yine onun işi.

- Eğer Yoon'a bir şey olursa, onu bulduğum yerde ellerimle öldürürüm.

Red Hunter | SopeWhere stories live. Discover now