ve gece karası saçlar, aklıma takılı

386 54 23
                                    

Sanki uzun yıllardır gözlerim bağlıymış da, gözümün önündeki güneşi yok sayıyormuşum gibi hissettiriyordu.

O gece odama döndüğümde, uyku nihayet benimle barışmış ve kollarına almıştı.

O gün birden fazla ders almıştım bunu düşünüyordum.

Asla rakibimi küçük görmemeli ve yanımdaki insanlara karşı önyargılı davranmamalıydım.

Bunu kendime sık sık hatırlatmalıydım lakin, bir özrün her şeyi düzelteceğine inanmayı da bırakmam gerekiyordu.

Büyümek tamamiyle zırvalıktı.

Öğrenmem gereken, yapmam gereken o kadar çok şey vardı ki; ne kadar uğraşırsam uğraşayım asla gerekliliklere yaklaşamayacakmış gibi hissediyordum.

Taehyung'u düşünüyordum bir de.

Onun her konuda ne kadar da tutarlı olduğunu ve aslında; etrafımda gördüğüm en ideal insanın o olduğunu.

Ölçülüydü.

Onu fena halde kızdırmıştım lakin, bana bir an bile sesini yükseltmemiş, kırmadan konuşmuştu.

Benim aksime o, yapılacakları çok iyi bilen bir insandı.

Nerede, ne zaman, ne ve nasıl konuşulacağını, hareket edileceğini biliyordu.Onu tanıdığım kısa süre içerisinde bunu öğrenmiştim.

Aynada artık kabuklanan yaramı inceliyordum. Kaşımın ortasından, göz kapağımdan ve yanağımdan geçen büyük bir sıyrık dişlerimi sıkmama neden oluyordu.

O sarının üzerimde bir iz bırakacağının düşüncesi sinirlerimi alt üst etse de, kremlerimi düzenli kullandığım taktirde izdeki kabarıklığı tamamen yok edebilecektim.

Eh, kırmızılık için ise, küçük bir estetik operasyonuna sıcak bakıyordum.

Dün içtiğim birkaç kadeh mideme dokunduğundan; canım hiçbir şey yemek istemiyordu. Bu nedenle kahvaltıyı es geçmeye karar vermiştim.

"Gratian?"

Odamın içerisinden gelen sesle, banyodan çıktım.

"Efendim?"

Taehyung, okula gitmeye hazır bir şekilde karşımda dikiliyordu.

"Günaydın." Diye mırıldandı sakin sesiyle.

Üzerindeki koyu yeşil hırka, kedi gözleriyle öyle uyumluydu ki; bir an nefes almayı unutmuş gibiydim.

"Günaydın." Ben karşılık verirken gözleri elimdeki krem tüpüne takılmıştı.

"Daha iyi görünüyor." Dedi kafasıyla yüzümü işaret ederken.

"Öyle." Dedim gözlerimi üzerinden çekmeye çalışırken. "Bir şey mi oldu?"

Dayanamayarak nihayet sorduğumda, ona da aramızdaki gerginlik tuhaf gelmiş olmalı ki, rahatsız bir şekilde duruşunu değiştirmişti.

FUTURISTIC -taegi- Where stories live. Discover now