Muzip ses tonu Amber ve Sinâ'yı güldürmüştü.Genç adam biraz sakinleşince bu kez bakışlarını Amber'e çevirerek konuştu.

"Tıp uzmanlık sınavına hazırlanıyorsun sanırım."

"Evet haklısın Sinâ.Sınav Ekim ayında olacak,yani daha zaman var.Ama bir yerden çalışmaya başlamam lazım."

"Öyle tabi zaman çabuk geçiyor.Oldukça zorlu bir sınav olduğunu duymuştum.Yine de endişelenme bence.Ben senin başarılı olacağına eminim,Çünkü,yanlış hatırlamıyorsam çocuk doktorluğu alanında 1 yıldır staj yapıyorsun ve yine bu alanda uzmanlaşmak istiyorsun."

Amber,bir süre önce bu konudan Sina'ya bahsettiğini hatırlıyordu.Ama onun hiç bir şeyi unutmamış oluşu biraz ilginçti.

"Doğrusu konuştuklarımızı bu kadar net hatırlamana şaşırdım.Çok dikkatli birisin."

diyerek aklındakileri söze döktü.Ses tonundan bu durumdan memnun olduğu anlaşılıyordu.Sinâ

"Aslında bu bir çeşit mesleki deformasyon sayılır Amber."

deyip gülümseyince Amber'in şaşkınlığı daha da artmıştı.

"Nasıl yani,anlamadım?"

diye konuştu.

"Hani bir süre polislik yaptığımdan sana söz etmiştim ya,işlerin yoğun olduğu için aklından çıkmış demek.İnsan polis olunca olayı çözebilsin diye en ufak ipucu konusunda bile çok dikkatli davranıyor.Sonra mesleği bıraksa da,bu alışkanlığından vazgeçemiyor.Gerçi bu konu biraz uzun hikaye.Ama bir gün sana anlatacağımdan emin olabilirsin."

Amber şimdi hatırlamıştı.

"Tamam,ne zaman istersen Sinâ,zaten benim de sana anlatmak istediklerim var.Bir gece 2 fincan çay eşliğinde dertleşiriz.Olur mu?"

diyerek gülümsedi.Aynı anda bekledikleri uçağın alana indiğini haber veren anons duyulmuştu.

Genç adam,Amber'in onunla konuşmak istemesine sevindi.Demek onu kendisine yakın hissediyordu.

"Hem de çok iyi olur Amber,çaylar benden bu arada.Şimdi çayınız ve dondurmanız bittiyse,karşılama alanına gidelim mi hanımlar?"

deyip muzipçe gülümsedi.Amber ve Derin hemen

"Gidelim tabiii!"

diyerek kıkırdamış ve el ele o yöne doğru ilerlemeye başlamışlardı.Sinâ yine keyifle onları takip ediyordu.


Doğa rahat bir yolculuğun ardından Dalaman havaalanına inmişti.Küçük valizini ve sırt çantasını alarak uçaktan çıktı.Buluşma noktasına doğru gelirken,bavulların konduğu döner bantların bulunduğu kısımda bir kadın dikkatini çekmişti.

Tahminlerine göre 40'lı yaşların sonlarında ve oldukça hoştu.Aldığı tekerlikli küçük bir el arabasına  çok sayıda bavulu yerleştirmeye çalışıyordu.

"Hanımefendi,yardımcı olmamı ister misiniz?"

deyip gülümseyerek yanına yaklaştı.

Nevin hanım,duyduğu sesle başını kaldırarak kendisine seslenen genç adama bakmıştı hemen.30'lu yaşlarda,oldukça sempatik biriydi.Ayrıca tam yardıma en ihtiyaç duyduğu anlardan birinde karşısına çıkmıştı.

"Aslında pek yardım isteyen biri değilimdir,ama bu kez teklifinizi kabul etmemem söz konusu bile olmaz.Çok teşekkür ederim."

diyerek hafifçe tebessüm etti.Doğa

AMBERWhere stories live. Discover now