66

6 1 0
                                    

Ailecek edilen güzel bir akşam yemeğinden sonra Ceyhun ve Eren, evdekilerden izin isteyip odalarına çekildi.

Ceyhun duşa girmek için üstünü çıkarırken Anka, odaya girdi. Anka, hala gideremediği hasretle Ceyhun' un arkasından sarıldı.

- Bir daha benden bu kadar uzakta olma Ceyhun. Sen burada değilken boşluktaymışım gibi hissediyorum.

Ceyhun yüzünü Anka' nın yüzüne çevirdi. Onun tenini ve saçlarını okşarken :

- Söz veriyorum, bir daha asla, bu kadar uzakta olmayacağım.

Anka, Ceyhun' un dudağından öpüp:

- Söz verdin, dedi.

Ceyhun:

- Söz verdim, deyip Anka' nın dudaklarında öpmek için yönelmişti ki dudağındaki yaranın acımasıyla inledi.

Anka gülüp:

- Çok acıdı mı?

- Biraz.

- Artık orada ne yaşadıysanız beni öpemiyorsun bile.

- Bir şeyler yaşadık işte, çok da önemli değil, geçer elbet.

- Nasıl önemli değil Ceyhun? Aylardır gelmiyorsunuz. Gelince de biriniz vurulmuş, diğerleriniz ise dayaktan yüzünüzü kullanamaz halde oluyorsunuz. Bu gerçekten hiç mi önemli değil?

- Haklısın nefesim, özür dilerim.

- Özür dileme Ceyhun. Sadece iyi ol.

- İyi olacağım, tekrar deneyelim mi?

- Canın acıyor Ceyhun. İyileştikten sonra bol bol öpersin, deyip Ceyhun' un yanından hafifçe uzaklaştı. Giyinme odasına girip Ceyhun'a temiz kıyafetler çıkardı. Kıyafetleri alıp Ceyhun' un yanına geri döndü.

- Duşa girecektin değil mi?

- Evet, kıyafetlerimi hazırladığın için teşekkür ederim.

- Önemli değil, deyip üstündekileri çıkarmaya başladı.

Ceyhun, sadece Anka' nın hırkasını çıkarıp odadan çıkacağını düşünürken, birden Anka' nın yarı çıplak bir halde yanında durduğunu fark etti. İster istemez gözleriyle sevdiği kadının bedenini süzüp gözlerini gözlerine götürdü.

Anka, Ceyhun ile göz göze gelir gelmez:

- Seni ben yıkayabilir miyim?

Ceyhun duyduklarıyla bir an şaşırsada anında kendini toparlayıp:

- Bunu gerçekten istiyor musun?

- İstemesem sormazdım değil mi?

- Orası öyle tabi. Ama emin misin?

- Evet eminim.

- Beni yıkayacaksan ÇIRILÇIPLAK olacağımı da biliyorsun değil mi?

Anka biraz utandığını hissetsede daha önce kendisini yıkarken baksırının altında bahsettiği şeyi defalarca hissettiğini bildiğinden utangaçlığı anında kenara atıp kararla:

- Evet biliyorum. Ama başka bildiğim bir şey varsa o da senin benim daha kötü hallerimi gördüğün.

Ceyhun, Anka' nın hayata küstüğü zamanlarını hatırladı. O an Anka' nın tenindeki hiçbir şeyden tiksinmediğini fark etti. Allah korusun, şu anda da aynı şeyler olsa yine Anka' dan tiksinmeyeceğini çok iyi biliyordu.

- O zaman bayanlar önden, deyip Ankayı banyoya doğru buyur etti. Anka banyoya giderken Ceyhun da onu takip etti.

Anka banyoya girer gimez üstündeki son parçalardan da kurtuldu ve Ceyhun' un soyunmasını beklerken sıcak suyu ayarladı. Bir yandan, Ceyhun' a çaktırmamaya çalışsa da hızla atan kalbini nasıl susturabileceğini de düşünüyordu. Bu hissettiklerinin korkudan daha çok, heyecandan olduğunu da çok iyi biliyordu.

BİR NEFES YETER (Tamamlandı)Donde viven las historias. Descúbrelo ahora