BİR NEFES YETER (Tamamlandı)

53

Ertesi gün

Emir, Ceyhunlar' dan çıkar çıkmaz kızla ilgili planını devreye soktu. Arabasını ayarlar ayarlamaz kızın iş çıkışı saatinden bir saat önce kızın iş yerinin önüne geldi. Aklındaki plana göre kıza romantik komedi filmlerindeki bir sahneyi yaşatacaktı. Kötü adam, esas kıza çarpacak ve onu hastaneye götürmek için yalvaracaktı.

Emir, gözünde canlandırdığı sahneyle kendi kendine güldü. Kızın çıktığını görür görmez arabayı ona doğru sürdü. Kızın telefonla uğraşması Emir için müthiş bir avantajdı.

Emir, kıza yaklaşır yaklaşmaz aniden frene bastı. Kıza çarpmadığını emin olarak kızın korkuyla dengesini kaybetmesine şahit oldu. Hızla ve yalandan bir endişeyle arabadan inip kızın yanına gitti. İner inmez iş yerinden bir kadının endişeli sesini duydu.

- AYLİZ!

Emir o kadını umursamayıp Ayliz' e döndü.

- Hanımefendi iyi misiniz?

Ayliz, kendisine çarpmak üzere olan adama baktı ve adamın yakışıklılığına hayran olmadan cevap verdi.

- İyiyim.

Emir içinden "Tam tersi bana bağırıp çağırması gerekmiyor muydu?" Diye geçirdi. Kendini hızla toparlayıp:

- Gerçekten çok özür dilerim, kısa bir anlığına gözümü yoldan ayırmıştım. Kalkmanıza yardımcı olayım.

Ayliz, tanımadığı adamı başıyla onayladı ve onun yardımıyla ayağa kalktı. Ayliz' in arkadaşı yanlarına gelip:

- Ayliz iyi misin?

- İyiyim Özlem. (Emir' e dönüp) Sağolun, asıl ben sizden özür dilerim. Telefona bakacağım diye, ışıklara bakmadım.

- Estağfurullah, benim hatamdı. (Ayliz' in kanayan dizini görmesiyle) Diziniz kanıyor, sizi hastaneye götürsek iyi olacak.

Özlem:

- Dizin dışında başka bir yerin acıyor mu?

- Hayır hayır, küçük bir yara için hastaneye gitmeye gerek yok. (Arkadaşına) Zaten başka bir yerimde acımıyor.

- Yine de sizi bir kontrol ettirsek. Benim yüzümden sonra bir şeyiniz çıkmasın.

Emir içinden "Kadını kendime yaklaştıracağım diye ne kibarlık ettim be!" Diye isyan etti.

Özlem:

- Beyefendi haklı. Yine de götürelim seni hastaneye.

Ayliz:

- Hayır Özlem, gerçekten iyiyim.

- Lütfen ısrar ediyorum. Arkadaşınızın da, benim de içimiz rahat etsin.

Ayliz:

- Ama gerek yok.

Özlem:

- Hadi Ayliz, kırma beni.

Ayliz:

- Peki madem.

Emir, Ayliz' i aniden kucağına aldı. Ayliz, aniden yükselmesiyle:

- Beyefendi ne yapıyorsunuz?

- Sadece size yardımcı oluyorum, deyip ön kapıyı açıp Ayliz' i oraya oturttu. Kemerini de bağlayıp Özlem denen kadına kapıyı açtı.

- Buyrun sizde geçin.

- Teşekkürler, deyip arabaya bindi.

Emir de şoför koltuğuna geçip arabayı sürmeye başladı. Buralara uzun zamandır uğramadığı için navigasyondan hastane aradı. Bulduktan sonra Ayliz' e: