BİR NEFES YETER (Tamamlandı)

37

Anka kısa süre içinde telefondaki adamın bahsettiği yere geldi ve içeri girdi. İçeri girmesiyle yerde oturmuş kahkahalarla gülen Ceyhun ile karşılaştı. Sinirle:

- CEYHUN?! Diye bağırdı.

Ceyhun, Anka' nın sesini duymasıyla gülmeyi kesip oraya döndü.

- Anka' mlar, deyip kahkaha attı.

- Anka senden neden dört tane var? (Barmene dönüp mutlulukla) Aşık olduğum kadından dört tane var.

Anka, duyduğu kelimelerle şaşkınlıkla:

- Ne?

Tolu, Anka' nın kısa süre önce girdiği bardan içeri girdi ve gözleri direk yerdeki Ceyhun'a kaydı. Endişeyle:

- Ceyhun? Deyip Ceyhun' un yanına geçti.

Anka, Tolu' nun sesiyle kendine geldi ve o da Ceyhun' un diğer tarafına geçti.

- Ceyhun ne bu halin senin?

Ceyhun dalgayla:

- Çaresizliğimin hali Anka.

Tolu:

- Ne çaresizliğinden bahsediyorsun sen?

Ceyhun, Toluya dönüp:

- Bilmem her şey olabilir Tolular, deyip kahkaha attı.

Anka, Toluya bakıp:

- Tolu yardım et de Ceyhun' u düzgün bir yere oturtalım.

Tolu başıyla Anka' yı onaylayıp:

- 1,2,3! Der demez ikiside aynı anda Ceyhun' u kaldırıp bardaki koltukların birine oturttular.

Anka, Ceyhun' u bırakırken isyanla:

- AYI!

Tolu:

- Hakikaten öyleymiş. (Barmene dönüp) Kardeşim kahve varsa bir acı kahve yapar mısın?

Barmen:

- Var abi. Hemen getiriyorum.

Tolu:

- Sağolasın. (Sızmak üzere olan Ceyhun' a bakıp) Ne yaptın oğlum kendine?

Anka:

- Bu kadar içecek kadar onu ne yıpratmış olabilir Tolu?

- Hiç bilmiyorum Anka. Ceyhun' u ilk defa bu hâlde görüyorum.

- Bende.

Barmen:

- Efendim istediğiniz kahve.

Tolu, barmenden kahve dolu bardağı alıp:

- Sağolasın kardeşim. Sen işine dönebilirsin.

Barmen, Toluyu başıyla onaylayıp işine geri döndü.

Tolu, zor da olsa sızmak üzere olan kahveyi Ceyhun' a içirmeyi başardı. Başarmıştı fakat Ceyhun' un gözleri kısa süre içinde tekrar kapanmıştı ve bir süre uyanmayacağına Anka da Tolu da emindi. Tolu:

- Sen yanında dur, ben bir barmenin yanına gidip taksi çağırmasını söyleyeceğim.

- Tamam.

Anka, Ceyhun' un önüne gelen saçlarını eli ile arkaya aldı. Ama tenindeki ıslaklığı fark etmesiyle iki eliyle Ceyhun' un yüzünü okşadı.

- Sen ağlamışsın, deyip Ceyhun yüzündeki ıslaklıkları eliyle sildi.

- Ceyhun sana ne oldu böyle? Benim kahramanımdın sen. Kim kahramanımı bu kadar üzdü? Sert görüntüsünün altındaki küçük çocuk ne yaşadı böyle?