55

10 1 0
                                    

Bir ay sonra

Bugün Eren ve Anka' nın doğum günüydü. Tolunay, Elvan, Beren, Ceyhun ve Zehra, birkaç gün önce onlara sürpriz parti yapmaya karar vermişti.

Tolunay süsler için alışveriş merkezindeyken Elvan ve Zehra, evde yiyecek bir şeyler hazırlıyordu. Beren, kardeşleriyle tanıştırma bahanesiyle Ankayı dışarı çıkarmış, Ceyhun ise Eren' i mekanda tutmak için binbir türlü uğraş veriyordu. Ne Anka bugünün doğum günü olduğundan haberi vardı ne de Eren' in.

Eren' in aklındaki tek şey, mekândan bir an önce çıkıp sevgilisini yanına gitmek ve onu yemeğe götürme bahanesiyle sürpriz yapmaktı. Ama Ceyhun onu o kadar gereksiz şeylerle uğraştırıyordu ki delirmek üzereydi. Eren artık dayanamayacağını anlayıp isyan etmeye karar verdi.

- Ceyhun artık yeter, beni niye bu gereksiz işlerle uğraştırıyorsun? Bırakalım çocuklar yapsın.

Ceyhun, yalandan sinirle elindeki kağıtları sallayıp:

- Bu mu gereksiz Eren? Savaş kapımızda ne gereksizliğinden bahsediyorsun?

- Savaşın kapımızda olduğunu bende biliyorum. Ama bugün yeter saat kaç oldu ya?

- Ya sen sabahtan beri niye eve gitmek için kıvranıyorsun?

- Hemen söyleyeyim kardeşim. Geçen hafta şehir dışından gelir gelmez alışveriş merkezine gittim. Sonra karşıma bir kuyumcu çıktı. Orada nişan yüzükleri gözüme çarptı. Sonra da dayanamayıp birini aldım.

- Nişan yüzüğünü ne yapacaksın?

- Nişan yüzükleri ile ne yapılır kardeşim? Bir düşün bakalım.

- Düşünemem şimdi. Ne yapılırmış?

- Gerçekten bunu sorduğuna göre bir ömür boyunca biriyle yaşlanmak nasıl bir duygudur diye de merak etmiyorsundur. Sen sormadan ben cevap vereyim, ben bu duyguyu deli gibi merak ediyorum. Neden? Çünkü Elvan ile evlenmek istiyorum. Eğer gitmeme izin verirsen de bunu bugün Elvan' a bunu sormayı planlıyorum. Şimdi anladın mı, sabahtan beri neden gitmek için kıvrandığımı?

Ceyhun gülümsedi.

- Sabahtan beri niye söylemiyorsun?

- Fırsat verdin mi acaba?

- Tamam kusura bakma. Nasıl teklif edeceksin? Bir planın var mı?

- Güzel bir akşam yemeğine götüreceğim. Müzik eşliğindede teklifimi yapacağım.

- Hayır, çok basit kaçar. Bizim evde yapmaya ne dersin?

- Bizim evde mi?

- Evet. Sizin için arka bahçeye güzel bir ortam hazırlarım. Böylece herkes de buna şahit olur.

- Ya hayır derse?

- Sence Elvan hayır der mi Eren?

- Ben de demez diye düşünüyorum ama yine de öteki cevabı düşünemeden de edemiyorum.

- Sen öteki cevabı düşünmemeye çalış. Ben hayır diyemeyecek kadar güzel bir ortam hazırlatacağım.

- Hadi bakalım, sana güveniyorum.

- Güven kardeşim, deyip telefonundan bir organizatör arkadaşını aradı.

Akşam saatleri

Beren ve Anka, aynı zamanda Ceyhun ve Eren aynı saatte eve geldiler.

Anka, kendisine ve Eren' e hazırlanan doğum gününden habersiz, sakince zile bastı. Beren ve Ceyhun bir adım geri gidip Tolunay' ın pastayla kapıyı açmasını bekledi.

BİR NEFES YETER (Tamamlandı)Where stories live. Discover now