21

17 2 0
                                    

EREN YÜKSEL

Eren, Ceyhun' un telefonunu kapattıktan sonra ortalığı toparlatıp mekandan çıktı. Çıktıktan hemen sonra mekanın önündeki adamların konuşmasına şahit oldu. Adamlardan biri diğer adama:

- Harun Arslanlı malı göndermiş, eğlence bitti. İçeridekileri topla.

- Tamam Musa Bey, hemen.

Musa, ileride duraksamış arkası dönük sarışın çocuğa baktı. Eren, sanki incelendiğini hissetmiş gibi telefonu açıyormuş gibi yapıp:

- Hayatım, bende tam mesajına cevap veriyordum. Sana birkaç saniye geç yazmam yaramıyor. Tamam hayatım, biliyorum beni düşünüyorsun. Tamam canım, görüşürüz.

Musa, çocuğun sevgilisine mesaj atmak için durduğunu görsede bir kere içine kurt düşmüştü. Adamı yanına gelince onu kendine çekip kulağına:

- Şu öndeki sarışın çocuğu takip et, kendini belli ettirme.

Adam:

- Tamam patron, deyip Eren' i takip etmeye başladı.

Eren, takip edildiği aklına gelmeksizin arabasına binip Ceyhun' un evine doğru yola çıktı. Arabadayken Ceyhun' a telefon açtı. Ceyhun:

- Efendim Eren?

- Abi, Harun Arslanlı' nın adamları bizim mekana geliyormuş, haberimiz yokmuş. Bugün birinin ondan bahsettiğini duydum.

- Mekanın daimi müşterileri mi?

- Sanmıyorum abi. Daha önce adamı bizim mekanda hiç görmemiştim.

- Tamam Eren. Eve mi geliyorsun?

- Evet abi.

- Dikkatli ol.

- Tamam abi, evde görüşürüz.

Eren birden mekandan çıktığından beri kendisini takip eden arabayı fark etti. Gaza biraz daha basıp:

- Anlaşılan birileri sevgili muhabbetimi yememiş. Hadi kızım (arabası) şu arabayı atlatalım, deyip gaza daha fazla yüklendi.

10-15 dakikalık bir koşuşturmadan sonra arabayı atlatmasıyla Ceyhun' un evinin olduğu yola yöneldi. 10 dakika sonra evdeydi.

Salonda kadınlarla sohbet eden arkadaşlarını gördü.

- İyi muhabbetler! deyip annesinin yanağından suluca öptü.

Zehra:

- Hoş geldin oğlum.

- Hoş bulduk annem.

Tolunay:

- Nerede kaldın be oğlum? Açlıktan öldüm burda.

- Anlatacağım ama önce yemek yiyelim. Neyse siz masaya geçerken bende elimi yüzümü yıkayayım.

Zehra:

- Hadi biz geçelim o zaman.

Kısa süre içinde hepsi masanın etrafını toplanmış yemeklerini yemeğe başlamışlardı. Tolunay yemek yerken karşısında oturan Beren' in düşünceli bir şekilde yemeğiyle oynadığını fark etti.

- Beren?

Beren kendisine seslenildiğini duymasıyla olduğu yerde irkildi. Tolunay' a dönüp:

- Efendim?

- Sen iyi misin?

- Sadece... neyse iyiyim.

Ceyhun:

BİR NEFES YETER (Tamamlandı)Where stories live. Discover now