~ 2.3 ~

590 40 22
                                    

''Alistair?!''

Gözleri fal taşı gibi açıldı. ''Eva?''

Kandırıldım.

Kelimelerle aram iyi değildir ama şu an yaşadığım durumun tek açıklaması 'kandırıldım' olurdu. Hem de nasıl. 

''Sana inanamıyorum.'' Çantamı kenara bıraktım. ''Bunu nasıl yaparsın Alistair? Ben senin için üzülürken sen.. Tanrım!''

Tek kelime dahi etmiyordu. Arkadaşı da.

Alistair Haugen şu an karşımda sapasağlam duruyordu; ayakları üstünde, ama beni gördüğünde bir kenara ittiği kızla.

''Eva, sana her şeyi..''

''Neyi açıklayacaksın, beni nasıl kandırdığını mı?'' Kızı gösterdim. ''Arkadaşın bu mu? Ne de güzel konuşuyorsunuz!''

Kız kıpkırmızı suratla bir bana bir de Alistair'a bakıyordu. ''Eva her şeyi açıklayabilirim. Bana sadece zaman ver.''

''Zaman versem ne olacak? Söyleyeceğin her şey yalandan ibaret olacak ve şansa bak ki ben de sana inanmayacağım!''

Alistair kızla birkaç saniye bakıştıktan sonra yanıma geldi. ''Gel dışarıda konuşalım. Şu an sinirlisin.''

Çantamı aldım. ''Dinleyecek bir şey yok. Ben gidiyorum. Zaten durmam hataydı.''

''Dur lütfen!'' 

Kolumu tuttu. ''Bana kız, gerekse bir ton küfür et ama önce dinle.''

''Edeceğim zaten.'' Odadan çıkıp hızlıca merdivenlerden indim. Salona geldiğimizde durdum. ''Ne söyleyeceksen söyle.''

''Bahçede konuşalım.''

''Oldu olacak havuz başında kokteyl içelim? Tanrım, şu an karşımda iki ayağın üstünde durduğuna mı şaşırayım yoksa beni aldattığına mı? Ben senin için o kadar fedakarlık yapmışken senin yaptığına bak!''

''Fedakarlık demek öyle mi? Bana bir enikmişim gibi bakman mı fedakarlık? Yoksa başka erkeklerle flörtleşmen mi fedakarlık?''

''Ne?''

''Şaşırdın mı? Senin Chrisle flörtleştiğini anlamadım mı sanıyorsun? Şu an nereden geliyorsun Eva, onun evinden mi? Onun evine sürekli gider misin mesela? Diğer kızlar gib-''

Lafını suratına yediği tokat kesti. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. ''Sen hangi hakla bana bu lafları söyleyebilirsin? Ben sırf sen kendine zarar verme, üzülme diye kendimden vazgeçtim! Salak gibi iyilik olsun diye yanımda olduğunu düşünmüştüm ama yanılmışım. Sen hiçbir iyiliği hak etmiyormuşsun!''

''Peki senin bana yaptıkların? Ben sırf sen benden hoşlan diye yapmadığım şey kalmadı. Ama sen benim yerime onu tercih ettin! Eğer sana gerçekten aşık olsaydı senin en yakın arkadaşınla birlikte olmazdı. Önce bunu düşün sonra da asıl tokat atacağın kişiyi bul.''

Yanımdan geçip gideceği sırada kolundan tuttum. ''Sana bir şey soracağım. Ama dürüst olacaksın, tamam mı?''

''Ne soracaksın?''

''Gerçekten yürüyemiyor muydun? Yoksa oyun muydu?''

Bakışlarını başka yöne çevirdi. ''Bunu yaptığım için pişmanım ama seni ve ailemi yanımda tutabilmemin tek yolu buydu Eva.''

Gözlerimi sıkıca yumdum. Duyduklarım beni daha çok öfkelendiriyordu. ''O zaman yalanlarınla tek başına yaşa Alistair. Bundan sonra ben yokum. Senin de dediğin gibi, zaten hiç yoktum.''

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 24, 2020 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

The Spectacular Now // Chris&Eva || SKAMWhere stories live. Discover now