Zayn'in gittiğini öğrendikten sonra camdan dışarıyı izlemeye başladım . Zaten son günlerde yaptığım tek şey camdan dışarıya bakıp gökyüzünü izlemekti . Belkide bu Krallıktaki en kötü şey insan olmaktı . Neler olduğunu anlamıyordum .
Tek kaynağım Niall'dı . Gizlice girebilirsem ise sırlar odasıydı ama oraya izinsiz girmek yasaktı . İyileştiğimde vampirler ile ilgili her şeyi öğrenecek ve böyle cahil kalmayacaktım . Belki bu konuda Prens Liam'dan yardım alabilirdim .
Odaya arada sırada Kraliçe Tricia giriyor ve iyi olup olmadığımı soruyordu . Ona neler olduğunu sorduğumda ise Zayn cevap verir diyerek odadan çıkıyordu . Onun üzerine gitmek istemiyordum . Bu sıralar oldukça durgundu . Hem Kral Yaser , hem Zayn yüzünden endişeleniyordu .
Bir kaç saat sonra ise üşümeye başlamıştım . Yataktan kalkarak tüm halsizliğimle camı kapayıp tekrar geri yatmıştım . Üşümem gittikçe arrtığında kendimi yorganla sarmıştım . Bu sefer ise hem üşüyor , hem terliyordum . Vücudumun her yerinde ağrılar hissettiğimde gözlerimin dolmaya başladığını anladım .
Gözlerimi kapatıp bu duyguları hissetmemek istediğimde daha şiddetleniyordu . Diş etlerim karıncalanmaya başladığında canım yanmaya başlamıştı . Yatakta doğrulup sırtımı başlığa yaslayıp geçmesini bekledim . Gittikçe şiddetlendiğinde ise göz yaşlarımı serbest bırakmıştım .
Göz yaşlarım daha şiddetlenirken yataktan zar zor kalkıp banyoya doğru ilerlemeye başladım . Üşüdüğüm için dişlerim titriyor , terlediğim için ise alnım ve her tarafım ter içindeydi . Diş etlerimin acını saymıyorum bile . Hızla tahta kapıyı açarak içeri daldım .
Hızla su dolu kovaya doğru ilerledim ve diz çöktüm . Ellerim suyun üzerinde gezinen tasa doğru gitti . Hızla tası suya daldırıp elime döktüm . Suyun soğukluğuyla titriyordum ama buna ihtiyacım vardı . Su ile yüzümü yıkayarak kendimi sakinleştirmeye çalıştım .
Kollarımı , yüzümü ve boynumu su ile yıkarken rahatlıyor , aynı zamanda üşüyordum . Üstümdeki mor geceliğin bazı yerleri ıslanmıştı . Yerimden kalköp sarsak adımlarla içeri girdim . Diş etlerimdeki acı canımı yakıyordu .
Yatağa doğru gidecek halim kalmadığında kendimi duvarın köşesine atıp bacaklarımı kendime çekip kafamı gömdüm . Ardından tekrar ağlamaya başladım . Sanki şuan hissettiğim tüm acılar ağlamam ile dinecekmiş gibi .
Canım yanıyordu ama en çokta bana neler olduğunu bilmemek canımı acıtıyordu .
Ben daha şiddetli ağlarken odamın kapısı tıklatılmıştı . Ama ağladığım için buna cevap vermedim ve duvara daha fazla gömüldüm . Kapı bir kaç tıklatılmadan sonra açıldı ve şaşırma sesini duydum . Kraliçe Tricia derin bir nefes almıştı . Hızla benim yanıma gelip diz çöktü ve beni kaldırmaya başladı .
Beni tüm gücüyle kolumdan tutarak yatağa doğru yürüttü ve yatırdı . Diş etlerimi sonsuza kadar kaşımak , gerekirse karışayarak kanatmak istiyordum . Kraliçe hizmetliği çağırırken ben ise gözlerimi kapatıp tüm bunları hissetmemek istiyordum . Yapmıştım da . Tüm acılara rağmen Kraliçe benimle ilgilenirken uyuya kalmıştım .
Uyumam çokta zor olmamıştı . Vücudum bu acılara yenik düşmüş ve hemen uyumuştum . Uyumama rağmen bilincim açıktı ve Kraliçe Tricia'nın alnıma koyduğu ıslak bezleri , hizmetlilerin seslerini duyabiliyordum . Vücud ısım eski haline döndüğünde ise Tricia anne üzerimi örtüp alnıma öpücük kondurduktan sonra odadan çıkmıştı .
Tricia anne dememin sebebinise bana bir şey olduğunda endişeleniyor ve beni düşünüyordu . Gerçek annemden bile bana yakın davranmıştı . Bu olay ister istemez hoşuma gidiyordu . Daha iyileştiğimde ona bunları nasıl ödeyeceğimi düşünecektim . Tricia anne odadan çıktıktan sonra ise bilincimi kapamış ve derin bir uykuya dalmıştım .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir Krallığı ➳ Bodmin Balosu
Fantasy❝Sihirli bir kitap , Bu kitabı okuyan kişi ister istemez kitabın içine giriyor .. Bir Krallık , Her yıl düzenlenen şölende hayatta en nefret ettikleri varlık ''İnsan'' öldürüyorlar . Kendisini halkına adamış bir Kral , Yeminini bozup bir insana...