Başımı eğmiş önümdeki boş tabağa bakıyordum . Sabah Prens Zayn ile uzun bir yoldan geldiğimiz için direk odama çıkıp uyumuştum . Zayn'in bir şey diyeceğini sanmıştım ama uyumama herhangi bir şey dememişti .
Şuan ise akşam yemeğindeydik . Saatin kaç olduğundan haberim yoktu ama havanın kararmasından anlamıştım . En başta Kral , sağında Zayn solunda ise Kraliçe oturuyordu . Yanlarımda küçük prensesler -Zayn'in kardeşleri vardı .
Kral'ın yüzüne baktığımda hasta olduğu anlaşılıyordu . Yüzü , normal renginden daha açıktı . Parlıyordu resmen . Gözleri ise çökmüştü . Gerçekten kötü görünüyordu . Sarayın hizmetçileri sırayla tabaklarımıza yemeklerimizi koyuyorlardı ve bu koca salonda kepçe sesinden başka ses çıkmıyordu .
Hizmetçiler benim tabağıma geldiklerinde farklı bir tencere çıkarttılar . Ardından yemeğimi tabağıma koydu . Tabii , sarayda tek insan bendim . Diğerlerinin tabaklarına baktığımda çiğ et bulunuyordu ve bu gerçekten mide bulandırıcıydı .
Elime kristal çatal ve bıçağımı alıp önümdeki "pişmiş" tavuğu parçalara ayırmaya başladım . Karnım oldukça acıkmıştı . Kestiğim parçağı ağızıma götürüp büyük bir zevkle çiğnemeye başladım . Hatta yerken ağızımdan mırıtılar çıkıyordu .
Soslu tavuğun mideme indiğini hissedince rahatladım . Tadı gerçekten muhteşemdi . Dudaklarımı yaladıktan sonra başımı tabağımdan kaldırdım ve bana şaşkında bakan suratlarla karşılaştım .
Masaya boylu boyunca baktığımda sadece bem yemeğime dokunmuştum . Sanırım şimdi anlıyordum . Okulda okuduğuma göre Krallıklardaki yemeklerde ilk Kral başlardı . Utançla başımı öne eğdim ama bakışlar hala üzerimdeydi . Hafif öksürüp konuşmaya başladım .
"Imm .... Üzgünüm "
"Her neyse yemeğe başlayabiliriz "
Büyük salonda hoş bir bayan sesi duyduğumda öne eğdiğim başımı kaldırdım . Kraliçe'nin sesini duymuş bulunmaktayız . Muhteşem sesi ortamdaki gergin havayı dağıtmış ve herkesin yemeğini yemesini sağlamıştı . Bana gülümsedikten sonra yemeğine döndü . Gözlerinin içi parlıyordu . Onu böyle görünce yüzümde bir gülümseme oluştu - ta ki Zayn ile göz göze gelinceye kadar .
Keskin ela gözlerini bana dikmişti . Annesine hiç çekmemiş . Çenesi kasılmış ifadesiz bir şekilde bana bakıyordu . Bende onun gibi yüzümü ifadesiz tutmaya çalışıp yüzüme yapmacık bir gülümseme yerleştirip mükemmel yemeğime döndüm .
Elime tekrardan çatalımı alıp ayırdığım parçalardan bir tanesine bastırdım ve ağzıma götürdüm . Tavuğu büyük bir keyifle çiğnerken duyduğum cümle ile çiğneme işlemim yarıda kalmış , donmuş bir suratla Kral Yaser'e bakıyordum .
'' En yakın zamanda bu işi halledelim . Biliyorsunuz pek fazla zamanım kalmadı ''
Kral Yaser , çatal ve bıçağını tabağının yanına bırakmış ve ellerinide öne doğru uzatmış bir şekilde konuşmuştu . Kaşlarım çatılmış ve yüzüm endişeli bir hal almıştı . Kraliçe Trisha'nın parlak gözleri hüzünlü bir hal almıştı . Zayn , başını iki yana salladı ve konuşmaya başladı .
'' Yarın bir tarih belirleriz . ''
Onun seside üzgün çıkmıştı . İster istemez bende üzülmüştüm . Bir insanın ölecek olmasını bilmesi gerçekten kötü bir şeydir . Yaşamadım ama kötü bir şey . Kral Yaser , başını olumlu anlamda sallayıp yerinden kalktığında masadaki herkes kalkmıştı . Tabii onları görünce bende kalktım .
YOU ARE READING
Vampir Krallığı ➳ Bodmin Balosu
Fantasy❝Sihirli bir kitap , Bu kitabı okuyan kişi ister istemez kitabın içine giriyor .. Bir Krallık , Her yıl düzenlenen şölende hayatta en nefret ettikleri varlık ''İnsan'' öldürüyorlar . Kendisini halkına adamış bir Kral , Yeminini bozup bir insana...