O gün neler oldu ? - 43 -

237K 6.8K 433
                                    

Başımda hissettiğim hafif bir sızı ile yavaş yavaş gözlerimi araladım. Hastahane gibi biryerdeydim sanırım beyaz ışık göz kapaklarımdan içeri canımı yakacak kadar parlak geliyordu.

O an anladım ki hastahanede falan değildim. Gözüme bukadar net bir şekilde çarpan arabanın farlarıydı. Arabayı durdurmak için kırdığımda tek hatırladığım arabanın bir tampon birde motor kısmının etraftaki ağaçlara çarptığıydı sanırım sallantıda başımı vurmuştum. Fakat şuan asıl problem kesinlikle başımı vurup bayılmam değildi.

Arabanın ormanın ortasında benimde arabanın önünde yatıyor olmamdı. Peki beni buraya kim getirmişti ?

Ve neden arabada değilde, farlarının önünde yerde yatıyordum ?

Lara Handeral

Saat yediyi on geçiyordu ve Berkten şu saate kadar hiç ses çıkmamıştı açıkçası ilk başta işleri yoğun olduğu için rahatsız etmek istemiyordum ama şirkete hiç gitmediğini öğrendiğimden beri içimde bir sıkıntı oluşmaya başlamıştı.

Ailesine haber vermeden önce korkuyla telefonu birkez daha elime aldım.  Belki bir umut telefonunu açmış olabilirdi.

Tam Berk i arayacaktım ki kayıtlı olmayan bir numara o esnada beni aradı.

- Alo ?

- Lara ben..

- Berk ?

Berk Handeral

Ormandan çıkmak beni ne kadar zorlamış olsada başarmıştım. Fakat nerede olduğuma dair hiçbir fikrim yoktu. Bu yolu bilmiyordum.

Başım dile getirmesi zor bir biçimde dönüyordu. Yalpalaya yalpalaya yürüdüğüm orman yolunda asfalt bir o yana bir bu yana gidiyor tüm kemiklerim acıdan sızlıyordu. ileride bir yerperde mum ışığı gibi hafif bir ışık vardı zorda olsa yol boyunca o ışığı takip ettim ve klübe gibi bir yere geldim.

Kapıyı 2-3 kez tıklattım ama ses yoktu. Ardından kapıyı açıverdim içerisi minikti bir yatak bir masa ve birde şömine vardı. Direk gözüme masanın üzerindeki telefon ilişti. Hat olması için dua ederek telefona yöneldim ve çok şükür ki hat vardı. Sorun nerede olduğumu tam olarak bilmememdi en son orman yoluna sapmıştım o kadar uzaklaşmış olamazdım herhalde diye düşünerek etrafa tekrar göz gezdirdim. Tam o esnada yatağın üzerinde ki kağıdı gördüm.

Kristal kamp alanı Klübe 8.

Kapıya geri dönerek kırmızı ile yazılı numaraya baktım.

8 evet sanırım bu kağıt bulunduğum yerin adresi idi hızla telefona sarıldım ve tek ezbere bildiğim numarayı tuşladım.

Lara Handeral

- Berk ?

-Sakin ol, şimdi beni can kulağı ile dinle. Kristal Kamp alanı klübe sekizdeyim. Telefonu kapar kapamaz Kemal Bey e haber ver beni buradan alsın herşeyi ayrıntısı ilâ anlatacağım. Sakın gelmeye kalkma.

- Berk neler oluyor ? Ne diyorsun ? Allah aşkına mantıklı konuş bi anlat ne oldu ?

- Sakin ol dememişmiydim prenses ? Git ve dediklerimi yap yoksa hoş şeyler olmaz.

- Tama.. Tamam arıyorum hemen.

elim titreyerek telefonu kapattım ve hemen Kemal Bey'i aradım tamda tahmin ettiğim gibi müştemilattaydı.

Neler olmuştu böyle ? Neden sabahtan beri ondan haber alamamıştım ?

*****

1 Ay Sonra..

*****

" Ne demek hâlâ araştırma aşamasında bir Mercedes SLS in frenleri kafasına göre boşalmaz bunu fark etmek zorda değil üstelik. Ya bir an önce kaza neden raporunu çıkarırsınız yada Şirketinizin Türkiye yerleşkesine dava açmak zorunda kalırım. Bilmem nedemek istediğimi anlatabildim mi ?"

Şu 1 aydır kazadan sonra tadımız hiç yoktu.  Berk sürekli gergin, tetikte duruyordu. O da haklıydı 6 ay hiç birşey olmamış bir anda gene patlak vermişti.

O gün benim için lanetli bir gün gibiydi. Sevdiğimi kaybetmiş olma düşüncesi bile ölmeme yeterdi. Şimdi ise daha kötüsü okullar açılacaktı. Evet belki hayalimdi ama bu Berk'in 2 kat daha fazla gerilecegı anlamına geliyordu. Koskoca Handeral Holding Ceo su Berk Handeral karısı ile okula gidiyor. Ne komedi ama.

Allahtan ki bu süreçte Fersan Bey Berk'e yardımcı olmayı kabul etmişti.

Berk telefonu kapatıp sinirle yatağa fırlattı.

" Anlam veremiyorum. Bu sefer kim bizden ne istiyor ? Buse orospusu gene mi ortaya çıktı diyeceğim ama ingilterede efe ile yiğiştiğini biliyorum. Yine kim ?"

Gerçekten sinirlenmekte sonuna kadar haklıydı.  Ama bir saniye Busenin ne halt yediğini nerden biliyordu ? Herneyse kıskançlık komasına girme zamanı değildi. Şu an en önemlisi hangi orospu çocuğunun kocama suikast düzenlediği idi.

" Araba hasar raporu ne oldu ? "

" Hah bir de o var. Hidrolik kabloları kaza esnasında da kopmuş olabilirmiş. Hodrolikler kopmuş olsa hiç godemezdim bu mantığa sahip insanları mühendis diye gösteriyorlar ya neyse.."

Durum oldukça vahim görünüyordu. Berk sinirden yerinde duramıyor odada bir oyana bir buyana tur atıyordu bende çaresizce makyaj aynamın tabiresinde oturmuş onu izliyordum. Bu şekilde devam etmemesi gerektiğini anlamıştım. Hızla ayağa kalktım ve sinirli birine yapılması en zor şeyi yaparak 1.90 lık koca adamımı yatağa fırlattım.

Ilk başta bakışları kızgındı fakat yerini şaşkınlığa bıraktı. Direk üzerine atladım ve bacaklarımı iki yana açarak üzerine oturdum. Sinirleri gevşemişe benziyordu.

Eğildim ve direk gözlerine bakarak yakasına sımsıkı tutundum.

"Bak küçük bey yarın ben üniversiteye başlayacağım ve senin bu kadar gergin olman beni öldürüyor. Elbetteki bu olayı kimin yaptığını bulucaz ama biraz daha sakin ol. Şimdi biraz rahatlayalım mı ? "

Dudaklarına yapıştığım esnada suratında aptal bir sırıtış vardı ve 10 saniye icinde kendimi altta buldum..

" Rahatlayalım prenses."

*****

Aynanın karşısında sonkez kendime baktım yeni yetme gibi görünmek istemiyordum. Altımda siyah dar pantolonum uzerimde transparan bordo gömleğim ve onun altındada siyah sütyenim vardı. Evet belki Berk fazla karışmazdı giydiklerime ama bundam hoşlanmaya bilirdi bu yüzden direk üzerime Zümrüt yeşili montumu giydim.

Tam ayakkabılarımı almak için ayakkabı dolabına dönecektim ki Berk'in banyodan çıkmasıyla dona kaldım. Ben ki neredeyse bir yıldır bu adamla sevişmeme rağmen onu gördüğüm de böyle kalıyorsam kim bilir diğerleri nasıl olacaktı ??

Altında siyah vücuduna tam oturan ve mükemmel poposunu sergileyen bir pantolon onun üzerine beyaz dar bir gömlek ( Tüm yunan tanrısı bedenini ortaya sergileyen.!) vardı.

Onu görür görmez aslında ilk başta üzerine atlamak ve gömleği parçalamak istedim ama bu suan iyi bir seçenek değildi. Kaşlarımı çatıp bi süre dik dik ona bakınca kirli sakallı belirgin hatlara sahip yakışıklı suratıyla bana ne oldu dermişçesine bakmaya başladı. Hemen koşar adımlarla gardolaba gittim ve üzerine geçirmesi için burberry mavi bir Trench kotu suratına attım. Belliki ne demek istediğimi anlamıştı gülerekte olsa giydi.

Dalga geçer gibi bir hali vardı resmen ve ne giyse üzerine bir manken gibi oturuyordu. yanıma gelip " Oldumu matmazel ? " diye gülerek sorunca iyice sinirlendim. " Oldu küçük bey." Sonra aptal aptal sırıtıp geldi bana sarıldı. Evet herşeyin üzerinde mükemmel durmasına deli oluyordum sonuçta o bana aitti ve sadece benim görmem gerekirdi. Ama kollarını ne zaman belime dolasa kendimden geçtiğim gerçeğinide yalanlayamazdım.

Tekrardan hoşgeldin ÇEKİLME HİSSİ.




Beni sabırla bekleyen okuyuvulara teşekkür ederim. Şimdi bir sır perdemiz var. 15 tatil boyunca sık sık sizlerle olmayı planlıyorum. Umarım beğenmişsinizdir..

Zoraki Eş Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin