19🌅

35.9K 2K 524
                                    

🌅

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

🌅

"Kolay gelsin." Çatlayan sesimle kimseye bakmadan odama koştururken gözyaşlarım görülmesin diye ellerimle yüzümü bile temizlemedim. Cam kapıyı içeri itip herkesi arkamda bıraktığımda boğazımdan bir hıçkırık kaçtı. Elimi dudaklarımın üzerine kapatıp sesimin çıkmaması için bin bir güç sarf ettim ama kendimi tutamıyordum. Artık her şey ağır gelmeye başlamıştı.

İstemiyorsa bunu yüzüme söylemeliydi. Bağıra bağıra dürüstçe bana "Seni sevmiyorum!" demeliydi. Desindi ki ben de arkama bakmadan çekip gidebileydim.

Tahta sandalyeye oturmadan önce küçük masamdaki, boyaların yanında duran kuru mendillerden birini alıp yüzümü kurulamaya çalıştım.

"Aldatmaz." diye mırıldandım kendi kendime. "Vatanına aşık bir adam karısını aldatmaz."

Şüphe bir defa berrak suya düştüğünde zamanla renkler koyulaşır, hayat puslu bir havaya bürünürdü. Berrak su önce hafifçe grileşir, sonra koynuna siyahı alırdı. Her şey tamamen karadığında su bardağı aşar, bir dağ gibi etrafa saçılırdı.

Şüphe ilk tohumdu, ilk lekeydi. Bugün içime ekilmişti.

Sertçe burnumu çekip kendime çekidüzen vermeye çalıştım ama her şeyde olduğu gibi bunda da beceriksizdim. Ne adam akıllı bir kadın olabiliyordum ne de Tugay'ı mutlu edebiliyordum. İşe yaramazın tekiydim.

"Ne yapacağım?"

Çantamdan telefonumu çıkartıp Ozan beye en yakın tarihe bir randevu ayarlaması gerektiğini yazdım. Aslında cumartesi günü akşam üzeri buluşacaktık ama hemen konuşmaya ihtiyacım vardı. Birine anlatmazsam delirecektim. Ya kendime bir şey yapacaktım ya da...

Daha sesli bir şekilde ağlamaya başladım.

Ona yapamazdım ki... Tugay'a kötülük için el kaldırmayı bırak ağzımı açıp tek kelime edemezdim.

Son bir kez daha burnumu çekip mesaj gelmeyen telefonumu avucumda sıkı sıkı kavradım. Yavaşça yerimden kalktığımda odamın cam kapısı hızla bana doğru açıldı.

"Ece..."

Tugay nefes nefese karşımda dururken içimden kendime telkinler vermeye başladım. Dik durmaya çabalasam bile gözlerimden ağladığımı anlardı.

Eski Tugay anlardı.

"Ne oldu?" diye sordum cansız bir sesle. "Bir şey mi unutmuşum evde?"

"Gördüğün..."

Arkamı dönüp önlüğümün içinde bulunduğu dolaba yöneldim. Kapağı açıp beyaz önlüğü alırken omzumdan geriye baktım. Telaşlı, korkulu ifadesi içimdeki su birikintisine bir leke bıraktı.

Telaşlıydı, korkuyordu.

Yakalandığı için miydi?

"Ne gördüm ki?"

Aşk Evliliği Öldürdü (KISA HİKAYE) (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now