Hello Kitty//Sekai

By alaska_94s

205K 17.2K 7.5K

Sehun Jongin'in miyavlamasına ölüyordu. BoyxBoy More

0-Zavallı Kedicik
1-Merhaba Jongin
2-Seulgi
3-Sehun'un Muzla İmtihanı
4-Zayiat
5-Bir Küçük Diş Meselesi
6-Kazazedelerin En Güzeli
7-Biberona Rüşvet
8-Ev Özlemi Sendromu
9- Leş Kaynana
10- Büyük Balık
Chansoo-Jongin ile Bir Gün
11- Zaman Boşluğu
12-Güvenli Bir Liman
13-İçgüdü
14-Ev Arkadaşı
15-Şans ve Şefkat
16-Gece Yarısı Sürprizi
17-Onu Görene Kadar
18-İki Erkek Sarhoş Olduğunda Ne Yapar?
19-Pity Party
20-O Sensin
21-Babam Duyarsa Keser Bizi Sendromu
22-Plan Yok, Plan Bu.
23- Soğuk Sabah
24-Hindi Kapama
26-Gözlerini Benden Çekme
27-Beni Sen Yaşatıyorsun
28-Dijital Saat Yüzünden Ölümden Dönen Adamın Hikayesi
40K~ LÜTFEN OKUYUN
29-Hayatımın En Güzel Işığı (M)
30-Kerkenez Dongwon'un Ölümü
31-Yanan Çıralar Senfonisi
32-Que Dulce Fue Tenerte Dentro
33-Wu Profesyonel Yalancı Jongin
34-Aşkını Göstermek Meselesi (M)
35-Ben Senden Bir Şey Beklemeyi Bırakalı Çok Oldu
36-I Have a Cat, I Have a Yifan
37-Senin Fikrine Sıçayım
38-Hatayım Ama Pişman Değilsin
39-Sen Benim Her Şeyimsin(M)
40-Ben Seni En Kötü İhtimalle Öperim
41-Dünyanın En Mutlu Erkeği
Final (M)

25-Dudağımı Değil Ağzımı Öp

4.3K 357 170
By alaska_94s

Herkese merhaba.

Haftada bir bölüm atıyorum artık, okul açıldığı için yoğunum malesef. Beni mazur göreceğinizi umuyorum, sonuçta hepimiz öğrenciyiz. (aegyo)

Ficin 25. Bölümüne geldik. Bununla beraber 27 bölüm yazdım aslında. Ağır mı gitti, hızlı mı oldu, kafanızda soru işareti kaldı mı bilmiyorum. Bunları bana mesaj ya da yorum olarak yazabilirsiniz. Ya da ask.fm hesabımdan yazabilirsiniz. Ficle alakası olmasa bile bana istediğiniz her konuda ulaşabilirsiniz. 35.2k olduk ama farkettim ki arkadaşım olmayan hiçbir okurumla bir sohbetim olmamış birebir olarak. Sizinle iletişimde kalmak istiyorum, yazışmak istiyorum.

(Ask hesabımın linki profilimde var alaska_wu olarak da bulursunuz zaten.)

♥♥♥♥♥♥♥

Jongin az önce sevgilisine zorla yaptırdığı hindi kapamayı yerken mırıl mırıl sesler çıkarıyor ve kuyruğunu oradan oraya sallıyordu.

"Hyung çok lezzetli olmuş!"

Sehun yarım bir gülümseyişle omuz silkti.

"Eh, yılların tecrübesi diyelim. Üzerine limon sıkmayı dene bir!"

Yarım limonu tam kedi çocuğun tabağına uzatmıştı ki esmer bir el tarafından durduruldu.

"Hayır! Ete limon sıkmayı sevmiyorum."

"Gerçekten mi? Koreli olduğuna emin miyiz?"

"İnsan bile değilim ki damak zevkim doğup büyüdüğüm ülkeye göre değişsin?"

"Bunun insan olmakla alakası yok ki. Hem buna içerlediğini bilmiyordum."

Jongin sessizce etini dürtmeye devam etti. Konuşmadan önce tabakta duran haşlanmış patatesi etin üzerine koydu ve yavaşça ezmeye başladı. Hepsini ezdiğinde biraz da karabiber döktü üstüne. Bıçakla kestiği ufak lokmayı ağzına atıp çiğnedikten sonra konuşmaya başladı.

"Bende bilmiyordum. Bazen kedi melezi olmasam nasıl olurdu diye merak etmiyor değilim."

"Merak etme. Seni sen yapan şeyler kuyruğun ve kulakların. Seni böyleyken çok seviyorum, seviyoruz. Eğer bir kedi çocuk olmasaydın babanlarla hiç tanışmazdın, böylece benimle de tanışmazdın. Bu ihtimal öyle boş hissettiriyor ki bana. Düşünsene o gün Baekhyun orada başka bir kedi çocukla eve dönmek isteseydi... Çok boş hissettiriyor."

"Biliyorum. O hissi yani... Bende bazen eğer başkaları beni evlat edinseydi ne olurdu diye düşünüyorum ve bu beni ürpertiyor, midemde tuhaf bir gerginlik oluyor. Ama kaderimizde birlikte olmak varmış değil mi hyung? Belki de beni fakir bir aile alırdı, onlara yardımcı olmak için çalışırdım. Senin yanında yamak olurdum ve bana kapılırdın?"

"Fakir aileye gerek yok, yamağım olsana."

Jongin bu teklif hoşuna gitmiş olacak ki kahkahalarla gülmeye başladı.

"Gülmesene, buraya ilk geldiğinde Baekhyun beni arayıp onu çalıştır aklı başına gelsin demişti. Eh bizim mutfağın nasıl yoğun olduğunu biliyorsun. Seni her ne kadar affetsem de ufak bir cezayı hakettin."

Kedi çocuk aniden gülmeyi kesip gözlerini kıstı.

"Sen ve babam... Çok gaddarsınız!"

"Bu da bizim tarzımız hayatım. Artık okulun tatil olduğuna göre yarın başlayalım."

"Hyung sen ciddi misin?"

"Gayet ciddiyim. Hem merak etme, eğer yarıyıl tatilinde iyi bir performansla çalışırsan senin için bir referans mektubu yazarım. Böylece CV'ne yazacağın güzel bir madde elde edersin."

"CV'me Oh Sehun'un kıçını tekmeledim yazmak istiyorum."

"Kıçım ilgi alanında demek?"

"Lafı değiştirme hyung, asla çalışmam."

"Sana söylediklerimi yapacağın konusunda anlaşmıştık bence. Hem ağzını alıştırsan iyi edersin, bana mutfakta hyung diyemezsin."

Jongin sandalyesinden kalkıp Sehun'a yaklaştı ve sinsice kucağına yerleşti.

"Mutfağı boşver," fısıltıyla konuşup işaret parmağını sevgilisinin dudağına sürttü. "sana bundan sonra hyung demeyeceğim. Sevgilim diyeceğim. Ya da... Erkeğim diyebilirim. Nasıl?"

Sehun'un başka zaman olsa aklı altına inerdi ama dudaklarındaki parmağı tek dokunuşla itip kaşlarını çattı.

"Beni bu tavırlarla kandıramazsın Wu Jongin. Kuyruğunu bacak aramdan çek. Tanrım!"

Jongin sızlanarak yerinde kımıldadı, Sehun'un dizi hiç de rahat değildi.

"Hyung boşver mutfağı falan. Hadi yatak odasına gidelim."

"Erkeğim desene bir duyayım."

Sehun'un onu umursamaması sinirlerini bozmuştu küçük olanın, somurtarak kollarını göğsünde birleştirdi.

"Demeyeceğim."

"Miyavla o zaman."

Kedi çocuk inatla başını sağa sola salladı.

"Hayır."

"Küçükken de böyleydin. Havuç uzatırdık ağzına hayır diye bağırırdın. Babanlar,  ben ve hatta Kyunsoo. Hepimiz senden çok çektik. Hep inatçıydın, hep!"

Küçüklüğünden bahis açılması Jongin'in işine gelmişti. Sehun'u uzun süre konuşturup yamaklık işini unutturabilirdi. Kollarını yavaşça sevgilisinin omuzlarına doladı.

"Benimle ilgili ilk anın neydi? Anlatsana!"

Sehun gözlerini masaya dikip biraz düşünmüştü. Sonra gülümseyerek Jongin'in kuyruğuna uzandı. Yavaş yavaş okşuyordu.

"Seni ilk gördüğüm anı unutamıyorum. Hayatımda gördüğüm en güzel şeydin. Baek seni evlat edindiklerini söylediğinde telefonda bahsetmişti senden. 'Küçücük Sehun, hayatımda gördüğüm en minik şey. Görsen bayılırsın!' demişti. Tabii ben o zaman biraz ilgisiz biriydim. Tüm yeni doğan bebekleri çirkin buluyordum. Hatta babana kirpiye yavrusu yumuşak gelir demiştim de kızmıştı bana. Ama yanılmışım işte. Pusetin içinde yatarken... Öyle güzeldin ki. Uyuyordun, ellerin battaniyeyi sıkıyordu. O kadar miniktin ki gerçek olmadığını düşündüm. Bu kadar küçük ve güzel bir şey gerçek olamaz demiştim içimden. Sonra gözlerini açıp baktın bana. O zaman gerçek olduğuna emin oldum. Hayatımdaki tek gerçek olacağından habersizdim elbette. Gözlerin ateş gibi yanıyordu, dimdik bakıyordun. Sanki bir bebeğe bakıyor gibi değildim, etraftaki her şey duruyordu. İnsanın tüm vaktini sadece seninle harcayası geliyordu. O türden bir bebektin. Sonra üstüme kustun. İlkti ama son olmadı tabii."

Jongin kıkırdayarak Sehun'u boynundan öptü.

"Afedersin."

"Sorun değildi gerçekten, bir süre sonra alışmıştım. Seninle iletişime geçmenin tek yolu üstüme kusmana izin vermekti."

"Dalga geçme, her bebek kusar."

"Ayrıca kakan da kötü kokuyordu."

Jongin sinirlenmeye başlamıştı.

"Saçmalıyorsun şu an, iyi koksaydı kaka olmazdı zaten. Şarap içelim mi?"

Sehun kurnaz sevgilisinin omzuna yavaşça vurdu.

"Konuyu değiştirme. Ayrıca sana şarap yok, içince çıldırıyorsun."

"Söz veriyorum az içeceğim."

"Bu konuda verdiği sözü tutan biri değilsin. İstersen meyve suyu içebiliriz. Ya da soda?"

"Aman be, iyi öyle olsun. Hadi sofrayı toplayalım da film izleyelim. Elmalı var mı?"

"Soda mı? Var tabii. Kalk hadi."

Jongin kalkıp masayı toplamaya başladı. İçeriye önce bardakları götürdü, daha sonra büyük salata tabağı için geldiğinde Sehun'un hala masada oturduğunu gördü.

Öylece oturmuş belli belirsiz bir gülümsemeyle Jongin'i izliyordu. Kedi çocuk kızdı.

"İzleyeceğine yardım etsene hyung!"

"Edeceğim, ama bir şey düşünüyordum. Dalmışım afedersin."

Jongin şaşkınca gözlerini kırpıştırdı birkaç kez.

"Ne düşünüyordun?"

"Hiç, öylesine şeyler. Yemeği ben hazırladım, yerken kucağıma oturdun, sonra kalkıp sofrayı toplamaya başladın falan. Şey gibi hissettirdi."

"Ne gibi hissettirdi?"

Jongin'in yanakları hafifçe kızarmıştı,  masanın üzerindeki ufak led ışıktan başka ışık yoktu odada. Loş ortam bir anda sessizleşince Sehun'un büyümesi genişledi.

"Evlenmişiz gibi."

Kedi çocuk duyduğu şeyi ilk anda idrak edemese de birkaç saniye sonra jetonu düşünce ellerini yanaklarına koyup mutfağa kaçtı.

Büyük olan arkasından masada kalan kaseye bakıp daha fazla gülerken Jongin mutfakta ard arda miyavlıyordu.

*********

Kedi çocuk bacağından dürtülerek uyandığında saat daha 7 bile değildi. Güçlükle gözlerini açıp geri kapattığında onu uyandırmaya çalışan karanlık güç bu sefer de periyodik aralıklarla adını söylemeye başladı.

"Jongin, Jongiiin."

"Jongiin, Jongiiiin."

"Jongin!"

Esmer çocuk kafasını yastıktan kaldırıp bağırabildiği kadar bağırdı.

"Ne var be ne var!"

"İşe gidiyoruz kalk!"

Jongin kafasını yastığa koyup gözlerini tekrar kapattı.

"Hyung ben,de bir şey diyeceksin sandım. Bu saatte iş mi olur? Hadi gel yatalım."

Beklentiyle açtığı kolları boş kalınca şaşkınlıkla gözlerini açtı ama yüzüne bir kazak fırlatıldı.

"Geç bile kaldık, 10 dakikadır sana sesleniyorum. Hadi kalk, duşunu al ve çıkalım. Kahvaltıyı yolda yaparız."

Jongin tam olarak dehşet içindeydi. Sanki gözünün önünde birinin kafasını gövdesinden ayırmışlar gibi bakıyordu.

"Bir dakika, sen dün ciddi miydin? Yanında mutfağa mı geleceğim?"

Sehun gömleğinin düğmelerini ilikledi ve pantolonunu düzeltirken kafasını salladı.

"Şaka yapıyor gibi bir halim mi vardı? Kalk çabuk."

Kedi çocuk sevgilisinin gözlerindeki kararlılığı görünce sessizce yataktan kalkıp onun yanına ilerledi. Önüne geçip kafasını omzuna yasladı ve sızlanmaya başladı.

"Bari öperek uyandırsaydın."

"Öptüm ama uyanmadın. Çok öptüm."

Jongin kuyruğunu yavaşça ama sıkı bir şekilde kendisininkine değen bacağa doladı. Sehun'un vücudu zayıf gibi görünse de güçlü ve sıkıydı.

"Bir daha öp."

Büyük olan onun kafasını omzundan kaldırdı ve her iki gözüne de minik birer öpücük bıraktı.

"Ağzımı da öp."

"Dudak denir ona."

"Dudağımı değil ağzımı öp."

Sehun gülümsedi ve çenesinden tutup dudaklarından öpmeye başladı. Ağızdan kastını anlamamıştı bir türlü.

"Iıııh, sinirlendiriyorsun beni hyung!"

"Jongin, ne istediğini anlayamıyorum."

"Şunu istiyorum!"

Kedi çocuk büyüğü tamamen kendisine yapıştırdı ve dudaklarını diğerinin dudaklarını açmak için kullandı. Sevgilisinin ağzının içini yavaşça turlayarak dişleriyle ıslak dili yakaladı ve kendi ağzına çekti.

Demek Jongin'ün bahsettiği şey ıslak bir öpücüktü?! Sehun bunu severek kedi çocuğa katıldı ve elini belinde aşağı yukarı kaydırarak onu doyasıya öptü. Çok kısa olmasa da uzun da sayılmayacak bir süre sonra onu kendinden uzaklaştırmak zorunda kaldı.

"Geç kalacağız."

"Kalalım."

"Çocuk gibisin Jongin. Baban beni işten atar!"

"Aman be!"

Jongin ayağını sert zemine vura vura banyoya gitti. Sehun ise sevgilisi mutfakta sorun çıkarırsa nasıl davranacağını düşünmeye başlamıştı. Kötü bir karar almamış olmayı umarak ayakkabılarını giymeye koyuldu. Anlaşılan bugün işe geç kalacaktı. Neyse ki Yifan'dan sakladığı şeyler listesi çok kabarık olduğundan bu göze batacak gibi değildi.

Arkadaşının o listeyi hiçbir zaman görmemesi için kaç tane tanrıya yalvarmalıydı?

***************

Continue Reading

You'll Also Like

41.5K 2.2K 13
"kurtarıcısına aşık kız... klişe hikaye." "komşu kızına platonik aşık çocuk mu söylüyor bunu?" ya da asi'nin şebnem'in kızı olarak doğup büyüdüğü ve...
248K 23.6K 25
Jeon Jungkook, 20 yaşına gelen herkesin dolunay gecesi kurt cinsiyetini ôğrenmesi şerefine düzenlenen baloda, kardeşinin kurt cinsiyetini kutlamaya g...
188K 7.7K 36
ʜᴇʀ şᴇʏ ꜱᴀʟᴀᴋ ᴋᴀʀᴅᴇşɪᴍɪɴ ʏᴀʟᴀɴıʏʟᴀ ʙᴀşʟᴀᴅı... ꜱɪᴢ: ᴅᴇʟɪᴋᴀɴʟıʏꜱᴀɴ ᴋᴏɴᴜᴍ ᴀᴛᴀʀꜱıɴ!
20.6K 1.5K 26
jungkook kendisine takıntılı eski kız arkadaşından kurtulmanın tek yolunu eşcinsel olduğunu ileri sürmekte görüyordu ve bunun için taehyung'tan yardı...