Mutlimedia ; Demir , Meriç , Batu.
Hadi yine iyisiniz size kıyamadım ve yeni bölümü hemen paylaşayım dedim bu arada arkadaşlar oylar üzerine sadece TUNA DEĞIŞMIŞTIR. Tuna'nın rölünüde dediğim gibi Cameron Dallas oynuyor. Yaprak rölü aynı kaldı. Yorum ve oy unutmayın arkadaşlar. İyi okumalar...
Tuna Sarel
Şu an sahilde öylece boş boş oturuyordum. Yaprak evine gitmişti. Ne kadar saf bir kızdı tanrım. Yavaş yavaş onu etkilemeyi başarıyordum bu iddayı ben kazanacaktım. Ama şöyle bir durum vardıki ben bu kızı kullandıktan sonra nasıl hissedecektim? Bir araba için değermiydi?
Ahh! Neler düşünüyordum böyle !?! Oda normal herhangi bir kızdı işte.
Kaza yaptığımız gün ne olduysa cidden onun için endişelenmiştim ve o günden sonrada benim yanımdayken hızlı kullanmamıştım. Yaprak çok değişikti. Aslında onu tanımıyordum bile. Sadece tek bildiğim çok konuştuğu ve inatcı olmasıydı. Annesiz büyümesi ise beni oldukça şaşırtmıştı. Onu çok mükemmel aile profilinde görmüştüm belkide. Herkesin sorunları vardı tabi.
"Dostum karalara mı bağladın bu halin ne?"
Yanıma oturan Berkay'a çevirdim bakışlarımı. Kesin iddaa işini sormsya gelmişti.
"N'haber Berkay?"
"İyidir bro. Sen nasılsın?"
"İyiyim."
Diyerek sustum.
"Şu Yaprak denilen kız-"
"Hiç sorma kız çok inatcı ama yaklaştım gibi olucak sadece biraz zaman ver"
"Gerçekten öyle bir kızı kullanabilecekmisin?"
"Berkay bunu sen istedin dostum! Yeni gelen kız lanet olsunki oydu ve ben yapmak zorundayım ben hiç bir zaman kaybetmem!"
"Tuna Sarel ve takıntıları. Hayatta kaybetmeyide göze almalısın"
Dediğinde cevap vermedim. Burada oturmuş kafamı şişirecekti yine.
"Git artık Berkay"
"Ne o doğrular ağırmı geliyor?"
Sinirle ona döndüm.
"Cidden defol git şuradan"
Dediğimde aptalca sırıttı ve gitti. Nelerle uğraşıyordum cidden !
Telefonum çaldığında kim olduğuna bakmadan açtım.
"Alo?"
"Abi eve gelirmisin?"
"Ne oldu Tuana?"
"Eve gel lütfen"
"Tamam geliyorum"
Diyerek telefonu kapattım. Kaşlarım çatıktı neden aramıştıki ? Acaba babam genemi ona zarar vermişti?
Hızla yerimden kalkıp motoruma binerek eve sürmeye başladım. İki dakikalık yolun sonuna geldiğimde evin kapısını yumruklayarak çalmaya başladım.
Tuana kapıyı gülümseyerek açtığında iyice şaşırmıştım. Nefes nefeseyken sordum.
"Tuana sen iyimisin ?"
"Evet gayet iyiyim sana ne oldu telaşlısın?"
Dediğinde rahatlıkla nefesimi dışarı verdim.
"Niye çağırdın beni?"
"Çünkü sana kek yaptım!"
Diye sevinçle yerinde zıpladığında yüzüme gülümsemem yayılmıştı.
"Tamam getir bakalım"
Diyerek koltuklardan birine oturdum. O küçücük boyuyla kek yapmayamı kalkışmıştı cidden ha?
Tuana'nın getirdiği kek tabağına baktım cidden güzel görünüyordu. Çatalımı batırıp bir parçayı çiğnediğimde ciddende kötü olmadığını gördüm.
"Eline sağlık meleğim çok güzel olmuş"
Diyerek yanağından öptüm. Gülümsemesi yüzüne yayılırken yanıma oturdu ve göğsümün üzerine yattı. Bende onu sarmaladım. Küçüklüğünden beri böyle yatmayı seviyordu açıkcası benide rahatlatıyordu çünkü şu hayatta tek sevdiğim kız Tuana'ydı.
"Ne yaptın bugün?"
Diyerek sohpet etmeye çalıştım. O bir kızdı ne konuşabilirdimki ?
"Okuldan geldim ve kek yaptım işte. Aslında biraz canım sıkılıyor."
"Neden?"
"Çünkü hiç arkadaşım yok ve tüm gün evdeyim"
Diyerek açıklama yapınca onun adına üzülmüştüm. Arkadaşlarının olmasını cidden isterdim.
"Yarın seni birisiyle tanıştırıyım mı benim arkadaşım?"
Diyerek ona sorduğumda heyecanla bana baktı.
"Gerçekten mi?"
"Gerçekten"
Diyerek gülümsedim geç vakit olduğu için tekrardan konuştum.
"Hadi bakalım git uyu"
Dediğimde hoplaya zıplaya odasına gitti. Bende gittiği gibi telefonumu çıkartıp Yaprak'ı aramaya başladım.
"Bu saatte ne zorun vardı Tuna?"
Diye uykulu bir ses tonuyla konuştuğunda sırıttım. Demek bu saatte uyuyordu.
"Sanada merhabalar Ufaklık. Yarın haftasonu bir işin varmı acaba?"
"Hayır yok neden?"
"Harika o zaman seni Tuana'yla tanıştıracağım. Biraz vakit geçirebilirmisiniz yalnız hissediyor"
"Tabikide bunu yaparım"
Diyerek konuştuğunda gülümsedim. Gerçekten çok iyi bir kalbi vardı neden bu kadar iyiydi?
"Teşekkürler. "
"İyigeceler"
"İyigeceler ufaklık"
Diyerek telefonu kapattım. Aslında neden Yaprak'ı aramıştım bilmiyorum. Ama Tuana'yla anlaşabilirdi. Çünkü benim doğru düzgün kız çevrem yoktu. Düzgün olan bir kişi vardı oda Yaprak'tı.
Uykumun geldiğini hissettiğimde gerinerek yerimden kalktım ve odama gittim. Üstümdeki tişörtü çıkarttıktan sonra altıma daha rahat bir şey giyerek yatağıma girdim ve uykuma daldım.
Yaprak'tan
Sabah kalktığımda hala dün gece olanları düşünüyordum. Babam , Helin Abla ile kavga etmişti. Ve Helin Ablada Ezgi Teyzeme gitmişti.
Babamın kızdığı konu beni başı boş bırakmasıydı. Bunun haricindede artık beni rahatsız eden birileri yoktu. Beni rahatsız edenler ise babamın şirketiyle ortaklık kurmak isteyen başka bir şirketin çalışanlarıydı. Patronları Demir Soykan'nın kızı olarak beni hedef almıştı ve beni kaçırarak tehtit edeceklerdi ama böyle birşey gerçekleşmeden bitmişti.
Şimdi ise daha rahattım. En azından dışarı kendi başıma çıkabiliyordum.
Odamda bunları düşünürken babam kapıyı çalıp içeri girdi.
"Kızım?"
"Efendim baba?"
Odamdaki sandalyeme oturdu ve sorularını sormaya başladı.
"Şu Tuna denilen çocuk kim?"
"Okuldan arkadaşım demiştim ya baba"
"Aranızda ne var?"
Diyerek ciddi bir şekilde konuştu.
"Aramızda hiç bir şey yok baba sadece arkadaşız"
"O gün neden sana sarıldı peki?"
Diyerek tek kaşını kaldırdığımda yutkundum. Babamın şu ciddi hallerini hiç sevmiyordum.
"Şey...ben çok korkmuştum ve sarılmak istedim"
"Sen istedin yani?"
"Evet hatta bugün beni kız kardeşiyle tanıştıracak"
Diyerek şirince gülümsedim. Babam kaşları çatılı halde sordu.
"Peki benden izin istedinmi?"
"Baba ama-"
"Tamam Yaprak git"
Şaşmış kalmıştım izinmi veriyordu yani !?!?
"Nasıl bu kadar çabuk ikna olabildin?"
"Çünkü bende senin yaşındayken Anneni Deniz Abinle tanıştırmak istemiştim ve baya zor olmuştu"
"Neden ne oldu?"
"Meriç Dayıcığının kıskançlıkları tutmuştu bende onu kaçırmıştım"
Dediğinde kahkaha attım. Ilahi Dayım çok seviyordum şu adamı ya
"Adımı duydum"
Diyerek içeri bodozlama dalan Meriç Dayım kahkahamı dahada arttırdı.
Babam gülerek devam etti.
"Sen ne diyorsun bu iki kuzen varya bildiğin bana savaş açmışlardı. Batu abin gidip sevgilisiymiş gibi davranmıştı"
"Tabi davranırım ulan serserinin tekiydin"
Diyerek omzuna vurdu babamın. Onlar hiç bir zaman değişmemişti değişen tek şey zamandı. Onların bu haline gülümsedim. Ama bu biraz sonra hüzün olacaktı biliyorum. Çünkü annemden bahsediyorduk burada. Benim idolümden.
"Beyler artık odamdan çıksanızda ben hazırlansam?"
Diye şakaya vurarak üçüne baktım. Cidden üçüde abartılacak şekilde yakışıklıydı. Babam keskin yüz hatları ve karizmasıyla , Meriç Dayım boyu sarı saçları ve elmacık kemikleriyle , Batu Abim ise her zaman takıntığı siyah rock havasıyla hepsi birbirinden yakışıklıydı.
Üçüde gülümseyerek çıktıklarında bende ne giyeceğime karar verdikten sonra hazırlanarak odamdan çıktım.
Tuana nasıl bir kızdı çok merak ediyordum. Acaba oda Tuna'ya benziyormuydu?
Telefonum çaldığında Tuna'nın aradığını gördüm ve hemen açtım.
"Aşağıya in ufaklık bekliyorum"
Diyerek telefonu kapattığında göz devirdim. Öküz işte ne olacak!?!?
"Baba ben gidiyorum"
"Tamam prensesim geç kalma"
"Tamam görüşürüz"
Babamın yanağından öptükten sonra hızlıca evden çıktım. Tuna motoruna yaslanmış evimizi inceliyordu. Benim geldiğimi görünce beni süzdü. Birazcık utansamda belli etmemeye çalıştım.
Tuna sırıtarak konuştu.
"Şu senin odanmı?"
Diyerek parmağıyla penceresi açık kalmış içerisi komple görünen dağınık odama baktım. Ahh rezillik!
"Aa...şey , evet"
Diyerek yapmacıktan sırıttım. Tuna gülümsedi ve daha fazla üstüme gelmeyerek kaskı bana verdi. Artık bu motora üçüncü binişimdi ve kaskı takmayı öğrenmiştim. Motora bindiğim anda Tuna sürmeye başladı. Sıkıca beline sarıldım.
Biraz vakit geçtiğinde durmuştuk sıkıca yumduğum gözlerimi açarak etrafa baktım.
"Nereye geldik?"
"Benim evime"
Diyerek cevapladı beni Tuna.
Tuna evine yürümeye başladığında bende arkasından yürümeye başladım. Tuna bir anda durunca bende hızımı kesemediğim için sırtına yapışmıştım.
"Ahh burnum!"
Diyerek burnumu tuttum.
"Sakarmısın kızım ya !?"
Diyerek sitem etti Tuna.
"Neyse bak Tuana biraz duygusal bir kız bu yüzden dikkat et tamam mı?"
"Tamam"
Dedim. Sonra eve girmiştik. Ama gördüğümüz şey ise şoka girmemize sebeb olmuştu...