Ateşin İzleri

By benyazuyoom

1.1M 30.4K 6.7K

Cinsel içerik, şiddet vb olaylar içeriyor çok sık olmamak kaydıyla lütfen bunu bilerek okuyun!! Kendini bu... More

Bölüm 1
Bölüm 2
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 5
Bölüm 6
Bölüm 7
Bölüm 8
Bölüm 9
Bölüm 10
Bölüm 11
Bölüm 12
Bölüm 13
Bölüm 14
Bölüm 15
Bölüm 16
Bölüm 17
Bölüm 18
Bölüm 19
Bölüm 20
Bölüm 21
Bölüm 22
Bölüm 23
Bölüm 24
Bölüm 25
Bölüm 26
Bölüm 27
Bölüm 28
Bölüm 29
Bölüm 30
Bölüm 31
Bölüm 32
Bölüm 33
Bölüm 34
Bölüm 35
Bölüm 36
Bölüm 38
Bölüm 39
Bölüm 40
Bölüm 41
Bölüm 42
Bölüm 43
Bölüm 44
Bölüm 45
Bölüm 46
Bölüm 47
Bölüm 48
Bölüm 49
Bölüm 50
Bölüm 51
Bölüm 52
Bölüm 53
Bölüm 54
Bölüm 55
Bölüm 56
Bölüm 57
Bölüm 58
Bölüm 59
Bölüm 60
Bölüm 61
Bölüm 62
Bölüm 63
Bölüm 64
Bölüm 65
Bölüm 66
Bölüm 67
Bölüm 68
Bölüm 69
Bölüm 70
Bölüm 71
Bölüm 72
Bölüm 73
Bölüm 74
Bölüm 75
Bölüm 76
Bölüm 77
Bölüm 78
Bölüm 79
Bölüm 80
SEZON FİNALİ
DUYURU
2. Kitap Kapağı

Bölüm 37

8.4K 260 51
By benyazuyoom

Yorum ve vote yapmayı unutmayın yapan herkesede çok teşekkür ederim ☺️


İyi okumalar



   Köy evine doğru koşan insanlara takılıp onlarla beraber koşmaya başlamıştım koşmamı yavaşlatan topukluları ayağımdan çıkarıp insanların arasına daldım hepsine çarpa çarpa koşuyordum.

"BİLGEE!"

Yengemin acı çığlıkları kulaklarımı doldurduğu anda herkesi geçmiştim ve yaşlı dev ağacın önünde duran kalabalığın en önündeydim. Gördüklerime inanmak istemiyordum bu yaşanıyor olamazdı.

"Hayır hayır HAYIR!"

Ellerimle yüzümü kapattım sayıklamaya devam ediyordum yapmış olamazdı yapmazdı böyle bir şey yapmazdı. Gözlerimi açtığım anda hâlâ aynı şeyi görüyordum. Herkes onu kendini astığı ağaçtan indirmek için seferber olmuşlardı.

"Bilgem kızım!"

Dedemin sesini algıladığım anda gördüklerimin etkisindeydim onunsa ayaklarından tutmuşlardı ve diğerleri de ipi kesiyorlardı.

"Neden yaptın abla...NEDENN!"

Ona doğru koşmaya başladığım anda yan taraftan çıkan bir elle tutulup çekilmiştim.

"Neden abla! Neden!" Ağlıyor bir yandan bağırıyordum. kollarından kurtulmak için çırpınıyor onu itiyordum ama o beni bırakmıyordu.

"Neden neden nedenn..."

Beni başımdan göğsüne bastırdığı anda güçsüz kalmıştım sonunda dediğini yapmıştı gitmişti.

Bu ağaca çocukken birbirimizden kaçmak için tırmanmayı öğrenmiştik bu yaşlı ağacın kalın dallarında oturur sırlarımızı anlatırdık ama şimdi evimizi kendine yol yapmıştı ağacımızı kullanıp gitmişti.

Ablamı yere yatırdıklarında bu anı görmek istemiyordum annemin acısını yaşarken boynundan kendini astığı ipi çıkartmışlardı ve ölmüş gibi yatıyordu.

Ablamın hemen baş ucunda oturan Tuğkan'ı gördüğümde bana sarılanın Atalay olduğunu anlamıştım. Tuğkan'ın ablama kalp masajı yapmaya başladığını gördüğümde başımı Atalay'ın göğsüne çevirdim ve hıçkırıklarımın arasından nefes almaya çalıştım.

"Gitme ablam nolursun GİTME!!"

Şule ablamın bağırışları köyü inletiyordu herkesi bir yerde tutmaya çalışıyorlardı ablam bize ikinci acıyı yaşatıyordu canım acımıyor resmen parçalanıyordu.

"Lütfen yaşıyor olsun." dedim dudaklarımın arasından o ise halen bana sarılmaya devam ediyordu.

Yaklaşan ambulans seslerini duyduğumda başımı göğsünden kaldırıp yola baktım herkes yolu açmış  sağlık çalışanlarına yol vermişti ve ablamın başına gelmişlerdi Tuğkan'ın görevini devraldıkları sırada sadece iki dakika sonra başlarında duran Tuğkan bize doğru dönüp Atalay'a baktı ve başını salladı o anda anladım.

  Yere açmaya başladıkları siyah poşeti gördüğümde ayaklarımdaki gücü kaybetmiştim sanki, birden kendimi bırakmıştım yere düşmeden beni tutmuştu ve yavaşça yere oturtmuştu hâlâ tutmaya devam ediyordu.

"Hayır hayır hayır koyamazsınız onu oraya! Hayır yapamazsınız!"

Akrabaların elinden kurtulup Bilge ablamın karnına yatan onu vermemek için direnen ablama bakıyordum onu ne kadar tutup ayırmak isteselerde bırakmıyordu.

"Sende gitme Bilgee!"

Etrafı zorla algılıyordum herkes bir yerde koşuşturuyor düğünün cenazeye dönmesinden bahsediyorlardı. Ablamı zorla ayırmışlardı onu siyah poşete koyarlarken bile bağırıyor bırakmak istemiyordu elimi kaldırmaya çalışmıştım ama olmuyordu haraket edemiyordum başımı dahi çeviremiyordum bu sahneyi izlemek yerine ölmeyi istiyordum.


İnsanların arasından siyah poşete koyulmakta olan ablamı gören Bahadır düğün yerine daha yeni geliyordu bir saniye dahi beklemeden fermuarı çeken adamı yana doğru çekip itmişti.

"Hayır Bilge! Bak geldim kalk hadi!"

Onu engellemek için adım atan herkesi durduran Tuğkan olmuştu ve ona söylediği o sözü duyduğumda anlamıştım ablamın artık olmadığını.

"Bırakın veda etsin."

Bahadır bağırarak ağlıyordu.

"HAYIR VEDA ETMİYORUM KALKACAKSIN! KALK BİLGE NOLURSUN!"

Ablamı yakasını tutup kaldırmaya çalışıyordu ardından göğsüne yattı en az bizim kadar canı yanıyordu bunu görebiliyordum.

"Nolursun kalk beni sensiz bırakma..."

Tüm yalvarışlara sessiz kalan ablamın ruhu çoktan göçüp gitmişti belkide bizim onun arkasından ne kadar acı çektiğimizi görüyordu belkide hâlâ aramızdaydı.

"Kardeşim kalk Bahadır."

Tuğkan da artık veda vaktinin geldiğini biliyordu onları ayırıyordu ama Bahadır'ın bırakmaya niyeti yoktu.

"HAYIR BIRAK GİTMEDİ O KALKACAK ANLADINIZ MI!"

Sağlık çalışanlarının yaklaştığını gören Bahadır aniden ayağa kalktı ve belinden çıkardığı silahı etrafa doğru sallamaya başladı.

"UZAK DURUN!"

Gözlerinden akan yaşları elinin tersiyle siliyor ve titreyen eliyle silahı doğrultmaya çalışıyordu.

"Bahadır bir hata yapma."

Tuğkan ona doğru elini uzatarak yaklaşmaya çalışırken herkes geriye doğru adım atmıştı ağlamaktan sesi çıkmayan ablam bile tüm dikkatini onlara vermişti o anda yaslandığım göğsün titremesiyle kendimi daha da ona gömdüm.

"Bahadır indir silahını!"

Atalay'ın konuşmasıyla Bahadır bize dönmüştü.

"O gidemez Atalay bana söz verdi gitmez..."

Söylediği sözler içimi yakıyor parçalıyordu. Atalay'ın Bahadır'ın dikkatini çekmesiyle Tuğkan eline atlayıp silahı aldı ve beline soktu ardından Bahadır'a sarılarak onu uzaklaştırmaya çalıştı.

"Hayır Tuğkan gidemez. Gitmesin..."

Ağlıyordu hemde hiçbir erkeğin ağlamadığı gibi canı yanmıyordu parçalanıyordu.

~~~~~~~~~~~~~~

Daha annemin yası bitmeden ablamı da kaybetmiştim şu hayatta ablamla bir başımıza kalmıştık onu alıp götürürlerken elimden hiçbir şey gelmemişti onu da sonsuza kadar kaybetmiştim bitmişti hayalleri yaşayacakları her şey bitmişti.

Ablam gideli saatler olmuştu ve ben saatlerdir aynı sandalyede oturuyor onun kendini astığı ağaca bakıyordum evet yapmıştı kendini asmıştı arkasında kalanları düşünmeden yapmıştı bunu.

"Asya."

Yanıma çektiği sandalyeyi döndürüp oturan Hilal'e bakmak yerine hâlâ dışarıyı izliyordum, sadece izliyordum düşünmüyor hissetmiyor sanki sadece izliyordum.

"Lütfen bir lokma ye."

Elinde tuttuğu tabağı bana uzattığını biliyordum ama canım hiçbir şey istemiyordu. Saat geç olmuştu Şule ablam Bilge ablamın yattığı yatakta kıyafetlerine sarılarak uyumuştu dedemse kolunda serum takılı bir şekilde uyuyordu diğerlerinden ise haberim yoktu sadece Hilal evde olduğundan onu biliyordum.

"İyi tamam yeme gel seni yatırayım."

Beni kolumdan tutup kaldırdığında direnmeyip kalkmıştım artık bedenimin direnmeye gücü kalmamıştı beni yatağıma oturduğunda yanımda kalacağını anladığım anda onu kolundan tuttum.

"Sende git."

Tek olmak istiyordum en iyisi o olurdu.

"Gitmesem?"

"Git."

Ne kadar istemese de gitmeye karar kalmıştı ve evden ayrıldı yatağa yatıp tavana bakmaya başladım.

~~~~~~~

Yataktan ayaklarımı sarkıttım ve saniyeler sonrası güç toplayıp kalktım odadan çıkıp anneanneme ve ablama bakmaya odaya girdim uyuyordular daha sonra dedemin odasına girip son kez de ona baktıktan evden çıkmak için kapıya doğru yürümeye başladım.

Canım yanıyordu hemde iki katı kadar fazla nefes alamıyordum sanki boğazımda bir yumru vardı öylesine bir histi ki sanki göğsümden bir bıçak saplamışlarda aşağı doğru çekiyorlardı.

Kapıyı açtığım gibi koşmaya başlamıştım kapıyı dahi ardımdan kapatmamıştım sadece koşuyordum ayağımda ayakkabım yoktu üzerimde hırkam yoktu düşünmüyordum geri dönmeyi düşünmüyordum bende ardımdakileri.

~~~~~~~~

"Asya ne yaptığını sanıyorsun!"

Sesini duyduğumda rüya görüyordum sanki yoksa rüya mıydı sesini duymak istediğim için mi duyuyordum.
Uçurum kenarına gelmiştim ve ayaklarımın ucundan aşağı yuvarlanan taşları izliyordum.

"Çekil ordan!"

Hayır rüya görmüyordum bu oydu ve yanımdaydı yaşlı gözlerimle ona döndüm aynı kıyafetlerle duruyordu benim gibi.

"Bir acı da sen mi yaşatacaksın onlara?"

Yüzüme acı bir gülümseme yerleştirdim.

"Peki ya benim acım ne olacak? Dinecek mi?"

Bana doğru yürümeye başladığında elimi ona doğru uzattım gecenin karanlığında yüzünü zar zor seçiyordum.

"Senin bana yaşattıkların acı değilmiş benim canım hiç yanmamış biliyor musun."

Gözyaşlarım akmaya devam ediyordu.

"Ailem kalmadı. Bitti. Hepimiz parçalandık. Tüm bunların suçlusu sensin! Sen beni satın aldın sonra hayatım bu hale geldi!"

Bağırıyordum ve ellerimle yüzümü kapadım.

"Sen hayatıma girdikten sonra ben hayatımı kaybettim..."

Uçurumun kenarından beni sertçe tutup kendine çekti ondan kurtulmak için çırpınıyor bağırıyordum.

"Bırak beni! Keşke o zaman öldürseydin de bunların hiçbirini yaşamasaydım!"

Beni kendine bastırıp sabitledi ve kollarıyla sıkıca sardı.

"Sen benim hayatımı bitirdin anlıyor musun!"

Kendimi geri çekip yüzüne baktım mavi gözlerini net görebiliyordum.

"Bende öyle bir yara açtın ki..."

Gözlerimi sıkıca birbirine bastırdım.

"Yıllar geçsede iyileşemeyecek."



Bu bölümde bittiiii

Bidahaki bölümde görüşmek üzere 👋🏻

Continue Reading

You'll Also Like

57.4K 1.3K 16
"Hoşgeldin , Adalet." Gülümseyerek başımı salladım. "Hoşbuldum , Yiğit abi." Kapıyı sıkıca tutarken cevap verdi. "Aaa. Adalet konuşmuştuk se...
971K 25.5K 42
Omzuma öpücükler kondururken gözlerimi kapatıp hareketlerini hissettim Eli elbisenin askısına gitti, askının yanında aynı zamanda südyenimi de çıkar...
813K 36.9K 28
Not: Kitapta +18 unsurlar mevcuttur.. ........................................ ~ZS~....................................... Kına yakmak kendini adama...
153K 1.3K 11
Aile baskısı olan bir genç ne kadar cesaretli olabilir? Hayallerini yaşamak sadece rüya mı? Belki de elinden tutacak bir ele ihtiyacı vardır. O el s...