Başlangıç : 29.09.2023 14.37
Seri sonu hikayesi yazarın incisidir...
İskoçya'dan Osmanlıya uzanan destansı bir aşk...
Onun nakş-ı hayâlinden
Cihân bir zerre olmuştur
Nazar etsen o zerreden
Görünmez lâkin illâ hû
A Bayrâmî eğer idrâk
Edersen bu âlemde
Bu sırrın sırrına kimse
Erişmez lâkin illâ hû
Hacı Bayram'ı Veli (1352-1430)
Uzaklardan ufak bir kesit...
"Gelir ayak hatun şikayetine mi düştünüz önüme! Kimdir necidir bu hatun deyin hele" Aytuğ bey geleli iki namaz vakti yeni dolmuşken önüne dikilip şikayetlenen üç adama bıkkınlıkla baktı.
"Had hudut bilmezin tekidir beyim! Sen sefere gettün de bıraktun deyyu ses etmedik aramıza aldık, beyin emanetidir dedik lakin halimiz ortadadır. Dayanacak güç de gayrı bizde yoktur!"
"Bir şey etmez sesi çıkmaz beyim bakma sen bu gafile! Geldiği yerde kurt derlermiş ona adını söylemeyi beceremezüz biz Leyla hatun deyip ses ederiz. Hoş kızar bize öyle dedik diye. İlayla ilayla diyemezüz"
"Etmez ya etmez! Her yerden çıkar o sarı kafasıbeyim. Otağa giren çıkana karışır misafire geçit vermez. Yol keser... Cemi cemaati bezdirdi. Şeyhim ses etmez de o da bezdi bilirim. Hatunluğunu bilmez cuma vaazına oturur! Ezan vakti tepeye çıkar müezzinin yanına kurulur. Vallahi de billahide adamcağız geçen gün zor indirmiş aşağı."
"Oturur da arka köşede oturur! Müezzin geç okuyacağu deyyu telaş etmiş zaar! Şeyhim de bezmez ondan vardır alimin bir bildiği! Kimseyle konuşmaz etmez beyim lakin denileni anlar. Aycan hatun öğretir ona dilimizi. Dünya ahret bacım olsun akıllı, yiğit hatundur Leyla bacı."
"Sus deyyus! Alma kardaşımın adını ağzına!"
"Susun!" Aytuğ kaşlarını çatıp kan revan içindeki adamlara baktı. "Söyle ne yapar başka..."
"Hancıya pazarcıya rahat vermez delidir beyim..."
"Hakkını arar! Delide değil üstelik. Geldiği yerin göreneğini eder belli ki..."
"Köylüye post bırakmaz beyim! Hınzırı yer durur. Maral hatun çadırını öteletti de kurtulduk kokudan."
"Adam olaydın av bileydin de yakalayaydın hatundan evvel! Yakışmadı bize beyim bir başına hatunu otağ kapısı önüne koyvermek! Leyla bacım avlar diye kuzularımıza kurt yanaşamaz oldu."
"Susun bre!" Aytuğ dilini şaklatıp başını iki yana salladı. "Nedir bu haliniz siz el kadar hatundan şikayetleneceğinize evvela ondan haber verin!"
"Eşek sudan gelene kadar dövdü bizi beyim!"
Genç adamın gülesi gelmişti de saklamak icap ederdi ya kaşlarını çatıp sakalını sıvazlamayı tercih etti. "Ne diye dövdü hatun sizi..." Aytuğ şikayetlenip duran adamın başını önüne eğmesi üzerine aynı dayağı yemiş olsa da sırıtan diğerine baktı bu kez. "De hayde!"
"Seven sevdiğine varsın deyyu etti beyim! Onun geldiği yerde seven sevdiğine varsun deyyu her şey edilir imiş..."
---
Karakterler:
Laia McDonald (Leyla)
Aytuğ bey
---
Ne yapıyoruz dinliyoruz... Bu hikayenin müziğidir...
----
Gelelim Açıklamalara...
Nabersiniz? :D (Bu soru seri başından okuyanlara...) Şaşkın mıyız anacım? Şaşkınız biraz he mi? Romantik komik dram hüzün hepsi bir arada
Yazarınız uzun uzun açıklasın öyleyse. Ama önce bir gözyaşları dinsin... Müzik Zahit bizi tan eyleme diye bir başlıyor bende ağlamaya başlıyorum. Çünkü öyle işte...
Serinin 12. hikayesidir arkadaşlarım. İskoçyadan 1388 Osmanlısına geldik... Nasıl geldik biliyorsunuz... Ne şekilde geldiğimizi elbet yazacağım lakin birinci Murat dönemindeki Osmanlı haritasına bakarsak şayet Tüccar Abraham'ın Osmanlıdan Kilim almaması söz konusu olamazdı diye düşünüyorum. Hıristiyan aleminin haç için Kudüse giderken akdenizden geçmek gibi bir yol seçeneği olduğunu da belirtelim. Yani bu durumda Topraklarını Antalyaya dek genişletmiş olan Osmanlının en çok sefer yapan padişahı 1. Muratın Osmanlısna da pekala kaçabilir kızımız. Elbet bunu da bir tesadüfe bağlayacağız ama Ne alaka demememiz için buraya mini bir açıklık getireyim evvela...
Bir diğer husus ve en önemlisi bu hikaye yine bir aşk hikayesi olacak aşkın içinde gerçek aşkı bulacak olan inançsız bir kızın nasıl islamı kabul ettiğini işleyecek. (Bir başka klişe konu bu yazarın kaleminden işlenecek) Yani bu hikaye çokça dini unsur dua hadis barındırıp ehli sünnet bir yol üzerinden ilerleyecek. Önceki hikayelerimde olduğu gibi bir takım sahneler barındırmayacak. Yakışmaz...
Bir küçük not düşelim bu bir seri olduğundan elbet içinde diğer kitapların karakterleri geçiyor ve baktığımda Leylayı okuyan anne babasının hikayesini (Leydim) okumak istiyor ve ona dönüyor. Baba çok tatlı bir karakter oldundan çok kişi yapıyor bunu vakti olanın önce onu okumasını tavsiye ederim bundan sonra okumak bir garip hissettirir belirtmek istedim.
Bu hikaye benim ilk kendi tarihim memleketim üzerinden yazacağım ilk defa kendi coğrafyamdan isim karakterler kullanacağım hikayemdir çok özeldir ve bu seri benim gözbebeğim olacak hep. Bu yazarın kapasitesince başyapıtı olacak ve kendimce çok sevdiğim bu seriyi, bu güzel aşkları gerçek aşk ile bitirmek istedim. Bu bir bonus hikayedir. Görüşü aynı olmayan, dini hikayeler sevmeyen arkadaşlarım Kördüğüm ile seriyi sonlandırabilirler herkese saygım sonsuz elbette lakin ben bunu yazacağım. Böylesine sevdiğim her karakteri ile bütünleşip son bir senemin belki de 200 gününü yazmakla geçirdiğim bir seriye kendi benliğimi ruhumu katmak zorundaymışım gibi... Radikal, eleştiriye açık bir karar farkındayım ama ne yapayım...
Hassas bir hikaye olacak yeniden uyarıyorum bu tarzdan hoşlanmayan dini değerleri farklı olan arkadaşlarımı rahatsız edebileceğinden hiç başlamamaları tavsiyemdir. İslama dil uzatılan yorumlar direkt olarak silinecektir.
İnstagram : yazar.grbz den bölüm paylaşımları kendimce resimler hikaye ve reelsler paylaşmaktayım dm olayı çok olmaz ama dilediğiniz yere istediğiniz soruyu sorabilirsiniz cevaplanacaktır.
Yorumlarınızı bu hikayeden eksik etmeyin canlarım. Tarih hakkında yanlışlık edersem şayet tarih bilgisi fazla olanlar düzeltebilir. Bende 1. Murat dönemine kadar olan her şeyi okuyarak ilerleyeceğim...
Hikayede tırnak içlerinde elimden geldiğince şive kullanacağım. Aytuğ beyde pek şive olmayacak çünkü sarayla bağlantısı olup daha düzgün konuşabildiği için ama otağdakilerde bol miktarda olacak. Bu arada divan dili kullanmayacak olsam da yalın şekilde anlaşılabilir olan kelimeleri aklınıza geldikçe yazınız MichaelChan sana diyorum mesela...
Sadece o dönem olan beyliklerin isimleri yerleri değişebilir...
E bizim tayfa Osmanlıya nasıl gelecek? E hepsi olmasa da gelecekler... Şimdi Iansız olur mu?
Amma konuştum... Başlayalım... Haydi Bismillah...