ASİL bxb

By onlycherrypie

2.6M 147K 79K

-TAMAMLANDI- -YETİŞKİN İÇERİK- Asil, yalnız bir çocuktu. Sessiz ve ona yalnız hissettiren evinden uzaklaşmak... More

1. BÖLÜM: ''VANİLYA''
2. BÖLÜM: "ASİL"
3. BÖLÜM: "HUZUR"
4. BÖLÜM: "DEVRAN"
5. BÖLÜM: "GÜVENLİK ÖNEMLİ"
6. BÖLÜM: "DOLDURULAN BOŞLUKLAR"
7. BÖLÜM: "ŞAPŞAL"
8. BÖLÜM: "AKŞAM YEMEĞİ"
9. BÖLÜM: "DENEYELİM"
10. BÖLÜM: "KAFA KARIŞIKLIKLARI"
11. BÖLÜM: "DANS PİSTİ"
12. BÖLÜM: "BEKLENMEYEN MİSAFİR"
13. BÖLÜM: "ŞEFKATİN KOYNUNDA"
14. BÖLÜM: "YATAK KEYFİ"
15. BÖLÜM: "İYİLEŞTİREN BAZI ANLAR"
16. BÖLÜM: "BUĞULANAN CAMLAR"
17. BÖLÜM: "ÇOK DÜŞÜNMEK"
18. BÖLÜM: "MERCANKÖŞK"
19. BÖLÜM: "KÜTÜPHANE"
20. BÖLÜM: "MUTFAK"
21. BÖLÜM: "FOTOĞRAF"
22. BÖLÜM: "KABUL OLAN DUALAR"
23. BÖLÜM: "SIRLAR"
24. BÖLÜM: "TEHLİKELİ BİR ÇİFT"
25. BÖLÜM: "HAZIRLIKLAR"
26. BÖLÜM: "SORU İŞARETLERİ"
27. BÖLÜM: "FİNLANDİYA"
28. BÖLÜM: "SOĞUK ve SICAK"
29. BÖLÜM: "İNGİLTERE - BRIGHTON"
30. BÖLÜM: "YENİ YIL ARİFESİ"
31. BÖLÜM: "HEDİYE"
32. BÖLÜM: "HAVAİ FİŞEKLER"
33. BÖLÜM: "HAYALLER VE KARARLAR"
34. BÖLÜM: "İTALYA"
35. BÖLÜM: "ŞÖMİNE ATEŞİ"
36. BÖLÜM: "AİLE"
37. BÖLÜM: "00:00"
38. BÖLÜM: "SÜRPRİZ"
39. BÖLÜM: "DOĞUM GÜNÜ"
40. BÖLÜM: "YAKINLAŞMALAR"
41. BÖLÜM: "KULÜP"
42. BÖLÜM: "AKŞAMDAN KALMA"
43. BÖLÜM: "SON MANTI BÜKÜCÜLER"
44. BÖLÜM: "FRANSA - PARİS"
45. BÖLÜM: "RED"
46. BÖLÜM: "TAPMAK"
47. BÖLÜM: "ACİL DURUM"
48. BÖLÜM: "DEVİL"
50. BÖLÜM: "KAN VE GÖZYAŞI"
51. BÖLÜM: "GÜNAH ÇIKARMA"
52. BÖLÜM: "NORMALE DÖNÜŞ"
53. BÖLÜM: "SENDEN ÖNCESİ YOK"
54. BÖLÜM: "TAVİZ"
55. BÖLÜM: "FİLM GECESİ"
56. BÖLÜM: "ÖN YARGI"
57. BÖLÜM: "OYUNBAZ"
58. BÖLÜM: "HİKAYE"
59. BÖLÜM: "TEN UYUMU"
60. BÖLÜM: "GÖLGE"
61. BÖLÜM: "KISKANÇLIK"
62. BÖLÜM: "MUM ALEVİ"
63. BÖLÜM: "KUTLAMA"
64. BÖLÜM: "BAZI GİDİŞLER"
65. BÖLÜM: "ŞİFAYI KAPMAK"
66. BÖLÜM: "İLGİ"
67. BÖLÜM: "HAYALPEREST"
68. BÖLÜM: "DİZ ÇÖKMEK"
69. BÖLÜM: "NORMAL SEVGİLİLER"
70. BÖLÜM: "YENİ YÜZLER / YENİ HİSLER"
71. BÖLÜM: "HOLDING"
72. BÖLÜM: "MAZİ"
73. BÖLÜM: "FELEKTEN BİR GECE"
74. BÖLÜM: "TATLILAR"
75. BÖLÜM: "BAŞ KÖŞE"
76. BÖLÜM: "KAÇIRILAN UYKU"
77. BÖLÜM: "FİDANLAR AĞACA"
78. BÖLÜM: "PLANLAR"
79. BÖLÜM: "KONUŞMADAN ANLAŞMAK"
80. BÖLÜM: "TÜYOLAR"
81. BÖLÜM: "DEPREM"
82. Bölüm: "KONUŞA KONUŞA"
83. BÖLÜM: "KALP ÇARPINTISI"
84. BÖLÜM: "MİMİ"
85. Bölüm: "RÜYA VE ARDINDAN GELEN"
86. BÖLÜM: "GEÇMİŞTEN GELEN"
87. BÖLÜM: "GİZEM PERDESİ"
88. BÖLÜM: "KAFA DAĞITMAK"
89. BÖLÜM: "AŞK"
90. BÖLÜM: "BAHAR"
91. BÖLÜM: "GERÇEK"
92. BÖLÜM: "SARHOŞ"
93. BÖLÜM: "KÜP CAKE"
94. BÖLÜM: "UYUM"
95. BÖLÜM: "KUBİLAY..."
96. BÖLÜM: "KAPI ÖNÜ"
97. BÖLÜM: "CESARET PELERİNİ"
98. BÖLÜM: "SINAV"
99. BÖLÜM: "DOKUZ NUMARALI..."
100. BÖLÜM: "YAZ BAŞLARKEN" (FİNAL tadında... 😉)
101. BÖLÜM: "KARİKATÜR"
102. BÖLÜM: "MASUM"
103. BÖLÜM: "OLMAYACAK SENARYOLAR"
104. BÖLÜM: "FRANSIZ TURİST MESELESİ"
105. BÖLÜM: "BEKLENEN MİSAFİRLER"
106. BÖLÜM: "ÖZLEŞMEK"
107. BÖLÜM: "MİNNET?!"
108. BÖLÜM: "KALABALIK SOFRALAR"
109. BÖLÜM: "SAHİL"
110. BÖLÜM: "BABA-OĞUL"
111. BÖLÜM: "SUS PUS"
112. BÖLÜM: "MEVZU"
113. BÖLÜM: "BARBAR."
114. BÖLÜM: "AY IŞIĞI ALTINDA"
115. BÖLÜM: "KUŞ TRİBİ"
116. BÖLÜM: "DENİZE DÜŞEN YILANA SARILIR..."
117. BÖLÜM: "KAPIŞMA"
118. BÖLÜM: "UZANMIŞIZ KUMSALA..."
119. BÖLÜM: "STİL İKONU..."
120. BÖLÜM: "MEZUNİYET"
121. BÖLÜM: "HAYATIN AKIŞINDA..."
122. BÖLÜM: "YENİDEN DOĞMAK"
123. BÖLÜM: "SÜRÜŞ DERSİ..."

49. BÖLÜM: "MANİPÜLE"

16.8K 1.1K 413
By onlycherrypie

Hello
Keyifli okumalar
✨🌸✨

ASİL 🤍✨🤍

49. Bölüm:

Asil, elindeki çikolatayı kemirirken kimsenin kalmadığı okul bahçesinden Ferdi'yle beraber anca çıkıyorlardı. Okul dağılalı biraz olmuştu ama ikisi, matematik öğretmenini köşede kıstırıp çözemedikleri soruları çözdürmüşlerdi kadıncağıza.

Kadın mutlu olmuştu çünkü okuldaki kimseden pek ümidi yoktu, Asil'le Ferdi'nin çabasını gördükçe çok hoşuna gidiyordu.

Bu ikiliden ümitliydi.

Ferdi, Asil'in hediyesi olan çantasını sırtına asmak yerine göğsüne asmış şekilde ilerlerken fazla meraklı görünmemeye çalışarak Asil'e baktı.

"O siyah kedi geldi mi?" diye sordu. Kerim'in Devran'la aynı binada yaşadığını geçen akşam onların evinde hep beraber yemek yediklerinde öğrenmişti. Bu yüzden kedi geldiyse Asil'in mutlaka haberi vardır diye düşünüyordu ama arkadaşı o konuyla ilgili hiçbir bilgi vermemişti kendisine.

"Bu akşam gelecek sanırım. Kerim de Devran ile beraber mekanın yenilenmesi için koşuşturup duruyor. Onunla ilgilenmeye vakti olmaz diye hemen getirmedi eve."

Ferdi burun kıvırdı. "Madem vakti yoktu, neden sahiplendi?" Adamın yaptığı bir şey hoşuna gitsin istemiyordu. Sonuçta tüm o saçma şeyleri söyleyen, Ferdi'yi ona tokat atmaya zorlayan bir adamdı o. Kediyi sahiplenişi çok hoşuna gitmişti ama sahiplenen Kerim olduğu için bu duruma bile kıl olası geliyordu.

En beteri de gidip o kediyi görmek istiyordu. Ama bu demek oluyordu ki, ona o teklifi yapan adamı yeniden görmesi, evine girmesi gerekiyordu. Tüm bunları düşününce gerilmediğini söyleyemezdi. Geçen günki yemekte çok rahatsız olmamıştı ama ne tepki verirdi kestiremiyordu.

"Öyle deme, benim de günümün çoğu okulda geçiyor ama Devran bizim için bir kedi sahiplenmiş. Eve gidip onu görmek için sabırsızlanıyorum. Evde beni beklediğini biliyorum ya yumoş yumoş oluyorum." diyerek biten çikolatasının kağıdını okulun çıkışındaki çöpe attı Asil.

"O herifin o kediyi yumoş yumoş hissetmek için evine getirdiğini sanmıyorum." dedi Ferdi. "Herifi herhangi bir şeyin yumoş yapacağına inanıyor musun cidden bro?"

Asil biraz düşündü. "İnsanları dış görünüşüne göre mi yargılıyorsun? Başta benim içinde bir şeyler söylemiştin..."

"Hayır hayır... Öyle değil. Ama az çok tanıyoruz Kerim'i, soğuk nevalenin teki. Devamlı bir üstten bakmalar, emirler... Her şeyi ben bilirim havaları."

"Adamın işi böyle aslında. Devran'dan daha çok yoruluyordur eminim. Güvenlikten sorumlu ve bir sürü adamın sorumluluğu da onun üstünde, emir vermek alışkanlık olmuştur." Omuz silkti Asil.

"Kuralları, emirleri çok seviyor ya orası belli kardeşim. Çözdük."

Okulun demir kapısından çıkıp Asil'in arabasına yöneldikleri sırada uzaktan, arabanın yanında bekleyen biri olduğunu gördüler ve ikisi de o kişiyi anında tanıdı. Ceylan'dı bu. Ferdi'nin eski sevgilisi...

Asil göz ucuyla Ferdi'ye baktı ama çocuğun kaşlarının çatılmış olduğunu görünce bir şey demeden yürümeye devam etti. Acele etmeden arabaya doğal olarak da Ceylan'a yaklaştılar.

Kız sanki onları uzun süredir bekliyor gibi sabırsızdı ama yüzünde sinir bozucu bir gülümseme vardı. Asil, bu gülümsemenin onun güzelliğine düşürdüğü gölgeyi tepkisiz gözlerle izledi.

"Amma uzun sürdü!" dedi kız hala gülüyordu. Ağzı gülüyordu ama gözleri oldukça donuktu. "Asil beyimizle konuşmak için randevu almak gerekiyor heralde. Malum kendisi zengin bir arkadaşımız, üstüne bir de mafyalarla birlikte."

Asil'in yüzü anında buruştu, bu duruma bir anlam vermeye çalıştı ama bu kızla daha önce tek kelime etmiş değillerdi. Onu uzaktan Ferdi'nin yanında görmüştü yalnızca.

Asil, arabaya yanaşıp anahtarı kilide takıp, kapıları açtığı sırada Ferdi'nin de kıza tekrar bakmadan yolcu tarafına dolandığını gördü.

Ceylan, Asil'in kolunu tutup kendisine çevirdi o anda. "O burnunu indir de az bir konuşalım."

"Ne konuşacağız? Anlamadım." dedi Asil şaşırarak.

"Ferdi'nin beynini nasıl yıkadığını konuşacağız mesela..." Kız göz ucuyla Ferdi'ye baktı, onun her zaman gülen suratındaki öfkeyi görünce, gözlerini ondan hemen kaçırdı.

"Anlayamadım?" dedi Asil tekrar, hayreti sesine yansımıştı iyice.

"Seninle arkadaş olsun diye onun gözünü paranla boyuyorsun." diye konuştu kız pat diye. Sanki dünyanın sırrını çözmüş ve övgü bekliyormuş kollarını göğsünde birleştirmiş bakıyordu Asil'e. Ferdi'ye bakmaya cesaret edemiyor gibiydi.

"Ceylan!" diye bağırdı Ferdi dayanamayarak. Ağzını açmadan buradan gitmekti niyeti, kızın yol keser gibi tavırlarını bile görmezden gelecekti. Ama Asil'e sataşmasını görmezden gelemezdi. "Ne anlatıyorsun? Ne kurdun kafanda, neye inandın yine?"

"Yalan mı?" dedi Ceylan gözlerini irice açarak. "Eski okulunda da hiç arkadaşı yokmuş, orada burslu okuyan bir tanıdıktan öğrendim. Burada da yoktu ama nedense birden bire birbirinizin dibinden ayrılmaz oldunuz. Başta sandım ki..."

Kız Asil'i baştan aşağıya öyle bir sözdü ki, demek istediği şeyi söylese o bakışlardan daha net olamazdı asla. "Ama öyle bir şey olmayacağını, bana olan aşkının gerçekliğini biliyordum." diye ukala bir tavırla devam etti. "Sırf arkadaş olmak için senin gözünü önce hediyelerle," Asil'in aldığı çantayı gösterdi. "Sonra yurtdışı gezileriyle falan çok güzel boyadı. Biz evlenme planları yaparken, heralde üniversite de bile yalnız kalmaktan o kadar çok korktu ki seni üniversiteye girebileceğine bile inandırdı. Giremezsen de parayı basıp okutacağını falan düşündü muhtemelen. Ayırdı bizi."

Ferdi çantasını bir hışımla çıkarıp arabanın içine bıraktı. "Ne saçmalıyorsun kızım sen?" diye Asil ve Ceylan'ın dikildiği tarafa dolandığında sinirden elleri titriyordu.

Asil kızın söylediklerinden sonra kendisini öyle kötü hissetmişti ki, her şeyin dışarıdan aslında böyle görünüyor olabileceği ihtimali yüzünden midesi kasılmıştı.

"Ferdi, sevgilim, anlıyorum seni. Kim olsa heveslenirdi. İtalya, Fransa... Biz kim oralara gitmek kim? Oradan attığın boy boy fotoğrafları görünce çok sinirlendim önce ama sonra durup düşündüm. İlgimi çekmek için yaptığını, ayrıldığına pişman olduğunu, mesaj atmam için beklediğini anladım."

Ferdi hayretle kendini tutamadan güldü, sonra kızın gayet ciddi olduğunu farkederek duraksadı. "Bir." dedi. "Arkadaşım hakkında böyle iğrenç yakıştırmalar yapamazsın. İki, biz kimse yüzünden değil, senin yüzünden ayrıldık. Üç... İyi ki de ayrılmışım senden çünkü tam da şu anda nasıl bir insan olduğunu bana geçen seferden çok daha net bir şekilde gösterdin. Aslında sana teşekkür bile etmem gerek, bana gerçek seni gösterdiğin için çok sağ ol Ceylan."

Ferdi, hayalkırıklığıyla doluydu.

Kendini biliyordu, Asil'i biliyordu da bu kızı hiç bilmediğini, sahiden de kafasında yarattığı hayaline aşık olduğunu üzülerek anlıyordu.

Kız Ferdi'ye doğru bir adım attığında onlara yakın duran Asil bir adım geri çekildi kızın ona temas etmesini istemeyerek. Haketmediği laflar işittiğinde olduğu gibi ne yapacağını şaşırmıştı yine ama kız ona dokunsun, tüm o negatifliğini ona bulaştırsın istememişti yine de.

Ferdi'nin onu savunuşuyla biraz olsun rahatlasa da karnında hala duruyordu kızın yerleştirdiği dert topu. Morali bozulmuştu.

"Ferdi bak, annem dedi ki erkekler böyleymiş, evlilik kelimesini duyunca korkup kaçarlarmış ama her şey aynı çatı altına girinceye kadarmış. Sonra gözün benden başkasını görmezmiş."

"Biraz da annen değil sen bir şeyler deseymişsin keşke." dedi Ferdi. "Liseden sonra hemen evlenmemizi isteyen de annendi, öyle dedin. Şimdi nasıl oluyorsa annen yine bir şeyler diyor ama sen ağzını açıp kendi fikirlerini söyleyemiyorsun. Biz seninle tam da bu yüzden ayrıldık." Durdu Ferdi, buz gibi soğukta, alev gibi yanıyordu. "Benim fikirlerim var, hayallerim var. Üniversiteye gitmek, Fransa da yaşamak istiyorum ama bunlar elbette annenin ve senin umurunda olan şeyler değil. Kadına da bir şey demiyorum, kendince belki kötü bir niyeti olmadan senin için en iyisini düşündüğünü sanıyordur. Ama keşke sen de bir şeyler düşünseydin Ceylan. Kendini küçük düşürme iyice, hadi evine git."

Kız Ferdi'den böyle tepkiler beklemediği için suratı büsbütün çarpılarak kirpiklerini kırpıştırıp baktı uzun boylu çocuğa. Ferdi'nin boynunu bükeceğini, ona kıyamayıp gelip sarılacağını düşünmüştü. Hatta çocukla öpüşmeyi bile düşünmüştü onu ikna etmek için. O yüzden afallamıştı şimdi.

Ferdi de gram yumuşama belirtisi olmamıştı.

"Ferdi bak sonra yanıma gelip yalvarırsan-"

"Yok." dedi Ferdi. "Bir daha aynı okulda olmamız mecburiyeti dışında yan yana gelmeyeceğiz. Bir kaç ay sonra üniversiteye gidiyoruz kardeşimle. Ondan sonra da denk geleceğimizi hiç sanmıyorum." Dönüp Asil'e baktı. "Hadi gidelim bro, Devily Wonka'yı görmem gereken bazı konular var."

Ferdi geçip arabaya oturunca Asil'de tüm bozulmuşluğuna rağmen kendisine sinsi sinsi bakan kızın yanından geçip arabaya bindi.

Ferdi, arkadaşı arabaya biner binmez Asil'den özür diledi.

Yol boyunca onun keyfini düzeltmek için türlü türlü şebeklikler yaptı. Elbette ki Ceylan'ın dediklerine inanacak değillerdi. Asil'in düşen yüzü onu da kötü yapmıştı ama yine de çabalamış arabayı kullanan çocuğu az da olsa gülümsetmeyi başarmıştı.

🤍🖤🤍🖤🤍🖤🤍

Asil'in eski evindeydiler.

Ev o kadar havasızdı ki Asil onunla birlikte buraya gelen arkadaşına mahcup olduğunu hissetti.

Hele mutfak öyle bir haldeydi ki Asil annesinin kalın tarif defterini alıp çıkana kadar nefes almamış, çıktıktan sonra da kapıyı sertçe kapatmıştı. Hazır yemek çöpleri tezgaha, masaya her yere yayılmıştı ve bazıları böceklenmişti bile.

Babasının olmadığı bir anı kollayıp eve gelmişti, alması gereken bir kaç şeyi almak için ama mutfak kamerasına bakmamıştı. Bu iğrençliği görmemişti...

"Özür dilerim." dedi koltuklardan en toplu olanına oturmuş etrafla ilgilenmeyen arkadaşına.

Ferdi onun babasıyla durumlarının sıkıntılı olduğunu biliyordu. Başta babası yüzünden Devran'da kaldığını söylediğinde anlamıştı adamın tekin biri olmadığını, Asil'e sıkıntı çıkardığını. Ama hiç kurcalamamıştı. Şimdi görüyordu ki babası cidden bir piç kurusuydu ve Asil'in kendisine arada bahsettiği güzel evle adamın içine sıçtığı bu çöplüğün hiçbir alakası yoktu.

Asil'in ağlayacak gibi olduğunu görünce, az önce okul önünde yaşadıklarının üstüne bir sünger çekmeye çalışarak gülümsedi. "Lan ne özür diliyorsun. Sen benim odamı görmedin, görsen böyle konuşamazdın." dedi neşeli tutmaya çalıştığı sesiyle.

Evet, Ferdi biraz dağınıktı ama sadece o kadardı. Mutfaktan gelen kokuyu almıştı... Kendi odasından asla böyle bir koku çıkmazdı ama Asil'i biraz neşelendirmek istiyordu sadece.

"Mahvetmiş, daha da beter yapmış her şeyi." Gözlerini kapatıp derin bir nefes almaya çalıştı Asil ama sadece çalıştı. Evde nefes alabilmek zordu... Kapıları falan açmışlardı ama henüz terk etmemişti koku evi.

Eskiden tıpkı Asil gibi kokan ev, şimdi gerçek anlamda leş gibi kokuyordu.

Gözleri çalan telefonuyla birlikte titreyerek açılınca önce Ferdi'ye baktı sonra sırt çantasını bıraktığı, diğer her yerden biraz daha temiz görünen o köşeye gidip telefonunu çıkardı.

Arayan Devran'dı.

"Ben yukarıdan alacaklarımı alayım, hem Devran'la konuşayım. Burada bekleyebilirsin beni." dedi Asil elindeki telefon ısrarla çalarken. "Ya da belki de bahçede, temiz havada oturman daha iyi olur." Gözlerini yere indirip yeniden Ferdi'ye baktı.

"Sen hallet işini takılıyorum ben." dedi Ferdi anlayışla.

Telefon susup çok geçmeden yeniden çalmaya başladığında Asil Ferdi'ye başını sallayarak yukarı çıkan merdivenlere yöneldi ve aramayı cevapladı.

"Efendim?" dedi oldukça durgun bir sesle. Merdiven basamaklarındaki ayakkabı lekelerini görmezden gelmeye çalışıyordu, evdeki diğer her şeyi görmezden gelmeye çalıştığı gibi.

"Güzelim." dedi Devran birden rahatlamış gibi. "Sabahtan beri duymadım sesini. Okuldan çıkar çıkmaz arardın aramadın da." Asil adamı öyle ufak şeylere öyle güzel alıştırmıştı ki, adam tek bir şey rutininden çıkınca kafayı yiyecek gibi oluyordu.

Asil onu aramamış, eve gidene kadar yaptığı gibi ona gününü anlatarak arabada geçirdiği sıkıcı zamanı eğlenceli hale getirmemişti. Devran tam da o saatlere, onun okul çıkış vaktine iş denk getirmemeye çalışıyordu onun bıcır bıcır konuşmasını, gülmesini rahatça dinleyebilmek için.

Bugün de öyle yapmıştı, Asil onu hemen aramayınca da biraz beklemiş ama vakit geçtikçe meraklanmış, çocuk gibi huysuzlanmıştı.

"Okul çıkışı Ferdi'yle hocalardan birine soru sormamız gerektiği için diğer herkesten geç çıktık." dedi Asil kendi odasına değil, doğrudan annesinin odasına ilerliyordu.

Devil için, kendi bebek battaniyesini almak istiyordu. Annesinin dolabındaydı o battaniye de. Kedinin minderinin içine yerleştirecekti.

"Ben de şimdi dönüyorum, istediğin bir şey var mı yavrum? Dolaba baksana bir gözüne çarpan eksik bir şey varsa alayım gelirken."

Asil kapıyı anahtarla açıp annesinin odasına girdi ve doğrudan battaniyenin olduğu yere yönelip, bulunduğu yerden aldı. Bir poşetin içinde tertemiz duruyordu, şükür...

"Şey, ben evimizde değilim." dedi Asil. "Eski eve geldim, almam gerekenler vardı."

Devran durdu. Direksiyonu kavrayan ellerinin boğumları bembeyaz oldu. "Haber vermedin." dedi birden sertleşen sesiyle.

"Babam evde yok, kontrol ederek geldim."

"Ne farkeder?" diye sordu adam. "Haber vereceksin bana o eve giderken." Öyle öfkelenmişti ki...

"Tek değilim, Ferdi de burada."

Devran sinirle güldü kendini tutamayıp. "Ferdi orada diye içimin rahatlaması mı lazım Asil?"

Çocuk odadan çıktı ve kapıyı yeniden kilitledi.

Kendi odasına girdiğinde gördüğü manzaraya belki çok şaşırması gerekirdi ama tepki vermeden dışarıya çıktı. Bir kaç şey almayı planlamıştı ama kim bilir neredeydi o şeyler... Odası darma dumandı.

"Alacaklarımı aldım. Çıkıyorum şimdi." dedi sevgilisine. "Kızma lütfen."

"Kızdım ama." dedi adam gerçekten kızdığını belli edecek şekilde. "Derhal çıkın, oyalanmayın. Üzme beni güzelim."

"Devran." dedi çocuk.

Devran bir şeylerin yolunda olmadığını anladı anında. Zaten Asil o eve gittiyse mutlaka moralini bozacak bir şey olurdu. "Söyle bebeğim." dedi tüm kızmışlığını bir kenara iterek.

"Çok kötü olmuş ev, çok kötü kokmuş her yer. Camları kapıları açtık Ferdi'yle ama bu koku çıkmıyor. Duvarlara sinmiş sanki."

Devran kısa bir an gözlerini kapatıp açtı. "Canını sıkma sakın. Temizlenir istiyorsan, biliyorsun. Sen evimize gel, beraber sıcacık bir duş alalım. Misler gibi kokalım. Olur mu?"

"Beni sen yıkar mısın?" diye sordu Asil, ama öyle bir tonda söylemişti ki... Hiçbir bel altı ima yoktu. "Bu koku üstüme bile sinmiş gibi hissediyorum."

Devran derin bir nefes aldı, eve varmasına çok az bir yolu vardı ama çocuğun yanına gidip gitmemek arasında kalmıştı. "Geleyim mi yanınıza? Sesin yine geçen seferlerde olduğu gibi kötü geliyor ve babanla karşılaşmamışsın bile."

Babamın mahvettiği her şeyle karşılaştım ama, diye geçirdi içinden çocuk.

"Gerek yok." dedi. Merdivenleri hızla inip Ferdi'ye baktı. "Gidebiliriz Ferdi."

"Tamam bro." diye ayaklandı Ferdi. Kendi çantasını ve elleri dolu olduğu için Asil'in çantasını da alıp kapıya doğru adımladı.

Az önce çok soğuk oldu diye kapattığı kapıyı yeniden açtığında karşısında gördüğü bedenle birden afalladı. Dönüp arkasından gelen arkadaşına baktı.

Devran'la vedalaşıp telefonu henüz yeni kapatan Asil, Ferdi'nin garip yüz ifadesine bakıp kaşlarını çattı ardından dikkatini kapının dışındaki adam çekti.

Hıncal Özmen...

Adam çocuğun arabasını gördüğü için, evin bahçesine girdiği andan beri yüzünde iğrenç bir gülümseme vardı. O gülümsemeyi bozmadan evin içine doğru bir adım attı. Ferdi yana çekilmişti adam geçsin diye ama Asil kıpırdayamamıştı.

"Hoşgeldin oğlum." dedi adam son kelimeyi bastıra bastıra söylerken. "Sonunda dönmüşsün kürkçü dükkanına. Özlettin kendini." Hırıltılı, rahatsız edici gülüşü antrede yankılanmıştı.

"Biz de tam gidiyorduk. Hay Allah!" dedi Ferdi Asil'in dolan gözlerini görünce eli ayağına dolanmıştı ama bir şeyler yapması gerektiğini de farketmişti.

Farkettiği bir diğer şey de hemen gitmeleri gerektiğiydi.

"Olmaz, bırakmam." dedi adam gözlerini Asil'den çekmeden. "Oğlumla konuşmam, halletmem gereken mevzular var. Sen dön mahallene."

Asil burnunu çekti, görüşü bulanıklaşmıştı. Babasını görmeden geçirdiği tüm o sürede ne kadar iyi hissediyorsa onu karşısında gördüğü şu anın içinde on kat berbat hissediyordu.

"Tatilinizi böldüğüm için üzgünüm." diye devam etti babası. "Ama buraya dönmen için başka yol bırakmadın bana."

İki çocuk da adamın dediği şeyi anlamadı başta. İkisinin de kafası karıştı ama akıllarına adamın üstü kapalı da olsa aslında açıkça söylüyor olduğu o şey gelmedi.

"Ne?" dedi Asil sadece, sesi çok kısık çıkmıştı. Bir an önce şu kapıdan çıkıp gitmek istiyordu.

Babası içeriye doğru bir adım daha atınca Ferdi Asil'e doğru yanaştı bu sefer. Adam hiç tekin durmuyordu, tedirgin olmuştu çocuk.

"Koskoca Eğilmez'e koymaz biliyorum. Ama tutuşan götünü izlerken gerçekten zevk aldım... Şimdi-"

Adam devam edecek, Asil'den bazı şeyler buyuracaktı ama Ferdi birden "Ha siktir!" deyip taşları yerine oturtunca Asil de şokla kalakaldı.

Mekanı yakması için Orçun gibi manipüle edilmesi kolay birini hiç zorlanmadan azmettiren, Asil'in babasıydı.

🤍🖤🤍🖤🤍🖤🤍🖤🤍🖤🤍🖤🤍🖤🤍🖤🤍🖤🤍

Aman aman
Noluyoruz
🙊

Şaşırdınız mı yoksa bekliyor muydunuz?
Ayrıntıları gelecek bölüm öğreneceğizzz
🙏🏻

Asil nasıl tepki verecek sizce?
Özellikle Devran???

Gelecek bölümde görüşürüz
💞🌸💞🌸💞🌸

Continue Reading

You'll Also Like

1.1M 84.5K 33
|Tamamlandı.| Askeri ve eşcinsel bir kurgudur.
2.5M 120K 40
[TAMAMLANDI] Ali, benim sevgili katilim. '+18'dir, olumsuz hareketler fazladır.'
13.3K 951 31
"Sense benimle dalga dalga geçtin. Beni daha da yaraladın. Ben seni sevdiğimi söylerken altına yattığın adamları anlattın. Bir gün bana değerliymişim...
398K 29.1K 39
Tamamlandı. Komiser ile bir seks çalışanın hikayesi.