41. bölüm

2.2K 133 120
                                    

Rick James - Super Freak

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.

Keyifli okumalar! ♤

*****

"Talha, bak Allah'ın adını verdim... Sana burdan bir koyarım Ozan Tufan'la öpüşerken bulursun kendini. Elleşip durma!"

Bunu söyleyen tabiki de Koray'dan başkası değildi. Efe, gözlerini devirerek flörtöz bir ifadeyle kolunu yanındaki sandalyede oturan Helin'in omzuna attı. Helin, ona kirpiklerinin altından "sen hayırdır lavuk" der gibisinden bakınca Efe gülmüş ve eliyle arka tarafı işaret etmişti.

Efe, kendini Can Yaman mı sandın kardeşim? Kızı arka odaya mı çağırıyorsun?

"Sizde gidin başka yerde oynaşın, aile var burda aile. Alo! Kime diyorum ben?" diye bağıran Koray'ı susturan şey Nisa'nın elini gelişine bir şekilde ensesine vuramasıydı. Ensesini ovalaya ovalaya Nisa'ya döndü. Olay çıkacağını anlayan Talha ağzına tıktığı patatesleri ışık hızında yutarak Koraylara odaklandı. Bu sabahtan beri yediği üçünü patates tabağıydı. Midesi kara delik gibiydi Minik Panda'nın, önüne geleni süpürüyordu.

"Güzelim haksız mıyız ama ben şimdi, önümüzde bi' birbirlerini yemedikleri kaldı." Ellerini abartılı bir şekilde sallayarak ayaklandı Koray. Drama queen. "Benim ahlakıma ters, Avrupa'lı değilim ben."

Yaptığı taklitle ellerimle ağzımı kapatıp kıkırdamamı engelleye çalışmıştım ama Talha'nın sandalyede ayaklarını basarak yükselmesi ve garip garip hareketlerle seslendirme yapmasıyla kendimi daha fazla tutamamıştım.

"Sağ taraftan atak var, Koray Tosun ortayı çaktı. Bakalım kalecimiz Nisa Demirel topu yakalayabilecek mi?"

Ah Cenk Tosun ve Volkan Demirel, nelere alet oluyorsunuz bir bilseniz...

Efe ve Helin, hâlâ olayın şokundayken Nisa suyudan sakince bir yudum alıp bakışlarını Koray'a çevirdi. Ve bu "sıçtın şimdi" bakışıydı. "Haklısın aşkım, madem ahlakına ters bir daha öpmezsin beni o zaman."

Helin başkan hiçbir şey söylemedin ama çok şey anlattın.

"Sayın seyirciler, Nisa Demirel topu tuttu ve tuttuğu yetmezmiş gibi alıp gönderene soktu. Maçı iz-" Koray'ın plastik tuzluğu kafasına atmasıyla susan Talha'nın yerini Efe almıştı. Helin dudaklarını birbirine bastırarak bana dönünce kafamı çevirip ona bakmamaya çalıştım. Bakarsam daha fazla gülerdim.

"Kardeşim yüzünde Cengiz Ünder'le bilek güreşi yapan Köksal Baba'nın hüznü var. Git elini yüzünü yıka bi' istersen, betin benzin atmış." Gözümün önüne gelen videoyla elimi yüzüme kapatmış kendimi gülmemek için kasıyordum. Talha anırma mooduna geçmişti bile. Hatta Helin'in Talha'nın gülmesine güldüğüne yemin edebilirdim.

"Sen Cengiz Ünder'i savundun." Yapma şunu be Koray.

"Savunmadım!" diye bağıran Efe'le kafedeki bakışlar bize dönmüştü. Harika.

"Sen Köksal Baba'yı savundun."

"Savunmadım."

"Sen savundun."

"Terbiyesiz! Savunmadım, çıkar göster."

"Ben göstereceğim sana."

"Ahlaksız adam."

"Alçak, puşt!"

İkiside daha fazla dayanamadı ve gülmeye başladılar. Nisa ve Talha, birbirlerine vura vura gülerken Helin sandalyeden kayarak yere düşmüştü ve Efe de onu kaldırmak isterken yere kapaklanmıştı. Sonuç olarak gülmekten yarılmak üzereydik.

CİVCİV || TextingWhere stories live. Discover now