3.BÖLÜM• OYUN

9.5K 781 238
                                    

Medya: Carys- Princesses Don't Cry

Keyifli okumalar :)

~~~

Ellie'nin bağırmasının ardından salon daha da coşmuş adeta kendilerini kaybetmişlerdi. Burada bulunanların prenses, prens ve soylulardan oluştuğunu düşündükçe karnıma ağrılar giriyordu. Ama biraz da hoşuma gitmişti. Nasıl desem...

Özgür.

Cesur.

Çok çılgın bir ortam vardı ve hâlâ tüylerimi ürpertiyor olsa da hoşuma gitmişti.

"Kim gelmek ister?" Ellie'nin sorduğu soruyla neredeyse tüm eller havaya kalkarken yanımda iki elini birden havaya kaldırıp deli gibi sallayan Kylie'ye ümitsiz vaka bakışları atıyordum.

"Melody," dedi Kylie hâlâ ellerini sallarken. "Şimdi aklıma geliyor özür dilerim. Buraya yeni gelenlerden oraya çıkıp güçlerini göstermesini isterler. Büyük ihtimalle bugün kalkan senin için toplandı. Oyundan sonra hazır ol."

Gözlerim kocaman açılırken derince yutkundum. Bu kadar kalabalığın içinde oraya çıkıp güçlerimi göstermek mi? Kafayı yemiş olmalıydılar.

"Ne? Hayır, istemiyorum. Gidiyorum ben." dedim panikle. Ayağa kalkacağım sırada Kylie beni tutup geri oturtmuştu.

"Olmaz, çıkmana izin vermezler Melody. Bu uzun süredir olan bir şey. Yıllardır yapılıyor. Oraya çık ve eğlenmene bak. Kimseyi düşünme." Ellerini yanaklarıma yerleştirirken o iri gözlerinde ki yaramaz pırıltılarla bana bakıyordu.

"Hem bana bugün güçlerimi sana göstermek isterim demiştin. Al sana fırsat. Çık oraya kızım ve olabildiğince eğlen. Bu budalaları bugün sana acıdıklarına pişman et." Hırs ve delilik kokan cümleleri bende işe yaramış mıydı?

Evet.

Doğru söylüyordu. Bugün yemekhanede ki bana acıyarak bakan gözleri hâlâ unutamıyordum. Oraya çıkıp gösterecektim güçlerimi, o kadar da güçsüz olmadığımı. Kylie hâlâ bana bakarken gülümsedim ve o daha ne olduğunu anlamadan onu kendime çekip sıkıca sarıldım.

"Teşekkür ederim. İyi ki tanıştık."diye fısıldadığımda şaşırdığını tahmin edebiliyordum. Kollarını belime doladığında bir kaç saniye sonra ayrılmıştık. Yüzünde tatlı bir tebessüm vardı.

Gözlerimiz ringe döndüğünde iri bir çocuğun çıktığını görmüştük. Hemde ne iri...

"O Alberto. Hiç sevmem o çocuğu. Kibirli soylulardan biri."

Kylie yüzünü buruşturarak söylediği cümlenin ardından ayağı kalkmış daha şevkli bir şekilde kollarını sallıyordu.

"Kylie? Sevmiyorum dedin. Neden çıkmak istiyorsun?"dedim fısıltıyla

Ayaktayken bana ufak bir bakış attı. Dudağı yukarı kıvrılırken kendinden emin bir şekilde konuştu.

"Elbette onu dövmek için."

Vay canına.

Bu iyidi dostum. Kıkırdarken bir o iki metrelik çocuğa baktım bir de benim oldukça narin görünen arkadaşıma. Bu oyun dedikleri şeyin dövüş olduğunu çoktan anlamıştım. İçten içe çok endişelenmiştim ama arkadaşıma güvenmek istiyordum. O yüzden olumsuz hiçbir şey söylemedim.

"Evet, Kylie sen gel." Ellie'nin cümlesinin ardından yüzlerce göz buraya, hemen yanımda ki Kylie'ye dönmüştü. Büyük bir gümbürtü koparken herkes Kylie'nin adını haykırıyordu. Ne kadar da popülerdi.

MÜZİĞE BULANMIŞ BEDENLER (BİTTİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin