10. Bölüm

7.8K 263 319
                                    

Ateş Kandemir...

Sabahın köründe kuşların cıvıltılarıyla uyandığımda istemsizce yüzümü buruşturdum. Kuş sesleriyle uyanmayı sevmeyen tek insan olarak tarihe geçebilirdim sanırım.

Araladığım gözlerimi kapatıp diğer tarafa döndüm ve kollarımı Arya'nın beline sarıp bir bacağımı üstüne attım.

Belini okşamaya başlarken tanıdık, uykulu gelen bir erkek sesinin, "Ne oluyor lan?" dediğini duyduğumda anında gözlerimi açıp bacağımı ve kollarımı üzerinden çektim.

Yatakta oturur pozisyona gelip bağdaş kurduğumda elleriyle gözlerini ovuşturan Uğur'u gördüm. "Ne işin var lan burada?" dedim ellerini gözlerinden çekip uykulu uykulu bana bakarken. "Arya nerede? Yedin mi sevgilimi?"

"Ne bileyim oğlum senin sevgilin nerede?" dediğinde üstümdeki pikeyi üzerimden açıp oflayarak ayağa kalktım ve telefonumu elime aldım. Bir an için başım dönse de üç saniye sonra geçmişti.

Odadan çıkıp kapıyı arkamdan kapattıktan sonra Tuğba Teyze ve Murat Amca'nın odasına yürümeye başladım.

Kapalı olan kapıyı gereğinden hızlı açmış olmalıydım ki Bade yatakta, "Hii!" diyerek doğruldu. Yanında uyuyan Arya değişik bir mırıltı sesi çıkarıp kollarının arasındaki yastığa daha sıkı sarıldığında ister istemez gülümsedim.

Bade sinirli sinirli, "Manyak mısın sen lan? Ne alacaklı gibi dalıyorsun odaya?" diye fısıldayarak söylendiğinde ona bakmak zorunda kaldım.

Cevap vermek yerine yanına ilerleyip üzerindeki pikeyi açtım. "Kalk yataktan, sevgilimle uyuyacağım," dedim. "Uğur'la kardeş kardeş uyuyun siz de." Bade gözlerini kocaman açıp yastığı kafama vurduğunda güldüm.

Yataktan kalkarken bir taraftan da, "Şerefsiz. Arya nerden buldu seni acaba?" diye söyleniyordu. Bade odadan çıkıp kapıyı arkasından kapattığında gülümseyerek Arya'nın yanına uzandım. Ona doğru dönüp yanağını okşamaya başlarken gülümsedi. Ardından uykulu uykulu, "Çok güzel bu rüya. Bitmesin, olur mu?" diye mırıldandığında burnumdan nefes vererek hafifçe güldüm.

"Ne görüyorsun?" dediğimde derin bir nefes alıp, "Senin göğsünde uyuyorum işte," dedi. "Bundan daha güzel rüya mı var?" Boynuna doğru eğilip derin bir nefes aldım. Çilekli parfümünün kokusu burnuma dolduğunda gözlerimi kapatıp gülümsedim. Annemin kokusundan sonra hayatımda kokladığım en güzel koku, şu kızın kokusuydu...

Boynuna dudaklarımı hafifçe değdirdiğimde titrediğini hissedip güldüm.

"Beni hiç bırakmayacaksın, değil mi?" dedim fısıltıyla. Arya sanki doğduğumdan beri hayatımdaymış gibi hissediyordum. Onsuz bir hayat düşünmek bile beni korkutuyordu.

O "Asla" diye mırıldanırken kollarının arasındaki yastığı yavaşça alıp başının altına koydum. Arya'nın yanına uzandığımda kolları anında belimi sardı. Başı sol göğsümdeki yerini aldı.

Üstümüze pikeyi çekip duvardaki saate baktım. Saat daha 06.30'du. Burnumu şampuan kokan saçlarına daldırıp derin bir nefes alırken tekrar uyuma isteğiyle gözlerimi kapattım. Huzur kelimesinin sözlüğümdeki karşılığı tam olarak şu andı...

*****

Bade Yücel...

Arya'nın odasına, Ateş'in az önce yengemle dayımın odasına girdiği gibi girdiğimde Uğur'un yüzüstü yatakta yattığını gördüm. Kollarını yastığın altından geçirmişti.

"Ateş, siktir git. Şu an çok rahatım kardeşim. Hem bak koltuklar seni çok özlemiş, hasret giderin biraz," dedi uykulu uykulu. Gözleri kapalı olduğu için beni görmemiş, doğal olarak Ateş'in geldiğini düşünmüştü.

Bay Sevgilim (Bay Odun 2)Where stories live. Discover now