35: Ben intikamcı ve kinci biriyim.

14.4K 1.5K 1.4K
                                    

"Günaydın"

"Günaydın"

Taehyungla kurduğumuz tek diyalog bu olmuştu. Babam beni okula bırakıp gittikten sonra etrafa bakmadan sadece yeri izleyerek binamıza doğru ilerlediğim sırada birden Taehyung yanımda belirmişti. Birbirimize günaydın dediğimiz sırada o da benimle birlikte yürümeye başlamıştı. Sınıfa girip her zamanki yerimize oturana kadar da gercekten başka hiçbir şey konuşmamıştık.

"Dersten sonra ne yapacaksın?"

Bedenini bana döndürerek sorduğunda bakışlarımı ona çevirmeden omuz silkmiş, defterimi çantamdan çıkartıp masaya yerleştirirken cevaplamıştım.

"Eve geçeceğim. Sen?"

"Birlikte Moon'a gideriz diye düşünmüştüm" dediğinde bakışlarımı kısa bir an ona çevirmiştim.

"Pek gidesim yok" demiştim sessizce.

"Jungkook, yapma böyle. Konuşalım ve halledelim işte?"

"Taehyung açıkçası biraz yalnız kalman gerektiğini düşünüyorum" demiştim derin bir nefes aldıktan sonra ona dönerek. "Gerçekten biraz yalnız kalıp benim boşluğumu hissedip hissetmeyeceğine karar ver istiyorum çünkü böyle olmuyor. Sevişmemizden önceki haftadan beri yanında olup sana ilgi gösterdiğimde beni umursamıyor, geçiştiriyorsun. İlgini anca ya cinsel bir durum olduğunda ya da böyle senden uzaklaşarak, sana meydan okuyarak çekebiliyorum resmen."

Kısa bir an duraksayıp dudaklarını yavaşça ıslattıktan sonra iç geçirmiş ve sonrasında ellerinden birini dirseğime sardığında istemediğimi belli etmek adına geri çekilmeye çalışsam da bunu umursamayarak dirseğimi daha sıkı bir şekilde kavramış ve kendisini de iyice bana yaklaştırmıştı.

"Ayrı kalmak bir çözüm olmaz" demişti sessizce. "Oturup güzelce konuşalım her şeyi. Dolandırmadan dürüst bir şekilde konuşalım."

"Konuşmamızın da bir çözüm olmayacağını biliyorum" demiştim ondan zorla da olsa uzaklaşırken. "Ama tamam. Madem çok istiyorsun konuşmak, konuşalım o zaman"

Mırıldanarak konuştuğumda hafifçe gülümsemiş ve dudaklarını tişörtümün üzerinden omzuma bastırmıştı. Beni yatıştırmak istediğinin farkındaydım ama bunun bir etkisi olmazdı şu an. Etkisinin olması için dediği gibi aklımdaki her şeyi söyleyip sorduktan ve cevap aldıkyan sonra aynen bu şekilde öpmesi gerekirdi.

Hoca sınıfa girdiğinde elime kalemimi alarak odağımı tahtaya vermiştim. Dinlemesem de dinliyormuş gibi yapmayı planlıyordum. Düşünmeyecektim daha fazla. Buna gerek yoktu. Aklımdakileri filtrelememe gerek yoktu çünkü zaten bunu yapmamamı o istemişti.

-

Hoca dersi normalden biraz daha erken bir saatte bitirdiğinde elimdeki kalemi bırakmış ve aceleci olmayan bir tavırla toparlanmaya başlamıştım. Taehyung çoktan toplanmış ve beni beklemeye başlamıştı ama bence aceleye hiç gerek yoktu. Gittiğimiz yerdeki konuşmamızın kavgayla sonlanacağına emin olduğum için konuşmaya pek de hevesli değildim.

Emindim çünkü onu da kendimi de tanıyordum.

Derin bir nefes alarak ayağa kalktığımda Taehyung bana bir şey demeden kapıya doğru ilerlemişti. Ben de peşinden yürümeye başlamıştım ve toplasan on adım falan atmıştık ki Taehyungun durduğunu görünce ben de durmuştum. Önünde birilerinin olduğunu fark edebiliyordum fakat arkasında  olduğum için kim olduğunu görememiştim. Yanına geçtiğimde ise açıkçası şaşırmıştım çünkü Yeeun ve arkadaşları resmen yol keser gibi Taehyungun önünde duruyordu. Ayrıca Yeeunun Taehyunga olan bakışları hiç de hoş değildi.

Friends; taekookWhere stories live. Discover now