19: Wooden Heart

7.2K 591 2.9K
                                    

Saat üç kırk beşi gösterirken Harry ve Louis muayene odasındaydı. Harry'nin son bir hastası vardı, hasta adam eşiyle birlikte içeriye girip sandalyelere oturalı bir dakika bile olmamıştı. Kadın; hasta olan eşinin elini sıkıca tutmuş, Harry'nin söyleyeceklerini bekliyordu. Louis de o anda Harry'nin elini tutarak ona destek olmayı çok isterdi, onun ne kadar sıkıntılı bir durumda olduğunu biliyordu. Ama yapabildiği tek şey stajyer olarak bilgisayar başında durmak, tedirgince onları izlemekti.

"Açık konuşacağım," dedi Harry gergince onlara bakarken. Ellerini masanın üstünde birbirine kenetlemişti, stresli olduğu her halinden belliydi. "Dün tüm günümü çalışarak geçirdim, ama üzülerek söylemek istiyorum ki, teşhis koyamıyorum."

Kendilerini kanser dahil her türlü ihtimale hazırlamış olan yaşlı çift bu duyduklarıyla öylece donup kaldı. "Yani bir sorun yok mu?" dedi adam kendi söylediği şeye hiç ihtimal vermeyerek. Yine de bir umuttu işte.

Harry başını iki yana salladı. "Bir sorun olduğundan eminim. Sizi 'mide ağrınız sadece stresren kaynaklı' diyerek göndermek istemiyorum çünkü bir hastalık olduğu belli, bir an önce de teşhis edilmesi ve tedavi edilmesi gerekiyor. Dediğim gibi, dün tüm günümü harcadım ama maalesef teşhis koyamıyorum."

"Ne olacak peki?"

"Eğer benimle devam etmek isterseniz; size bir kez daha kolonoskopi ve hatta bir de endoskopi yapacağım. Ardından sizi yataklı servise alıp üç gün boyunca her türlü bulguları takip ederek tekrar teşhis koymaya çalışacağım. Yine başarılı olamazsam, vakayı hekim heyetiyle paylaşırım."

"Ona rağmen teşhis konulmazsa?"

"O zaman yapabileceğim bir şey yok."

Odada büyük bir sessizlik oluştu. Louis gözlerini Harry dışında hiçbir yere çevirmiyordu, onun bu durumdan ne kadar rahatsız olduğunun farkındaydı.

"Biz önce bunu çocuklarımızla konuşmak istiyoruz." dedi adam kısa sessizliğin üstüne. Bu büyük ihtimalle biz başka doktora gideceğiz demekti.

Harry adama "Ben size kolonoskopi ve endoskopi için randevu vereyim," dedi. "Eğer gelmek istemezseniz beni arar ve iptal edersiniz. Ama sizi şimdiden randevu sırasına alalım."

Adam eşine baktı, onun da onayladığını görünce "Peki, öyle yapalım." diye karşılık verdi.

"Louis, randevu oluştur."

"Hemen oluşturuyorum, Doktor Styles." Louis hızlıca bilgisayara döndü, hastane randevu sistemini açtı. "En erken on beş gün sonraya yazabilirim."

"Yaz o zaman, sorma."

Omega ona karşılık vermedi, hastanın barkod numarasını girerek on beş gün sonraki tarihe birer randevu yazdı. Ardından da randevu onayı için çıktı alıp ayağa kalktı ve elindeki kağıtları hastaya uzattı. "Bunları imzalayıp işlem günü yanınızda getireceksiniz."

"Teşekkürler." Kadın, kocasından önce davranıp kağıtları aldı, çantasına koydu. "Başka bir şey?"

"Hayır, bu kadardı."

"Pekala..." İkisi de aynı anda ayağa kalktılar. Adam "Görüşmek üzere Doktor Styles," deyip Harry ile el sıkıştı ve karısıyla beraber dışarı çıktı. Kapının kapanma sesi duyulduğu anda Louis ayağa kalktı, alfaya doğru yürüdü. "İyi misin?"

"Eh," dedi Harry arkasına yaslanırken. "Geri gelmeyecekler. Haklılar da, daha iyi bir doktor bulabilirler."

"Elinden geleni yaptın."

"Ama yeterli gelmedi. Yeterli gelmiyorum." İki gün önce bir hastasının ölüm haberini almıştı, üstüne bir de teşhis koyamadığı hasta çıkınca çok fazla canı sıkılıyordu.

INTERNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin