21

738 62 27
                                    


"Listeyi hazırladım"

Harry, Draco'nun elinden listeyi aldı ve incelemeye başladı. Herşeyi incelediğinde sabır diler bir biçimde karşısındaki çocuğa baktı.

"Draco"

"Efendim"

"Ben senden ne istedim"

"Günlüğü bulmuş olabilecek kişilerin adlarını listelememi."

"Sen ne yaptın"

"Listeledim."

Zümrüt gözlü çocuk gözlerini devirdi. İğneleyici ve sitemli bir ses tonuyla konuştu.

"Draco... Bu Hogwarts öğrenci listesi,gelecek yıl okuyacak öğrenci adları bile var! Ayrıca en başta senin ve benim adım var"

Harry kendini sıkmaya başladı bunun bu şekilde olmayacağı kesinleşmişti, derin bir iç geçirerek "Listeyi" aldı. İlk olarak listedeki Huflepuff öğrencileri kısmını yırttı onlar olamazdı ondan sonrada Slytherin binasından nefret eden Gryffindor'u yırttı. Geriye iki bina kalmıştı. Slytherin binasına göz gezdirdiğinde ilk olarak kendi ve Draco'nun ismini karaladı, bir kaç kişinin daha ismini karaladıktan sonra listenin yarısından fazlasından kurtulmuşlardı.

İlk hafta biraz hızlı geçmişti, Harry günlük konusunu Marvolo'ya bahsetmeme kararı almıştı. Bunu kendiside halledebilirdi onun Azkaban ile ilgilenmesi çoğu açıdan daha iyiydi. Bu  hafta boyunca Marvolo'nun yanında bulunduğu anlarda o siyah kukulettalı adam her gözünü kapattığında önünde belirmeye başlamıştı, her geldiğinde yaptığı gibi yine aynı şeyi yapıp yok oluyordu o gün gördüğünün aksine kabuslarında bir uçurum kenarında oluyordu uçurumun biraz gerisinde terk edilmiş yıkık dökük bir ev vardı, sanki asırlardır kullanılmıyormuş gibi Kabuslarında istem dışı olarak uçuruma doğru gidiyordu, duyduğu sesler kulağında yankılanıyordu, "Yaklaş Harry Potter, Sonun yakın, Tık Tak Tik Tak" en son ki kabusundan sonra saçları terden sırılsıklam, elleriyle Yorganı sıkarken uyanmıştı, işin garip bir yanıysa gözlerinin renk değiştirmesi normalde de değiştirebiliyordu çocuk fakat kabuslarından uyandığı sıralarda kabusun etkisinden çıkana kadar gözleri gece gibi simsiyah oluyordu. Slytherin'de olmanın iyi yanlarından biri ise odalarınızın tek kişilik olmasıydı bu sayede kendimizi çoğu meraklı gözden sakına biliyorduk.

Kapının çalınması ile elimi hafifçe sola kaldırarak kapıyı açtı, başını okuduğu kitaptan ayırmadan keskin bir ses tonuyla konuştu.

"Umarım beni rahatsız ettiğine değecek kadar önemli bir mesele vardır Rabastan"

Rabastan lordunun önüne diz çöktü, lordunun komutuyla beraber ayağa kalktı ve titremesini kontrol altına alarak konuşmaya başladı, Lucius Karanlık lordlarına kötü haber verdiği zamanlarda evine hiçte iyi görünmeyen bir şekilde dönerdi ve küçük lordlarına daha önce kimse kötü bir haber götürmemişti bu yüzden nasıl bir tepki göstereceğini kimse bilmiyordu bu durumda kurban olarak küçük Lordlarının hiç mi hiç haz etmediği Rabastan'ı seçmişlerdi.

"Lordum size kötü bir haberim var"

Rabastan tek ve hızlı bir biçimde söylemişti, genç lordları başını elindeki kitaptan kaldırmadan bir hah sesi çıkardı.

Karanlığın DoğuşuΌπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα