7

1.7K 107 44
                                    

Draco Harry'i zorla kaldırmış. Şimdi de büyük salona gidiyorlardı. Draco Harry'i kaldırırken bilerek çok sessiz olmuştu. O Ares denen yılanı uyandırmak istememişti ve de başarmıştı da Harry yeni yeni ayılıyordu, daha Ares'in yanında olmadığını fark etmemişti. Büyük Salona girdiklerinde uğultu durmuş gelen ikiliyi izlemeye başlamışlardı. Masadaki boş yerlere göz attığında iki kişilik boş yer bulamamış karşı. Harry Draco'ya orta kısımdaki boş yere geçmesini onun sondaki yere geçeceğini söylemişti. Draco kafasını sallayarak oturmuş, Harry de en köşeye yanı ve önü boş olan tek kişinin yanına oturdu. Ginevra weasley.Şahsen bu kızın neden dışlandığını anlamamıştı. Diğer aptal kızıllara benzemediği kolayca fark ediliyordu.

Etrafına göz gezdirdi. Çoğu masadaki kişi ona kaçamak bakışlar atıyordu. Bazılarının gözlerinde merak görürken bazılarında korku görüyordu. Ares'in tepkisini merak ettiği için boynuna baktı. Ares'i boynunda bulamayınca dik dik Draco'ya baktı. Draco da elleriyle kusura bakma der gibi yaptı. Hızlıca yemeğini yiyip Ares'i almak için yukarı çıkmak istiyordu. Kafasını profesörlerin olduğu tarafa çevirince yara izinin sızladığını hissetti. Bunu sonra düşünmeye karar verip Ortak salonuna doğru gitti.

♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪♪

Ares'in yanına gittiğinde hala uykusu olduğunu ve derse onunla gelmek istemediğini söylemişti. ilk dersimiz iksirdi. Sağ taraftaki koridora gireceğim sırada sol taraftan gelen bağırış ve ağlama sesleri bana engel oldu. Bu kadar meraklı olmaktan nefret ediyordu çocuk. Ne olduğuna baktığında Slytherin'den iki çoçuğun dişi olan weasley'i sıkıştırdıklarını gördü. Oraya doğru adımladı.

"Neler oluyor burada"

"Sen karışma Potter"

"Biz karışmazsak olur mu hiç, uyarıyorum gidin"

"Ünlüsün diye senin her dediğini dinleyecek değiliz yaralı kafa"

Gözlerimin kırmızıya dönmesiyle sırttı.

"Siz ne dersiniz  biraz eğlenelim mi?"

"Sen n-"

Kırmızıya dönen gözlerini gören ahmakların yutkunduğunu görünce sırıtışı büyüdü. Eliyle onları yukarı kaldırdı. Yukarı, aşağı, sağa, sola, ve yukarı bundan sıkılınca onları yere attı. Etrafa bir sessizlik büyüsü yaptı, geriye son hamlesi kalmıştı. Son büyüyü de yaptığımda işi bitmişti. O iki ahmak yerde acıyla kıvranırken bundan zevk alıyordu çoçuk onları orada öylece bırakıp iksir sınıfına doğru gitti. İçeri girdiğinde dersin çok tan başlamış olduğunu fark etti. Profesörün bir şey dememesiyle en arkadaki boş sıraya geçti. Profesör uzun bir konuşma yaptıktan sonra içeri az önce koridordaki dişi kızıl girdi. Ufak bir özür mırıldandı ve gelip yanıma oturdu. Çocuk kıza boş yer varken neden buraya oturdun tarzında bir bakış attı kızsa omuz silkmekle yetindi. Oğlan onu takmayıp yazdığı şeye geri döndü. O sırada Profesörün sesini duydu.

"Bay Potter sanırım bu dersteki her şeyi biliyorsunuz dinlemediğinize göre pekâlâ öyleyse, Öğütülmüş çiriş otu kökünün Pelin otu demine eklersen ne elde ederim?"

Karanlığın DoğuşuUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum