17

965 68 18
                                    

Gece yarısı olduğunda ağır adımlarla Snape'in odasının önüne gitti. Profesör Snape , Harry'i Hagrid'in eline kendi bırakmak istemişti. Hagrid'in kulübesine vardıklarında yüzünü buruşturdu çocuk o kan haini kızıl kafa da buradaydı. Hagrid'in onları ayırması sonucu " çok zeki(!)" kızıl ve korkak bir köpek ile beraber ilerlemek zorunda kalmıştı, kızıl kafa ikide bir korkuyla etrafına bakınıyor ondan sonra da daha çok ezilip büzülüyordu.

Adımı seslenen bir karaltı görmemle başımı hızla oraya çevirdim kukuletalı bir adam bana sesleniyordu, merakla ona doğru adımlamaya başladı arkasından Weaslbe'nin bağırdığını duyabiliyordu ama çok önemsememişti. Adama yaklaştıkça duyduğu fısıltılar artıyordu.

"yaklaş Harry Potter"

"Sonun yakın"

"tik tak tik tak"

Kafasının içinde bir alarm gibi bu ses gidip geliyordu ve bu canını sıkmaya başlamıştı. Adamla aralarında az bir mesafe kaldığında adamın kukuletasını indirmek için elini uzattı ve birden yerle buluştu, sinir ve şaşkınlık karışımı bir duyguyla onu iten kişiye baktı hah Weaslbe... Kendisine dik dik bakıldığını hisseden kızıl kendini korumak konuşmaya başladı.

"Çukura düşecektin neredeyse aldığın darbe ölümcül olurdu"

Çocuk Ne çukuru ne saçmalıyorsun diye başlayacağı sırada ayaklarına baktı bir adım daha atsaydı şuanda bir felaketle yüzleşiyor olabilirdi, eh kafasının içindeki ses şuanda daha mantıklı gelmeye başlamıştı. Toynak sesleri duymalarıyla iki gençte başını o tarafa çevirdi, senatörlar gelmişti. Hepsinin teker teker eğilerek Potter'a selam vermeleri ile bu kez ikiside şaşkındı. Senatörlar yıldızları incelerlerdi geleceği biliyorlardı. Tarihte ilk defa tek bir savaşta savaştı senatörler taraflarını çoktan seçmişti.

Bane ve bir kaç arkadaşı ile birlikte Hagrid'in yanına geri dönüyorlardı. Senatörlar Weaslbe'yi sırtlarına almak istememişti bu yüzden yürümek zorunda kalmıştı,somurtup duruyordu. Hagrid'in yanına vardığımız önce senatörleri görüp şaşırmış ondan sonra da sevinmişti, bizi unutup onlara konuşmaya başladı, Weaslbe'nin suratı düşmüştü bu devden ne bekliyordu ki...

•••••••

*Uzun zamanlar sonra*

Harry sıkıntıyla karışık homurdandı, yasak ormana gittiğinden beri ara ara kafasında sesler yankılanmaya başlamıştı ve bu çok sinir bozucuydu okulun son haftalarına gelmiştik. Bu akşam planı uygulamaya koyduğumuzda tek bir hata dahi bizi bitirebilirdi, ve Harry bir türlü dikkatini veremiyordu ne zaman dikkatini toplasa kafasında o ses ya da saat sesi "Tik tak tik tak" geliyordu.

Harry'nin üç arkadaşı da onun için endişeliydi çünkü çocuk onlar zorlamadıkça yemek yemiyor geceleri uyumuyordu hala bu çocuğun nasıl hayatta olduğu hakkında fikirleri bile yoktu Draco defalarca ne olduğunu sormasına rağmen Harry hiç bir şey anlatmıyordu. Draco çocuğun geceleri ortadan kaybolup sabaha kadar gelmemesinden sıkılmıştı bu yüzden bu gece onu takip etmeye karar vermişti.

Biraz da planlarından bahsetmek gerekirse Harry şuanda yanlarına müttefik çekebilmek için burada insanlar kahraman Harry'i seviyordu ve Marvolo onlara istediğini vericekti. Quirrell'dan sonra gelen karanlık sanatlara karşı savunma dersi öğretmenini etkisi altına almıştı bu sayede her şey tamda istedikleri gibi olucaktı. o yaşlı bunak Karanlık sanatlara karşı savunma profesörünün bir ölüm yiyen olduğunu düşüncek ve taşı voldemort için istediğini sanacaktı ve Harry Potter onları kurtardığı hepsi genç çocuğa minnettar kalıcaktı. Harry plandan her ne kadar hoşlanmasada istedikleri etkiyi vereceğinden emindi bu yüzden kabul etmişti. Planları için her şey hazırdı Dumbledore bu sabah okuldan ayrılmıştı her şey ayarlanmıştı, neredeyse her ihtimal düşünülmüştü meraklı bir arkadaş hariç...

Karanlığın DoğuşuWhere stories live. Discover now