FİNAL

585 23 8
                                    

Tatilin geri kalanı çok güzel geçmişti. Bazen Yeliz kur yapsa da biz onu hallettik. Tatilimiz her şeye değdi...










Sizi en son tatilde bırakmıştım değil mi? Sanırım biraz ileri gitmemiz gerekecek...



LİSE SON
12. sınıfa geçtiğimizde çok çalışmaya başladık. Özellikle de Ahmet. Bu kadar ciddiye almasına şaşırmıştım. Babası ile barışmıştı. Benim babamdan ise herhangi bir haber yoktu. Ateş ve İrem zaten çok çalışkandılar. İrem'in hedefi psikolog olmak. Açıkçası onunla resim sayesinde tanıştık ve harika resim yapmasına rağmen bu dalı seçmesine şaşırdım. Ressamların işinin çok zor olduğunu ressamlara gerekli önem verilmediği için risk almak istemediğini söyledi. Aslında çok haklıydı. Ateş ise çocuk doktoru olmak istediğini söyledi. Gerçekten aramızda en çok çalışan oydu. Küçükken doktora gittiklerinde doktor yanlış tedaviyi uyguladığı için sinir krizi geçirirken her yeri dağıtıp bütün vücudu titriyor,nefes alamıyormuş. Böyle hataların olmaması için kendisi doktor olmaya karar vermiş. Gerçekten çok azimli çocuk. Kim bilir belki psikolog sevgilisi onu bir gün iyileştirir? 


12. sınıfta başımızı fazla belaya sokmadık. Tabi ben bazen Doruklara bazı işlerde yardım ediyordum ama sıkıntı olmuyordu. Bir yandan kurs bir yandan okul benim için çok zorlu oluyordu. 4ümüz anlamadığımız konuları birbirimize anlatıyorduk. Tabi Ateş sayısalcı olduğu için daha çok sayısal alanda yardım ediyordu. Harika ve zorlu bir 12. sınıf geçirdik.
ÜNİVERSİTE SINAVI
Sınava girmeden önce kendime bir söz vermiştim. O salona güler yüz ile girip güler yüz ile çıkacaktım. Öyle de yaptım. Açıkçası sınav güzel geçmişti. Daha senin başından beri hepimizin hedefleri belliydi. Sınav çıkışı tabi ki hepimizi aileler aradı. Buna benim babamda dahil. Ona sınavımın iyi geçtiğini söyledim.
Mezuniyet balosu vesaire  derken sonuçlar açıklandı.



Ateş, İrem ve ben hemen Ahmet'in evine gittik. İlk Ahmet'in sonucuna baktık. İstediği puanın fazlasını almıştı! Hepimiz çok sevindik. Ateş ve İrem'de istedikleri puanları kazandılar. En son sıra bana geldi. O kadar heyecanlıydım ki. O heyecanı hiç unutmayacağım. BENDE İSTEDİĞİM PUANIN BİRKAÇ PUAN FAZLASINI ALMIŞTIM! Hepimiz o gün öyle sevinmiştik ki. Babam aradığında ona puanımı söyledim. Bu kadar yüksek almama şaşırmış olması gerekti. Ve şaşırmıştı. 
ÜNİVERSİTE
Ateş ile İrem aynı şehirde farklı üniversiteleri tercih etmişlerdi.İkisi de çok başarılı üniversitelerdi. Ahmet ile benimde üniversitem farklıydı ama birbirlerine çok yakındı. Evlerimizden uzak olduğu için üniversitenin yakınında beraber ev tutmaya karar verdik! Babam bana ilk senelerde para gönderiyordu ama sonradan bazı konserlere çıkıp kendi paramı acemi bir şekilde kazanmaya başlayınca para göndermeyi bıraktı. Ahmet ile aynı evde yaşamak çok eğlenceliydi. Fazla sıkıntı çıkmıyordu. Doruklar normal bir üniversiteye başladı. Malesef Rüzgar denilen şahsiyet ile aynı okuldaydım. Onun beyni nasıl buraya yetmiş olabilir aklım almıyor! Ama aynı snınflarda değildik çünkü ben konservatuvar bölümdeyim. Ara sıra bazı sıkıntılar çıkardı ama neyse ki fazla ciddi değildi.


ÜNİVERSİTE BİTİŞİ
harika  üniversite yılları geçirdim. Muhteşem arkadaşlarım oldu. Sonunda mezun olduk. İş hayatına geçme vakti geldi. O mezuniyette mutlulukla kep atışımı asla unutmayacağım. Mücadelem sonunda bitmişti. Ben artık bir keman sanatçısıydım. İrem ile Ateş İstanbul'a geri döndü. Ve bir çılgınlık yapıp mezun olur olmaz  evlendiler. Düğünleri sade ama güzeldi. Aileleri ilk buna karşı çıktılar ama kısa sürede kabullendiler. Birbirlerini gerçekten seviyorlardı.Bence onlar için en iyisi oldu.


EVLİLİK!

mezun olmamızdan 4 ay sonra Ahmet beni lisemize getirdi. Eski sınıfımıza soktu sınıf kapkaranlıktı, elindeki mumlar ile Ateş ve İrem geldi. Camın tam dibindeydik. Karşı binada ışıklarla "benimle evlenir misin Zeynep?" yazıyordu. Ahmet eğildi ve kutudan yüzüğü çıkardı. BANA EVLENME TEKLİFİ ETTİ. Bende tabi ki kabul ettim. İrem'e Ateş'e herkese sarıldım. Evleniyordum! Lisede tam bu sınıfta evlenme teklifi alacaksın deseler hayatta inanmazdım. Ama şimdi... evleniyorum!


DÜĞÜN

Gelinliğimi çoktan seçmiş aynada kendime bakıyordum. Sade,kabarık olmayan bir gelinlik. Ve sade bir düğün. Ahmet'in babası bile gelmişti. Biz, ne ara böyle olduk? Diye düşündüm. Odaya İrem geldi. 
İ-heyecanlı mısın?

Z-çok

İ-ya alt tarafı evet diyeceksin bitecek

Z-evlenince bir şey değişiyor mu?

İ-hayır. Tek fark parmağınızda yüzük olması. beraber aynı evde nasıl yaşadıysanız yine aynısı olacak

Z-ya Ahmet değişirse?

İ-ne gibi?

Z-bilmem. İçimde öyle bir his var

yaklaştı ve bana sarıldı
İ-her şey eskisi gibi aynı olacak. Sana söz veriyorum.

Z-sağ ol İrem

İ-bugün evleniyosun kızım keyfine bak. Anlaşamazsan boşanırsın biter

odada kahkahalarımız yankılandı. Keyfim yerine gelmişti. Biz daha genciz. Eski heyecanlarımızı hala yaşayacağız


Ahmet'i damatlıkla görünce dondum kaldım. Acayip yakışıklı olmuştu. Hemen koluna dolandım. Kır düğünü gibi bir şeydi. Ahmet'in bazı akrabaları ve üniversiteden liseden arkadaşlarımız gelmişti. Masaya doğru uzun bir yol vardı. Kapı açıldı, o yolda yürümeye başladık. Herkes bize mutlulukla bakıyordu. Ama daha önce hiç görmediğim bir kadın kenarda gözyaşlarıyla bize bakıyordu. Ahmet'e kadının kim olduğunu fısıldayarak sordum. O tarafa baktığında hafif bir duraksama yaşadı. Ama masaya doğru yürümeye devam ettik. Masaya oturduğumuzda bana tekrar cevap verdi "annem" Çok şaşırmıştım. Nikah şahitlerimiz tabi ki Ateş ile İrem'di. 


Coşkulu bir şeklide "evet" diyip imzaları attıktan sonra Ahmet "annem" dediği kadının yanına gitti. Bende yanlarına gittim. 
A-ne işin var burda?
AY-oğlumun düğününe gelemez miyim?
A-karıştırdınız galiba ben sizin oğlunuz değilim!
AY-sadece nasıl olduğuna bakmak için geldim. Umarım çok mutlu olursunuz ben gideyim
ve gitti. Onu hayatım boyunca bir daha asla görmedim...

İŞ HAYATI

yaklaşık 1 yıl sonra. Ahmet şirket açtı ve şirketi babasına bağlı olarak çalışıyor. "yılın en genç başarılı şirket sahibi" ünvanını alıp bu konuda ödüller aldı. Bende uluslararası bir müzik korosunda çalışıyorum. Ara sıra farklı ülkedeki konserler için yurt dışına gitmek zorunda kalıyordum ve Ahmet'te bazen benimle geliyordu. İşlerimizden çok memnunduk. Ateş ile İrem'de aynı şekilde işlerinde çok başarılı olmuşlardı. Hayatımızdan çok memnunduk.

SON SÖZ

Koroda yine konser vermek için hazırlıklarımızı yapıyorduk. Piyanist arkadaşım Hande ile sohbet ederken bana sevgilisi ile tanışma hikayesini anlatıyordu. Hikayesi bittikten sonra heyecanla bana sordu
H-peki sen? Sen evliydin değil mi?

Z-evet

H-sen nasıl tanıştın eşinle?

Z-ben mi?

biraz düşündüm. Ve gülümseyerek:
Z-boş ver...




Final fotomuz nası ama?

Açıklamalarım diğer bölümde



Boş ver ... (TAMAMLANDI)Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon