Me Too

Me Too=39

Bu bölümü yazarken.. çok fazla ağladım, her bir satırına, her bir kelimesine göz yaşı döktüm. Hissederek okursanız anlarsınız. Benim için çok zordu. Yazarken bazı şeyleri tekrar yaşadım ve gerçeklerden esinlenerek yazdım. Bazı cümlelere hayatımdan izler bıraktım. Umarım beğenirsiniz..

Finale son iki bölüm kaldı.

.....

Hoseok...

"Hadi uyan güzelim."

"I-ıh.."

"Zaten uyanıksın niye kalkmıyorsun?"

"Git başımdan, uyuyacağım ben."

"Yaa.. demek kocam uyuyor. O uyuyorken onu çirkin emellerime alet etmeliyim. Şurada bir yer de bir ip olacaktı."
Gözlerimi hızla açmış ve yatakta doğrularak örtüyü boynuma kadar çekmiştim.

"BİLİYORDUM! İPLİ PLANLARIN OLDUĞUNU BİLİYORDUM!"
Yeni kalktığım için çatlak çıkan sesime gülmüştü. Gözlerimi kırpmıştırmış ve bileğine saat taktığını görmüştüm.

Dün gece mezuniyetten bir hayli geç gelmiştik. Seokjin hyung ve Namjoon enişte gittikten sonra diğerleriyle bir yerlere gitmiş ve eğlenmiştik.

Sabahın körün de neden uyandırıldığımı anlamak istiyordum. Fakat ondan önce iplerden kurtulmam lazımdı.

"Saçmalama ve kalk artık."
Dediğin de alt dudağımı sarkıtmış ve etrafa bakınmıştım.

"Önce ipi dışarı at."
Başını geri atarak güldüğün de son zamanlarda gülüşünü çok fazla görmeye başladığımı ve hala alışamayacağım kadar güzel olduğunu fark etmiştim.

Yatağa doğru adımlamış ve yine resmi bir şekil de giyindiğini gözlerime sokmuştu.

"İp falan yok güzelim, kahvaltı hazır. Bu gün seninle bir yere gideceğiz."
Bana güzelim dediği için ipin olmadığına inanarak örtüyü üzerimden atmıştım.

Yüzüme eğilmiş ve alnıma derin bir öpücük bırakmıştı.

Yoongi ile ilk tanıştığım gün ve bu günler arasındaki fark bir an gözlerimin önünden geçmişti.

'Ahh! Ayağım!'

'Neden bu kadar sakar ve şapşalsın!?'

'Siktir ya! Şimdi babamlar seni dövdüğümü sanacaklar.'

'Git! Dokunma bana acıyor zaten!'

'Tamam.. o zaman şey diyoruz.. otelden çıkarken merdivenlerden düştün.'

'Ahh.. inanamıyorum ya! En sevdiğim bileğim! Nasıl dans edeceğim şimdi!'

"Dans falan bitti, bölümünü değiştireceksin!'

"Yoongi."

"Hmm?"

"Nereye gideceğiz?"
Benden uzaklaşarak gülümsediğin de istemsizce gülümseyişine karşılık vermiştim.

"Seni ailemle tanıştırmak istiyorum."
Gözlerim şaşkınlıkla açılmıştı.
Ailesi ile tanışıyordum. O zaman beni gerçek ailesi ile mi tanıştıracaktı?

"Ailen mi?"

"Evet."
Gözlerim heyecanla açılmış tepinerek yataktan kalkmıştım.

Sanırım böyle şeyler direk kalbime çarptığı için çok fazla heyecanlanmıştım. Nasıl bir tanışma yaşayacağımızdan emin değildim. Ailesini.. kaybettiğini biliyordum. Yine de beni onlarla tanıştırabilecek kadar seviyorsa kalbimi tarif edemediğim bir mutluluk kaplamıştı.