Me Too

Me Too=31

Lan noluyo! Bir haftada üç bölüm attım?
Çok alışmayın yine de kcşsmxld

Bazı yerlerde ablamın saçma bir kurgusu vardı oradan alıntılar yaptım.
Umarım seversiniz..
Çok tadını kaçırmak istemiyorum.

Çikraliçe güzel okumalar diler..

....

"Yoongi! Anlattıklarımı iyi dinle! Düğün masraflarını biz karşılayacağımıza göre erkek tarafı biz oluyoruz. Canım çıktı burada anlatırken!"

"Ama onlar da erkek tarafı ve-"

"Biz de düğün dörde ayrılır gençler, bir! bekarlığa veda. İki! kına. Üç! düğün. Dört! takı töreni Söyle bakalım kaça ayrılırmış?"
Gözlerimi kapatıp derince solumuş ve diğerleri gülerken bu işe nerelerden girdiğimi sorgulamıştım.

Tabi ya.. Hoseok..
O istemese bu saçma işlere asla kalkışmazdım.

"Bir bekarlığa veda, iki kına, üç düğün, dört takı töreni.. ayrıca ilkokul öğrencisi gibi karşımıza tahta getirip yazıp çizmeseydiniz de anlardık bay Şanlı."
Bana göz devirmiş ve bu düğün işine fazlasıyla odaklandığındığını belli edercesine işine geri dönmüştü. Sırtımı arkama yaslarken gözlerimi tekrar kapatmış ve Jackson, Namjoon Jungkook ve Yugyeom gülerken uyumayı bir kez daha denemek istemiştim.

Geçen akşam yaşananlardan sonra Hoseok ile doğru düzgün görüşememiştik bile. Çünkü kardeşleri ile birlikte bu Türk adetlerine uygun olan düğüne fazlasıyla kapılmışlardı. Sürekli bana düğün de neler yapılması gerektiği ile ilgili videolar atıyor ve her şeyi eksiksiz istediğini söylüyordu.

Tanrım küçücük bir düğünü kim bu kadar abartırdı ki?

Düğünümüze iki gün kalmıştı Namjoon'un evindeydik..
Şimdi ise bay Şanlı-pardon Sefa hyung elin de cetvel önün de tahta bize düğünü anlatıyordu. Çok fazla püf nokta vardı. Hoseok hepsini not almamı istese de uyumak şuan daha cazip geliyordu.

"Bir şey diyeceğim azıcık biz de uyusak olmaz mı-"

"Düğüne kalmış iki gün! Sen uyuma derdindesin Jackson kardeş. Gece uyumadın mı? Daha bekarlığa vedayı düzenleyeceğiz."

"Bekarlığa veda nasıl bir şey?"

"Bu hem kız hem erkek tarafının evlenmeden önce arkadaşlarıyla düzenlediği bir tür eğlence."
Oflamış ve beni uyutmayacaklarını anlayarak tekrar gözlerimi açmıştım.
Jungkook yanım da heyecanla kıpırdanırken zaten uyumam mümkün değildi.

"Peki hyung atla ne zaman evden alacağız Hoseok hyung?"
Jungkook'un heyecan dolu sesi Sefa hyungun gözlerinin şaşkınlıkla açılmasına ve yüzünü buruşturmasına neden olmuştu.

"Ne atı?"

"E atla evden alınmayacak mıydı? Biz at aldık."
Diyerek gayet sakin bir şekil de yanıtlamıştım onu. Hoseok'un attığı videolarda öyle şeyler götmüştüm. Ve Namjoon belki lazım olur diyince at almıştık.

"Lan siz ciddi misiniz?"
Sefa hyung gülerek sorduğun da Jackson atılmıtşı.

"Tabiki de! Hatta şuan bizim evin orada. Hem de beyaz. En güzelini aldık."
Sefa hyung bir süre kendi kendine gülmüş ve sonun da karşımızda ki koltuğa oturarak derin bir nefes almıştı.

"Bakın at bizim çok çok eski bir adetimizdir. Ona gerek yoktu, ayrıca Hoseok'a duvak takmayı da düşünmemişsinizdir umarım?"
Hepimiz bir birimize bakmış ve az kalsın Hoseok'a gelinlik alacağımızı hatırlayarak onu yanıtlamamıştık.