Me Too=24

7.7K 487 1.4K
                                    


Mrhb güzl insn acaba nsıl bir günh işlednzde cehennmden kovldunz?

Yeni bir namjin kurgusu planlıyorum. Yan shipler Jikook ve Sope. Seme ve ukeler buradakinden farklı olacak. Ukejoon ve ukekook yazmayı uzun zamandır istiyordum, ukegi yazma taraftarı hiç değilim neyse çok kararsızım, birlikte okur muyuz?

Nasıl bir bölüm oldu anlamadım. İlk defa yazdığım hakkın da hiç bir fikre sahip değilim. Düzenlemedim ve yazarken sarhoş gibiydim. Kimi zaman koltuğun tepesin de, kimi zaman çatı katın da, kimi zaman arabanın bagajın da, kimi zaman merdivenlerde oturarak yazdım. Çikolatayı fazla kaçırıp komaya girmiş olabilirim. Çok zor dönemler geçiriyorum. Beni alttan alın be. İnş güzel olmuştur.

....

(18 yıl önce)

"Anne ben yüzmek istiyorum."

"Su çok soğuk hasta olmanı istemiyorum bebeğim."
Küçük çocuk başını üzgünce sallamış ve çalı toplayan babasının yanına ilerlemişti. Uzun zamandır ailesi ile piknik yapmaya gelmiyorlardı.
Piknik yapmaya geldikleri yerdeki nehiri çok sevmişti. Yüzmek istiyordu fakat annesi izin vermiyordu.

"Neden suratın asık yakışıklı?"

"Yüzmek istiyorum ama annem izin vermiyor."
Babası ilerde arabalarının yanına serdikleri küçük halının üzerinde yemek hazırlayan eşine bakmış ve gülümseyerek topladığı çalıların bir kısmını oğlunun eline bırakmıştı.

"Annen izin vermiyor çünkü hasta olabilirsin. Hasta olursan biz üzülürüz."
Babasının da kabul etmeyeceğini anlayınca başıyla onaylamış ve elindeki çalılarla birlikte annesine doğru ilerlemişti. Akmakta olan nehir gözüne öylesine güzel geliyordu ki gözleri parlıyordu.
Babasının çalı toplamaya annesinin de yemek hazırlamaya daldığını görünce elindeki çalıları yere bırakmış ve yavaş adımlarla nehre doğru ilerlemişti.
İçi kıpır kıpırdı.
O aslında uslu bir çocuktu. Anne ve babasının dediklerini her zaman dinlerdi fakat o an şımarmak istemişti.

Suya girdiğinde bacaklarının üşüdüğünü hissetse de aldırmamış ve suya doğru adımlamıştı. O adımladıkca suyun gücüne direnemeyen bacakları yüzünden düşme tehlikesi geçirmiş ve korkarak geri dönmek istemişti. Fakat soğuk suda titreyen bacakları ve akıntılı su yüzünden ayağı kaymıştı.
Suyun kendini çektiğini fark ettiğin de çırpınmaya başlamıştı.
Küçük kollarıyla sudan çıkmaya çalıştıkca su onu derinlere doğru çekmişti.
Suyun yüzeyin de kalmaya çalıştığı son anlarda anne ve babasının çığlık atarak kendine doğru koştuğunu görmüştü.
Nefes alamıyordu ve ağzını açtığın da su yüzünden öksürürüyordu.

"Oğlum geliyorum!"
Anne ve babasının çığlıklarını duymuştu.
Su onu yutmak istercesine çekerken kendini birinin kucağında hissetmişti.
Babası onu kucaklamış ve suyun en derin kısmına nasıl geldiğini anlayamamıştı. Bu sırada korku ile onlara doğru yüzmeye çalışan annesi akıntılı suya kapılmıştı.

Küçük çocuk olanlara anlam veremiyor sadece nefes almaya çalışıyordu.

"Soomin!"
Babasının annesine seslendiğini duydu.
Annesinin suyun akıntısına kapılırken çığlık attığını da.
Babası kıyıya geldiğin de çocuğu bırakmış ve
"Anneni alıp geleceğim burada bekle!"
Demişti.

Çocuk toprağa oturmuş ve öksürerek buğulu gözlerle annesini suyun içinden çıkarmaya giden babasına izlemişti.
Az önce çırpınan annesini göremiyordu.
Su öylesine hırçın ve hızlı akıyordu ki dolan gözlerini silememişti korkudan.

Dakikalar geçmişti..

Küçük çocuk suyun kıyısın da anne ve babasını beklemişti
Babası suyun için de kaybolmuştu. Annesinin son çırpınışları gözün de tekrar tekrar canlanıyordu.
Daha bir kaç dakika önce birlikte piknik yapmaya geldiği ailesi yok olmuştu.

Me Too Nơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ