take my hand

5.3K 667 1.3K
                                    

Oylama sonucuna göre,çoğunluğunuz müziğin açılmasına karar verdiniz.Verdiğiniz kararların hikayeyi etkilediğini unutmayın;)

+belirttiğim yerde medyayı açmanız şiddetle önerilir+

*öhm* TAMAM VURMAYIN ÖZÜR DİLERİM ÇOK HAKLISINIZ.Adam olmam ben... Uzun süredir taslakta beklettim,anca tamamladım:,( Ne derseniz haklısınız,o yüzden size bol Taekook içeren bir bölümle geldim.

Bu yüzden yine bol bol yorum istiyorum,gözlerinizden öpüyorum.

++++++++++++++++++++
Önceki bölümden kesit:

"Biz de ekipmanları hazırlasak iyi olacak.Acele etsek iyi olur." Hongjoong kendi mahşerinin üç atlısını da arkasına alıp bizden uzaklaşmadan önce ekledi.

"Ne de olsa bu gece kıçı başı dağıtacağımız bir partimiz var!"
**************************************

"Ne de olsa bu gece kıçı başı dağıtacağımız bir partimiz var!"**************************************

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.



"Hey."

Kafamdaki havluyu düzeltmeye çalışırken bir yandan kapının kulbuna tutunmuş,içeri girip girmeme konusunda Jihoon'dan bir işaret bekliyordum. Birkaç saat sonra karşılama partimiz başlayacaktı ve uzun süre sonra tenim temiz suyla buluşmuş, vücudum onca kir pastan sonra derin bir nefes almıştı. Nezarethanede doğalgazlı şofbenler olduğu için de sıcak suyu kullanabilmiş, 2 ay boyunca olduğu gibi soğuk su altında zırlamama gerek kalmamıştı ve bu konuda gerçekten mutlu hissediyordum.

"Hyung,gelebilirsin."

Fısıltı gibi çıkan sesle onayı aldığımda yavaşça demir kapıyı açtım ve neden bilmiyorum,büyük ihtimalle Jihoon en küçük harekette parçalara ayrılacak gibi yorgun ve solgun gözüktüğünden,ses yapmamaya çalışarak ardımdan kapattım.

Herkes nezarethanedeki hücrelerde kalıyordu. Yan yana dizilmiş minicik kutu gibi odalara bir şekilde kendilerini sığdırmayı başarmış onlarca insan doluydu bu ortam. Bu küçük hücre de oldukça rutubetli ve solgundu.Jihoon da aynı durumda olduğu için ortamın havası beni germeye yetmişti şimdiden.

Ranzanın alt kısmında uzanmış,her hareketinde gıcırdayan yatakta bir o yana bir bu yana dönerek kendini rahat hissettirmeye çalışıyordu ama içindeki o hissin ortadan kaybolması için yeterli olmuyordu.Onu çok iyi anlıyordum.Gerçekten anlıyordum ve acıyan kalbini elimden gelse sarıp sarmalar,iyileştirirdim.

Ama bir yandan da biliyordum ki birini kaybetmenin ağırlığı,kendisi kaybolana kadar peşini bırakmayabiliyordu insanın.

Yumuşak adımlarla yatağının dibine kadar gelip elimle yana kaymasını ima eden bir işaret yaptığımda beklemeden kendisini yumak haline getirip bedenini duvara yapıştırarak bana olabildiğince yer açtı. Bu şirin hareketine gülümsemeden edemedim.

the walking dead •taekook•On viuen les histories. Descobreix ara