Expressed Emotions And Unexpected Kiss

674 72 67
                                    

Biliyorum bugün bölüm günü değil ama hem kendim duramadım hem de AmarisMendes çok ısrar edince kıramadım şdşaösşsmlandşwşw 💙

"Luke," gözlerimle Calum ile konuşan Becky'yi yerken Luke'a seslenmemle kolunu omzuma atıp baktığım yere bakmaya başlamıştı.

"Efendim?"

"Bu Becky'nin evi yok mu? Niye hep Calum'la beraber?" gözlerimiz saniyelik olarak Calum ile kesiştiğinde gözlerimi kaçırmadan yüzüne dik dik bakmaya başladım. Bu kızda ne bulduğunu gerçekten anlamıyordum. Tamam güzel bir vücudu vardı, vücut hatları kalemle çizilmiş gibiydi. Yüzü benim aksime pürüzsüz gözüküyordu ayrıca esmer olduğu için de Calum'un dikkatini fazlaca çektiğini biliyordum.

Ah evet Becky de ne bulduğunu anlamıştım. Kız seksiydi.

"Bilmem. Sevgili oldukları için sürekli beraber olmaları normal değil mi sence de?" Luke kafasını eğmiş yüzüme bakarken kaşlarımı fazlaca çatmamla geri çekilmişti.

"Siktir!"

"Ne?" Luke kollarını omuzlarımdan çekerken aydınlanmış görünüyordu.

"Calum ve sen? Koca bir siktir Glo!" O çok olmuş bir biçimde Calum ve beni süzerken Michael birden yanımızda belirerek "Glo ondan hoşlanıyor!" diye bağırmıştı.

"Tanrım Mike kes sesini! Duyacak." kollarımı birbirine sarıp Calum'un duyup duymadığını kontrol etmek için onlara baktığımda ikisinin de beni izlediğini görüp önüme dönmüştüm.

"Bunu mutfakta konuşalım mı?" beni onaylamalarıyla mutfağa girdiğimizde gözlerini üstlerime dikmeleriyle omuz silktim "Evet Calum'dan hoşlanıyorum."

Luke ve Michael karşımda çocuklar gibi el çırparlarken umutsuzca mırıldandım "Becky gibi biri varken şansım bile yok çocuklar."

"Becky mi? O sürtüğü Calum hariç hiçbirimiz sevmiyoruz." nereden çıktığını bilmediğim Ashton birden konuşmaya dahil olduğunda kollarımı uzatıp bana sarılmaları için beklerken bana sarıldıklarında mırıldandım "Teşekkür ederim çocuklar. Sizi seviyorum."

"Beni sevmiyor musun?" Calum'un alaylı çıkan sesi duyulup üzerimize bir ağırlık daha binerken çaktırmadan iç çektim.

Aslında en çok onu seviyordum.

"Her neyse yarın izinliyiz. Buraları yarın çalışacaklar için temiz bırakalım." kollarını teker teker benden çekip işlerine dönerlerken Calum karşımda öylece dikiliyordu.

"İyisin, değil mi?" başımı sallayıp gülümserken onun da gülümsemesiyle kendime sakin olmamı söylüyordum.

Lanet olsun çok güzel gülümsüyor!

"Gloria Janett Wilkins!" adımın bağrılmasıyla sıçrayıp korkuyla mutfağın kapısına yönelsem de Calum benden önce fırlamıştı.

Arkasından korkarak çıkarken Brendon'ı görmemle kusmamak için kendimi tutuyordum. Calum yüzünü güzel dağıtmıştı.

"Biraz daha dayak yemeye mi geldin?" Calum ona atak yapmak için diken üstünde beklerken Brendon onu umursamadan direkt olarak yüzüme bakıyordu.

"Gloria konuşmamız lazım."

"Özürlerini kendine saklasan iyi edersin çünkü konuşmak istemiyorum." az önce söylediklerimi hiç duymamış gibi ısrar etmeye devam ederken olaya diğerleri de dahil olmuştu.

"Konuşmak istemiyor işte. Sorun çıkarmadan git hadi." Ashton onu çıkarmaya çalışırken kollarından kurtulup yanıma gelmesiyle bir adım geriledim.

"Ona yaklaşma!" Calum yakalarına yapışırken Brendon'ın onu itelemesiyle "Calum!" diye bağırıp Brendon'ın önüne geçmiştim.

"Sakin ol."

Brendon'a beni takip etmesini söyleyip dışarıya çıktıktan sonra kolonlara yaslanıp konuşmasını beklemeye başladım.

"Gloria sana yemin ederim ki sarhoştum ve ne yaptığımı bilmiyordum. Lena'nın söylediği şeyler ise onu reddettiğim için uydurduğu yalanlardan ibaret." ellerime uzanmaya çalışmasıyla kendimi geri çekip başımı iki yana salladım.

"Seni geri istiyorum."

"Seni sevmiyorum Brendon. Seninle yeniden beraber olmak falan da istemiyorum. Uzak dur benden de arkadaşlarımdan da." içeri girmek için hareketlendiğimde kolumu yakalayıp kulağıma eğilmesiyle neye uğradığımı şaşırmıştım.

"Calum'u mu seviyorsun?" kulağıma fısıladadığı şeyle gözlerine bakıp başımı sallarken yaralı dudağı yana kıvrılıp benden uzaklaştığında söylediği şeyle kendime boş laflar ettiğini hatırlatıyordum.

"O bunu ödeyecek Gloria."

Göz devirip içeri girmek için hareketlendiğimde Calum ile göz göze gelmemizle aniden ona açılma kararı almıştım. Dediğim gibi hissettiğim şeyleri söylemekten çekinmezdim.

"Biraz konuşalım mı?" başını sallamasıyla eline uzanıp bu sefer onu ben çekmeye başlamıştım.

"Ne o, Calum Hood olmaya mı özendin?" kıkırdayıp ona dönerken ellerimi saçlarına atıp dağılmış tutamlarını düzelttim.

Saçları yumuşacıktı ve bu hissi sevmiştim.

"Emin ol sen olsam Becky gibi biriyle beraber olmazdım." göz kırpıp ellerimi saçlarından çekip önüme dönerken tekrardan yürümeye başlamıştık. Mükemmel imalarımı umarım anlıyordu.

Geçen geldiğimiz iskeleye geldiğimizde sandaletlerimi çıkarıp ayaklarımı suya sokarken onun da aynısını yapmasıyla gülümsemiştim. Gözlerimi üstünden çekmeden hareketlerini izlerken onun gözleri bana dönmüştü.

"Şu sıralar bana garip davranıyorsun."

Fazla mı belli ediyordum?

"Ah şu sıralar kendimde bir şeyin farkına vardım." ellerimi bacaklarım arasına sıkıştırıp Calum'a doğru biraz daha kayarken kaşlarını çatmıştı.

"Neyin?" sorusuna karşılık dudaklarımı yalarken kafamda söyleyeceğim şeyleri düşünüyordum.

Derin bir nefes alıp "Calum, Brendon'ın sana zarar vermesini istemiyorum." dediğimde kaşları mümkün olabilirmişcesine daha da çatılmıştı.

"Gloria ne dediğini anlayamıyo-" cümlesine devam etmesine izin vermeden elimi yanağına çıkardığımda yaptığım şeylerin pek bilincinde değildim. Ona biraz daha yaklaşıp dudaklarımı onunkilere bastırdığımda karnımda kovmamı söylediği kelebekler çoğalıyordu. Şu an onu öpüyordum.

Birden kelebekler yok olup dudaklarımdaki sıcaklığı kaybetmemle gözlerim açılırken Calum'un duvar gibi olan suratını gördüğümde kalbim birazcık kırılmıştı.

"Senden hoşlanıyorum Thomas, demek istediğim şey bu." yüzüne hafif bir tebessümle bakarken ayaklarını sudan çekip gitmeye hazırlanmasıyla ona hislerimi açmak konusunda acele edip etmediğimi düşünmeye çoktan başlamıştım.

"Calum..."

"Becky varken seninle olmamı mı bekliyorsun? Siktir Glo! Yapmamalıydın." yanımdan uzaklaşıp giderken kalkıp ıslak ayaklarımla beraber sinirle tepindim.

Onu öptüğüm için pişman değildim, olmayacaktım. Sadece fazlasıyla hayal kırıklığına uğramış hissediyordum.

Sanırım Leah ve Cassandra'nın yanına gidip kendi aptallığım yüzünden deli gibi ağlayacaktım.

Ah be Glom kıyamam sana ben

Belki yarın da bölüm atabilirim. Bu kitaba bölüm yüklemeyi çok seviyorum dşlanfşemfşle

Sassy || HoodDove le storie prendono vita. Scoprilo ora