Bad Boy Typing

2.4K 107 203
                                    

Medyadaki şarkıyı kitapla çok uyumlu buluyorum kalmflwşflşeşwd

"Bunu bana yapamazsınız!" çantamı bir köşeye fırlatıp kollarımı belime koyarken babam ve annem birbirlerine bakıp göz deviriyorlardı.

"Bal gibi de yaparız Gloria." babamı kararından döndüremeyeceğimi anladığımda bakışlarım annemi bulmuştu.

"Anne bir şey der misin lütfen? Bu yazı Brendon ile geçireceğimi size çoktan söylemiştim."

"Bu notların dibe batmadan önce izin verilmiş bir karardı Glo. Bu dönem yaptığın hiçbir şey kabul edilebilecek türden değildi. Hele de o kızın sizin yüzünüzden okul değiştirmesini aklım hala almıyor." annem bütün otoriterliğiyle konuşurken olabildiğince dik durmaya çalışıyordum.

"Aptal Jane Walker'ın o iğrenç sahte Gucci çantayla aramızda dolaşmasına izin mi verseydim yani?" dememle babamın daha fazla sinirlendiğini görüp susmak zorunda kalmıştım.

"İşte bu yüzden paranın nasıl kazanıldığını anlaman gerekiyor kızım. Eşyalarını toplasan iyi olur çünkü yarın yola çıkıyoruz. "

×

"Baba bana bunun şakadan ibaret olduğunu söylemeni hala bekliyorum. Buradaki birkaç ucubeyle beni baş başa bırakamazsın." yüksek sesle konuştuğum için birkaç kişinin bakışları bize dönerken onları umursamadan bacaklarımı sallamaya devam ettim.

Okulda saçma sapan birkaç olay yaşadım diye beni burada cezalandıramazlardı. Tanrı aşkına hiç bilmediğim insanlarla tek başıma ne yapacaktım?

"Ashton!" babam bir çocuğa sevinçle bağırırken arkamı dönüp bize doğru gelmekte olan kumral saçlı çocuğu süzdüm. Fazlaca çekici görünüyordu.

"Geleceğinizi haber vermediniz Bay Wilkins. Hoş geldiniz!" adının Ashton olduğunu öğrendiğim çocuk babamla sarılırken soyulmuş olan ojelerimi inceliyordum. Bir an önce onları yenilemem gerekiyordu.

"Ojelerimi yenilemem gerekiyor." masalardan birine gitmek için hareketlendiğimde babam kolumu tutup beni Ashton'ın tam önüne itelemişti.

"Tanıştırayım bu kızım Gloria." dedikten sonra yapmacıkça gülümsedim.

"Ashton buranın gözü kulağıdır Gloria ve buraya baktığı gibi sana da göz kulak olmasını istiyorum. Bunu yapabilirsin değil mi Irwin?"

Ashton başını sallayıp "Büyük bir zevkle." dediğinde kaşlarımı çatmış olayları izliyordum.

Ben de buradaydım ve fikrimi alan yoktu.

Bir süre sonra babam yanımızdan gittiğinde çantama iyice sarılıp karşımda sırıtan Ashton'a döndüm "Buralar sana emanetse bana ihtiyaç yok demektir koca oğlan. Glo kaçar."

Göz kırpıp çıkışa doğru ilerlerken sesiyle durmak zorunda kalmıştım "Sanırım baban sana söylemedi Gloria fakat o kapıdan çıkarsan burada beş parasız kalacağına emin olabilirsin."

Gözlerim kocaman olurken tekrar Ashton'ın yanına dönmüştüm "Beni çok zorlama lütfen."

Başını sallayıp beni burada çalışan diğer kişilerle tanıştıracağını söylediğinde ona karşı koymamıştım. Çünkü yapacak başka bir şeyim yoktu. Beş parasız kalamazdım.

"Öncelikle seni Michael ile tanıştırayım. Hey Mike, bu patronun kızı Gloria."

Yeşil gözleri ve sarı saçları olan genç adam gülümseyerek elini uzattığında başımı iki yana salladım "O nasırlı ellerine dokunmamı bekliyorsan beklemeye devam et ahmak."

"Bu kızı sevmedim Ash." Michael bana bakarak konuştuğunda omuz silktim.

"Burada olmaya meraklı değilim." söylenmelerime dayanamayan Michael kokteylleri düzenlemeye devam ederken Ash beni mutfağa sokmuştu.

"Bu da güzel yemeklerimizi yapan Luke olur. N'aber Hemmings?" Luke uzun saçlarından dökülen birkaç tutamı geriye atarken başıyla nazikçe selam vermişti.

Sanırım aralarından en iyi anlaşacağım o olabilirdi.

"Gloria artık bizden biri." Luke'un anlamsız bakışlarını yakaladığımda Ashton'ın konuşmasını engelleyerek araya girmiştim "Şımarık olduğumu düşünen bir patronunuz var ve burada olmazsam beş parasızın teki olacakmışım." omuzlarımı kaldırdığımda Luke sırıtmıştı.

O sırada açılan kapı sesini duyduğumda arkamı dönerek personel kapısından içeriye giren siyah atletli çocukla gözlerimiz kesişmişti. Sadece boş boş birkaç saniye baktıktan sonra Ashton'a:

"Sana çıktığın kızları bizimle tanıştırma diye kaç kere söylediğimi hatırlamıyorum bile Ashton." dediğinde kaşlarımı çatıp kollarımı birbirine doladım.

Fazla küstahtı ve küstah insanları sevmezdim.

"Ve şu anlık tanışacağın son insan da geldi. Bu Calum, büyük ihtimal aramızdan en az onu seveceksin." Ashton sessizce söylemeye gerek duymadan konuştuğunda baştan aşağı Calum'u süzmüştüm.

Ondan nefret edeceğime adım gibi emindim ama kendini 'kötü çocuk' olarak göstermeye çalışan erkeklerle baş etmeyi severdim.

"Gloria Janett Wilkins'in baş edemeyeceği erkek yoktur, Bay Irwin."

Selamlar yine ben mfşsmfleşrşşf Dedim ki biraz değişiklik yapayım bu sefer de Calum kurgusu yazayım

Büyük ihtimalle Glo'ya hepiniz sinir oldunuz ama ileride onu seveceğinize inanıyorum

Neyse beğenmişsinizdir umarım

Neyse beğenmişsinizdir umarım

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.
Sassy || HoodDonde viven las historias. Descúbrelo ahora