26| daha fazlası

3.4K 425 234
                                    

alt-J-Lovely Day

O huzur dolu gün bitti.

Çalışmak zorunda kaldığımda.

Taehyung ve ben... iyiydik. Gerçekten çok iyiydik. Sürekli öpüşüp duruyorduk, kesinlikle ama kesinlikle şikayetçi olduğumdan değildi ancak şimdi bulunduğumuz o yer o kadar güzeldi ki ne ben ne de o bir ilerisi için adım atmıştık. Yani bu bir sır değildi, ona çoktan aşıktım ama söylememiştim, Taehyung da boş değildi bence ama o da hiçbir şey söylememişti. Tamam, aklımda şüphelerle geziyor sayılmazdım, söylemesine gerek yoktu. Taehyung zaten hissettiriyordu, bakış şekliyle bile, o yüzden garipsemiyordum bu durumu ama bir gün, klasik pozisyonda, oturduğum bar taburesinde Jungkook bana sorduğunda duraksamıştım.

Sevgilim değildi sonuçta.

Cevaplarım hala aynı kalmıştı, korumam ve arkadaşım. Arkadaşım demek için bile uğraşmıştım başta. Şimdiyse bu yeterli değildi. Hiç yeterli değildi hem de bu bizi tanımlamak için. Neyden korkuyorduk ya da korkuyor muyduk, bilmiyordum bile. Üstelik kendimden beklemezdim en çok. Bir şeylerden çekinmeyi.

"Sence ona sormalı mıyım?" Taehyung bana randevu teklifini ettiğinde gerçekten hiç havamda değildim ama şimdi onu kabul etmemekten büyük pişmanlık duyuyordum. Bu elimdeki tek şans mıydı?

"Ondan mı bekliyorsun?" dedi şaşırarak.

"Biliyorsun, bu konuda kendini çeken hep oydu..." Kendini rahat hissettiği bir an söylemesini bekliyordum sadece. Ben onu bir şeylerin içinde olmaya itmek istemiyordum ayrıca. Taehyung ben istersem muhtemelen reddetmezdi tabii ama...

"Bir şeyi merak ediyorum." Jungkook ellerini tezgaha yaslayıp derin bir nefes aldı. "Bu ay maaşıma zam geldi. Diğerleri ne durumda bilmiyorum, onlara soramadım ama bizi bilgilendirmemişlerdi. Bir yanlışlık olup olmadığını merak ediyorum, haberin var mı?"

"Eğer hesabında fazla para varsa al gitsin işte, neden sorguluyorsun ki?" Bana gözlerini devirdi. Bu konu hakkında bir bilgim yoktu, banka hesabını takip etmiyordum, artış vardıysa da beni etkileyecek kadar değildir muhtemelen. "Çok merak ediyorsan öğrenirim."

"Hayır, işime gelir ama merak ettim cidden. Gergin yaklaşıyor bu arada." Arkamı işaret ettiğinde başımı salladım.

Kalp atışlarım aniden hızlandı.

"Neden buraya her oturduğunda bütün mal varlığını kaybetmiş gibi düşünceli görünüyorsun?" Elini belime yerleştirip bana doğru uzandı ve saçlarımı öptü.

Şimdi ölsem geriye dönüp baktığımda keşke demezdim.

"İyi misin?"

"Jungkook'a bakınca yüzüm böyle oluyor," dediğimde güldü, Jungkook duysun diye söylemiştim ama o, o sırada başka bir müşteriyle ilgileniyordu.

"Ciddiyim," dedi gülüşünün ardından. "Bir sorun mu var?"

Pekala...

Bir sorun yok. Birkaç tane var. Ancak hep olan şeyler.

"Sen buradasın, ne sorun olabilir ki?" dediğimde ifadesi aydınlandı. Fark ettiğim bir şey daha vardı, Taehyung böyle cümleler kurduğunda ben hayatım buna bağlıymış gibi o cümlelere tutunuyordum ve gerçekten iyi hissettiriyordu ancak aynı şekilde Taehyung da mutlu oluyordu ben onunla böyle konuştuğumda. İşte biraz da bu yüzden anlıyordum, bana karşı bir şeyler hissettiğini.

"Kusmak üzereyim." Üçüncü bir ses, bizim birbirimizin gözlerine bakmamızı böldüğünde bardağımdaki pipeti çıkarıp onun kafasına attım.

Someone You Loved | vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin