Bölüm 7

2.9K 171 28
                                    

"Esmaa."

Biri bana sesleniyordu sanki.

"Esma hadi uyan."

Lanet uykum fazla ağırdı.Uyanıp bilincimin yerine gelmesi yarım saati buluyordu.Ama yüzüme su dökülürse daha erken uyanıyormuşum.Yeni öğrendim.Ceren'den.

"Ya ne yapıyorsun!."

Kulağıma kaçan su beni daha da sinirli  hale getirmişti bağırmıştım.

"Uyan diye yaptım.Abartısız bir saattir seni uyandırmaya çalışıyorum.Öldün sandım."

Lanet olsun kızamadığım biri daha.Etrafına esip gürleyen ben sevdiklerime kedi oluyordum.

"Ölmedim Ceren.Uykum biraz ağır sadece."

"Biraz mı?"

O sırada hala yarısına kadar dolu olan sürahiyi  ders masasının üstüne bırakmıştı.Ne yapacağımı çok iyi biliyordum.

"Aman boşver ben çok acıktım hadi kahvaltı yapalım."

Kafasını salladığında ayağa kalktım ve ona doğru yaklaştım.Aramızda çok ufak bir mesafe kaldığında durdum.Tahmin ettiğim gibi ders masasına yapışmıştı.Bakışlarım istemsizce dudaklarına kaydı.

"N-ne yapıyorsun?"

Dudaklarım dudaklarına değmiyordu ama milim yaklaşsam değecekti.Onu öpmemek için zor durduğumda sürahiyi elime alıp başından aşağı su döktüm ve bir adım geriledim.Bana seni öldüreceğim bakışı atıyordu.Boş sürahiyi yatağın üstüne fırlatıp merdivenlerden aşağı doğru koştum.

"Esma buraya gel. bittin sen."

Bunu gülerek söylemese ciddiye alabilirdim.

Mutfağa girdikten sonra refleks olarak sandalyenin arkasına saklandım.Ceren de elinde ki boş vazoyla girdi mutfağa.

"Seni öldüreceğim."

"Ölümüm senin elinden olacak.Daha ne isterim ki hayattan."

Kıkırdadı.Vazoyuda tezgahın üstüne bıraktı.O sırada saçlarına baktım.Sırıl sıklam olmuştu.Sonra kıyafetlerine indi gözlerim.Beyaz tişörtünün içinden sütyeni rahatlıkla seçiliyordu.

Yutkundum.Hormonlarım delirmiş durumdaydı.Biraz daha böyle kalırsa üstüne atlayabilirdim.

"Hadi gel sana dolaptan bir şeyler vereyim"

Aslında evine gidip giyinebilirdi ama kıyafetlerime onun kokusu sinsin istiyordum.Oda itiraz etmeyince tekrar odama çıktık.Dolabım her zaman düzenliydi.Kıyafetler renklerine göre ayrılmış ve inci gibi dizili olurdu hep.Annem alıştırmıştı.Benden beklemiyor olmalı ki dolabın kapağını açtığımda şaşırmıştı.

"Sen bu kadar düzenli misin?Hiç beklemiyordum."

"Ben de daha Hiç beklemediğin bir sürü şey var."

Bunu söylerken sadece yüzüne bakmaya çalışıyordum zira kıyafetlerine bakarsam iş işten geçmiş olacaktı.Aslında dokunmaya kıyamayacağımı biliyordum ama ne olur ne olmaz değil mi?

"O zaman onlardan birinden bana bahsedebilirsin.Yani seni hiç tanımıyorum.Sen en azından benimle ilgili biraz bir şey biliyorsun.Ben seni tanımak istiyorum Esma."

"Peki o zaman.Seni hem bir yere götüreceğim hemde kendimden bahsedeceğim tamam mı?Ama bugün değil başka işlerim var."

Son kelimeleri etmeden önce gülümsüyordu.Ondan daha önemli bir işim olduğunu öğrendiğinde gülümsemesi yavaş yavaş silindi güzel yüzünden.Kendime kızdım ama çocuklarla buluşmam gerekiyordu.

Belki Bir gün (gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin