6

6.3K 533 352
                                    

Açıklamanın sahibi:
jenniesfck

...

Jennie

Uyandığımda, odada yalnız başımaydım. Rosalie veya Rosé yanımda yoktu. 

Bir yanım, dünün tamamen rüya olmasını dilerken; diğer yanım Lalisa'nın benim kirli zihnimin bir uydurması olamayacak kadar güzel olduğuna emindi. 

Yatakta doğruldum ve kapıya yönelip açmayı denedim, aşağıdan Rosé'nin sesini boğuk bir şekilde duyabiliyordum ve kapı da kilitli değildi. 

Kapıyı ses çıkarmadan kapattım ve odamdaki banyoya gidip bedenimi inceledim. Aşağı inip kavga dinlemeye istekli değildim.

Dün Lalisa'nın temizlediği bedenim hala morluklarla doluydu. Banyo dolabından kremimi alıp sürerken, aklıma bana verdiği krem gelmişti. 

Rosalie kremi kısa sürede fark edeceğinden, ortadan kaldırmam gerekiyordu. 

Rutin işlerimi -yani her kadın rutin olarak, eşinin vücuduna bıraktığı izlere merhem sürüyorsa tabii- hallettikten sonra lavabodan çıkıp, makyaj masamın karşısına oturdum. 

Kollarımdaki morlukları ve son yediğim tokatın yanağımdaki izini kapatırken, acınası bakışlarımı kendi bedenimde gezdiriyordum. 

Dün, Rosé'den gizli makyaj masama koyduğum kremi alıp elime sürdüm. 

Kremi ellerime yedirdikten sonra, ellerimi kokladığımda kokusu burnuma dolmuştu. Tam olarak onun kokusu sayılmazdı, sanırım kokusu bu krem ile karışıyor ve ortaya o ağır koku çıkıyordu. Kremi koklarken, eksik bir şeyler olduğunu hissediyordum. 

Belimde gezinen ellerinin yokluğu, hafif duyduğum kokusuyla hissedilmişti.

Kremin kapağını kapattım ve makyaj masama koydum. Üzerime yürüyüşe uygun bir şeyler giydim ve kremi montumun cebine attım. 

İyi bir saklama yöntemi olmasa da, kısa süre işimi görürdü. 

Her zaman ki gibi, yatak odamdan hiç bir şey yokmuş gibi çıktım. Hiç bir sorunum yokmuş, harika bir eşim varmış gibi merdivenlerden aşağı adımladım. 

Uzaktan görünen mükemmel hayatımın, mükemmel görünmeye devam etmesi için başımı dik tuttum. Başı dik bir kadın değildim, korkağın teki ve kendi kendine acıyan bir kadındım. Ama sanırım bunu belli etmenin lüzumu yoktu.

Son merdivenden de indiğimde, salona girmeden önce kapının ucundan gördüğüm görüntü ile kaşlarım çatıldı. 

İki polis, Rosé ve sevgili eşim Rosalie konuşuyorlardı. 

Polis "Dün kız eve girdiğinde olanların tam açıklaması nedir?"

Rosalie "Onu özledim ve sarılmak istedim. Buna izin vermemenizi anlamıyorum. O benim eşim!"

Polis "Kız kardeşiniz neden onu odaya çıkardı o zaman?"

Rosalie kısa bir an Rosé'ye tüm kızgınlığı ile baktı. Rosé ayakta durmuş ve kapının önünde sohbeti gizlice dinleyen beni görmüştü. 

Kimseye orda olduğumu belli etmedi ve Rosalie'nin anlamaması için bana fazla bakmadı. 

Eğer Rosalie beni görürse, muhtemelen onu doğrulamamı isteyecekti ve bende korkup bunu yapacaktım. Rosé buna izin vermeyerek varlığımın farkında değilmiş gibi yaptı. 

Rosé ve Rosalie bir süre bakıştıktan sonra Rosalie konuştu. "Çünkü kız kardeşim eşime aşık bir manyak.

Rosé'nin gözleri şokla açılırken, bağırdı "Ne dediğini zannediyorsun!" Gerçekten şaşırdığını sanmıyorum, sadece bu konuda bilenmişti ve patlama fırsatı yakalamıştı. 

umbrella || jenlisaWhere stories live. Discover now