5

7.2K 578 490
                                    

...

Jennie

Uyandığımda, boynumdaki sıcaklık ve belimdeki eli yok olmuştu. Tüm gece yanımda yattığına eminim, yanımda kalksa hissedeceğime de eminim. O kadar sıcak ve huzurlu hissettiriyordu ki, kalkıp gittiğini fark ettiğinde içim üşümüştü.  Bana sarılmamasının yarattığı boşluk hissi ile hızlıca yatakta oturur pozisyon aldım ve ayılmaya çabaladım.

Koridorun başından mırıltılar duyduğumda, yavaş adımlarla odadan çıktım ve salona gitmeden önce lavaboya girip, hasarlarla dolu bedenime baktım.

Yüzümü yıkadım ve ağzımı su ile çalkaladım. Saatin kaç olduğu hakkında bir fikrim yoktu ama sabah kalktığımda vücuduma sürdüğüm kremleri sürmemiş olmam, çürükler ve morlukların derin sızılarını bedenime kazıyordu.

Kendime bir süre daha baktım, günler sonra ilk kez tüm gece uyuyabilmiş olmamın, bedenimi dinlendirdiğini ve açlık hissimin geri geldiğini hissediyordum. Mutfaktan geldiğini düşündüğüm mırıltılar, salondan duyulmaya başlarken, insanın içinde huzur yaratan sesine gülümsememe engel olamamıştım.

Mırıldandığı, tanıdık melodiyi hatırlamaya çalışırken, aramızdaki mesafe yüzünden sözleri anlayamıyordum.

Lavabodan çıktım ve uzun koridorun başında durdum. Salondaki büyük masaya tabaklar yerleştirirken, şarkı mırıldanan ve isminin Lalisa olduğunu öğrendiğim kız, fazla güzel görünerek eve gitme isteğimi yok ediyordu. Hayatında hiç bir sorunu yokmuş gibi söylediği şarkıyı, bir süre dinledim.

Don't make me sad,don't make me cry

Beni üzme, beni ağlatma

Sometimes love is not enough and the road gets tough

Bazen yollar ve aşk yetersiz

I don't know why

Nedendir bilemedim

Keep making me laugh

Beni güldürmeye devam et

Let's go get high

Hadi kafayı bulalım

The road is long, we carry on

Devam edeceğimiz yol uzun

Try to have fun in the meantime

Bu sırada eğlenmeye çalışalım

Dudaklarım istemsiz yukarı kıvrılırken, masayı kurmaya devam etmek için mutfağa gitti ve giderken şarkıyı söylemeye devam etti. Koridorun başında aptal aptal dikilmiş onu dinliyordum ve o, hala beni fark etmemişti ama masaya bir şeyler koymak için tekrar salona girdiğinde görmemesi imkansızdı. Mutfaktan boğuk bir şekilde çıkan sesi ile şarkıyı hala mırıldandığını duyuyordum ve eşlik etmeye başladım.

Come and take a walk on the wild side

Gel ve tehlikeli bir yerde benimle yürüyüşe çık

Let me kiss you hard in the pouring rain

İzin ver sertçe öpeyim seni yağan yağmurda

Elinde bardaklarla içeri girip, beni gördüğünde bir süre haraketsiz kaldı ve şarkıyı söylemeyi bıraktı. Şarkı mutfakta çalmaya devam ederken, söylemeye devam ettim ve o da yutkunup bardakları yerleştirirken, mırıltı kadar kısık çıkan sesi ile eşlik etti.

umbrella || jenlisaWhere stories live. Discover now