DEVRİM KADINI

devrim kadını | Yeni Bir Müjde

Devrim Kadını

|Yeni Bir Müjde|

🖤

Seni çok seven biri tarafından hep kötü hatırlanmak çok kötü bir histi. Ona bıraktığın hayal kırıklıkları zamana karşı mağlup edemediğin tek şeylerdir. 

Kızgınlık saman alevi gibi olsa da, kırgınlık ziyadesiyle sürüyor ve her hatırlayışta ilk anda olduğu gibi can yakıyordu. 

Hazan'ın kırgınlığı, Deniz'in kızgınlığına kurban edilmişti.

Demir'in gidişiyle mutfağa geçtim. Makineye kahve koydum. İkimize orta şekerli kahve yaptım. Yanına birer parça çikolata ve lokum koydum.

Salona girdiğimde Deniz'i dalgınca oturur hâlde buldum. Önüne tuttuğum tepsiyi görünce yüzüne şaşkın bir gülümseme ekledi. "Eline sağlık, Demir'i kızdırmak için söylemiştim,"

Başımı onaylamazca sağa-sola salladım. "Afiyet olsun," dedim yanına otururken. Kahvelerimizden birer yudum içtik. Sessizliği sürerken ilk adım atan ben oldum. "Konuşmak ister misin?" dedim.

Gözleri buğuluydu ve sanki dalgalı bir denizi andırıyordu. "Anlamışsındır zaten," dedi omuz silkerek. "Hak ettiğimi yaşıyorum,"

Gergince arkama yaslandım. "Hak ettiğiniz bu değil,"

Fincanı önündeki cam sehpaya bıraktı. Morali bozuktu ve hiçbir şeyden keyif almıyordu. Deniz'in kişiliğine aykırıydı bu hâli. Garipsemiştim. Yönünü bana dönerek tek bacağını altına aldı. Ellerini birbirine sürttü. 

Kavisli kaşları ciddiyetle çatıldı. "Hazan güzel bir kadın. Her anlamda," dedikten sonra yüzünde kendiliğinden daha doğrusu Hazan'dan bahsedince oluşan tebessüm silindi. "Benim gibi bir serseriyi hak ediyor mu sence?"

Nefesimi usulca verdim. "Sen de iyi bir adamsın," burukça tebessüm ettim. "Aşk laftan anlamıyor," 

Ağırca başını sallayarak onayladı beni. "Öyle," iç çekti. "Yıllarca gözümün önündeki kadını görememem, peki buna ne demeliyiz?"

Gülümsedim ve bohem havayı dağıtmak için alaya alarak ona takıldım. "Ona da senin körlüğün diyebiliriz,"

Asık suratı aydınlandı. Hedefime ulaşmıştım. "Sağ ol ya," dedi keyiflenerek. "Kaynını göm, hakkın,"

Kolunun üzerine elimi koydum. "Seni anlıyorum Deniz," dediğimde dikkatle beni dinlemeye başladı. "Demir'i görmeyen de bendim. Ama benim kendimce gerekçelerim vardı. Geçmişi düşünmek yerine gelecek için ne yapabilirsin bunu düşün. Geçmişe saplandıkça kaybediyorsun. Zaman acımasız, en olmadık zamanlarda sevdiklerimizde sınıyor bizi,"

Gözlerini kapattı. "Her konuşmamız felaketle sonuçlanıyor," tek elini gür saçlarının arasından geçirdi. "Yemin ederim onun için her şeyi yapmaya hazırım. Sürünmeye de. Ama o herifin yanında ve mutluluk pozları veriyor."

"Buna saygı duymalısın,"

"Yapamam Beren. Bu ölümüm demek."