Sarayda İki Venedikli

9. bölüm

(Nurbanu Safiye'den gelen mektubu okur ve deliye döner.)

Canfeda:- Ne oldu sultanım? Renginiz bir anda değişti. Kötü bir haber mi var?

Nurbanu:- Yok bir şey Canfeda. Sen çekilebilirsin.  Ben biraz yalnız kalmak istiyorum.

Canfeda:- Emredersiniz sultanım. ( der ve Canfeda odadan çıkar.)

( Nurbanu kendi kendine):- Demek boynuz kulağı geçer ha Safiye, sen bekle, ben o boynuzu kırmasını bilirim.

( Safiye başına geleceklerden habersiz Saruhan'da yaşamına devam etmektedir.)

Murat:- Benim güneşim bugün neden böyle üzgün?

Safiye:- Nedenini siz daha iyi bilirsiniz şehzade Murat hazretleri.

Murat:- Bilmiyorum. Neymiş neden?

Safiye:- Geçen gece sizinle birlikte olan hatundur bu kederimin sebebi.

Murat:- Safiye'm bu konu da büyütülecek ne var kaideler nicedir böyle işler.

Safiye:- Ben kaide, gelenek, görenek bilmem Murat, ben sadece aşkı bilir, aşkı tanırım. Beni başka hatunlarla zinhar karıştırmayasın. Benim adım Safiye ben aşkımı hiç kimse ile paylaşmam. Ölürüm daha iyi.

( Murat güler. zira Safiye'nin bu kıskanç, divane aşık tavırları hoşuna gitmiştir.)

Murat:- Peki, peki madem güneşimiz kendinden başkasını kabul etmez o halde bizde bakmayız.

Safiye:- Söz mü?

Murat:- Söz benim meleğim, Söz.

(Bu sözleri duyan safiye Murat'a sıkıca sarılır.)

                                    TOPKAPI SARAYI

( Nurbanu bir tarafta Mihrimah sultan, bir tarafta Safiye derken iyice bunalır ve biricik aşkı, hünkarı Selim'in yanına gider.)

Nurbanu:- Geldiğimi hünkarımıza haber verin.

Kapı ağası:- Hünkarımız meşguller sultanım.

Nurbanu:- Ne işi varmış ki?

(tam bu sırada içeriden Selim'in ve bir cariyenin kahkahaları duyulur. Nurbanu o an anlar Selim'in işinin ne olduğunu. Yüreği paramparça olur. Zira her geçen gün Selim'i biraz daha kaybetmektedir. Acı ve öfke dolu bir halde odasına geri döner.)

 Canfeda:- Sultanım, siz bu gece hünkarımızın yanında kalacaktınız. Bir şey mi oldu?

Nurbanu:- Hünkarım yanında kalacak birini bulmuş Canfeda, bana ihtiyacı yok.

Canfeda:- Sultanım ne olur üzülmeyin. Elbet her şey yoluna girecek.

Nurbanu:- Mihrimah sultan bu haremde olduğu müddetçe hiç bir şey düzelmez Canfeda. Tam her şey bitti kazandım diyorum yine önüme bir engel koyuyor.

Canfeda:- Validesinin izinden gidecek belli ki.

Nurbanu:- İzi batsın.

Melek hatun:- Nurbanu sultan yine kapılarda kalmış sultanım. Cariyelerin dediğine göre perişan bir halde dönmüş geri.

Mihrimah Sultan:- Bu iyi günleri melek daha hiçbir şey görmedi. Ona öyle acılar yaşatacağım ki aklı şaşacak. Bu yaşananlar başlangıç. Her şey daha yeni başlıyor.