34. bölüm

713 31 4
                                    

Arkadaşlar yayınlamalardaki gecikmeden ötürü özür dilerim. Bundan sonra hikayemin yayın süresini fazla uzatmadan yayınlamaya çalışacağım. Bölümlerle ilgili yorumlarınızı bekliyorum. İlginiz için şimdiden hepinize teşekkür ederim.


Murat- "Bir kaç gündür aklımı meşgul eden bir konu vardı. Düşünür dururdum. Lakin sonunda bir karara vardım" der ve Safiye'nin elini tutar. Ardından konuşmasına kaldığı yerden devam eder. " Validem, sultanlarım, pek yakında hasekim Safiye'ye nikah kıymaya karar verdim. Bu kararımda hepinizin yanımda olacağınızdan şüphen yoktur bu yüzden en kısa zamanda tüm hazırlıklar tamamlansın isterim.


Nurbanu- Böyle bir düşüncen olduğundan daha önce hiç bahsetmemiştin aslanım.

Murat- Şimdi söyledim işte validem artık her şeyden haberiniz var. Bir an evvel gelinimin hazırlıklarını yapasınız. Şimdi çekilebilirsiniz.


Murat validesine söz hakkı tanımadan onu ve diğer sultanları odadan gönderir. Safiye ile yalnız kalırlar.


Murat- Şimdi mutlu oldular mı acaba sultanımız?

Safiye gözlerinden yaşlar düşerek " seni çok seviyorum Murat, çok" diyerek hünkarına sımsıkı sarılır. Ardından "gitmeliyim, çok iş var, hazırlık var" dedikten sonra has odadan ayrılır. Has odadan çıkınca koridorda kendisini beklemekte olan Nurbanu sultan ile karşılaşır.

Nurbanu- Tebrikler Safiye. Bir kez daha ne kadar sinsi bir yılan olduğunu göstermiş oldun. Ne yaptın ne ettin oğlumu nikaha ikna ettin. Yalnız fazla sevinmeyesin zira yer yarılsa, gök yere inse de bu nikah olmayacak.

Safiye- Olacak sultanım. Size ve herkese rağmen olacak. Bunun için gerekirse canımı ortaya koymaya hazırım.

Nurbanu gülümseyerek- "Görelim o halde kim kazanacak kim kaybedecek?" Der ve gider.

Safiye arkasından- Bu sefer değil validem. Bu sefer değil. Bu sefer kaybeden ben olmayacağım.


***


Safiye hiç zaman kaybetmeden hazırlıklara başlar. Her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünüp ayarlamaya çalışır. Tüm hazırlıklar boyunca kalbi kuş gibi kanat çırpar. O günün heyecanı tüm ruhunu kaplar. Şehzadesi ve sultanı için en güzel kıyafetleri hazırlatır. Kendisi için de en sevdiği renk olan altın renginden bir kaftan yaptırır.


Safiye bu hazırlıklarla meşgulken Nurbanu sultan da çeşitli bahanelerle nikahı ertelemeye çalışmakta ve hünkara Safiye'yi unutturması için bir birinden güzel cariyeler yollamaktadır. Lakin Murat gönderilen hatunların hiçbirini kabul etmez. Daha doğrusu edemez. Hünkar her gün bir kadınla bazen de bir kaç kadınla birlikte olduğu için bir hastalığa yakalanmıştır. İktidarsızlık hastalığı. Bu nedenle hiç bir hatunla birlikte olamamakta, her gün hekimlerin tedavi yöntemleriyle uğraşmaktadır. Aynı zamanda da bu durumu herkesten saklamaya çalışmakla.


***


Günler geçer. Tüm hazırlıklar tamamlanır. Artık yapacak tek bir şey kalmıştır o da nikah gününü beklemek. Gün yaklaştıkça Nurbanu sultan daha da öfkelenmeye başlar. Çünkü ne yapmaya çalışırsa çalışsın başarılı olamıyordu. En sonunda Nurbanu sultanın cariyelerden ve yardımcılarından beklediği çareyi kader ona kendi elleriyle altın tepside sundu. Hünkarın herkesten gizlemeye çalıştığı hastalığı validesi Nurbanu sultanın kulağına kadar geldi.

Sarayda İki VenedikliWhere stories live. Discover now