Salgın

9 2 0
                                    

-Hadi gel, odamıza gidelim.
Ekin ve Berk yerden kalkıp, odalarına doğru ilerlediler. Bu sırada Mert'de koridorda yürüyordu, Ekin ve Berk ile karşılaştı. Ekin'e omuz atarak yanlarından geçti. Ekin arkasını döndü.
-Mert.
Mert olduğu yerde durdu ve o da arkasını döndü.
-Ne var.
Ekin sinirli bir şekilde Mert'e doğru yürüdü ve Mert'in yüzüne yumruk attı. Mert'de karşılık verdi ve birbirlerine giriştiler.
-Hey, ne yapıyorsunuz.
Ekin ve Mert durmadı ve birbirlerine yumruk atmaya devam ettiler.
-Hey, hey, size diyorum.
Berk öfkeli bir şekilde Ekin ve Mert'i ayırmak için yanlarına yürüdü. Sonra aralarına girmeye çalıştı. Ekin ve Mert, Berk aralarına girince durdu.
-Size diyorum, ne yaptığınızı sanıyorsunuz. Kendinize gelin.
Mert ve Ekin sinirli bir şekilde birbirlerine bakıyorlardı. Mert arkasını döndü ve koridor boyunca ilerledi. Berk, Ekin'e döndü.
-Niye böyle bir şey yaptın.
Ekin yüzünden akan terleri sildi.
-Çünkü, çünkü
-Çünkü ne Ekin.
-Mert'in sana ilgisi var ve bu beni rahatsız ediyor.
Berk elini Ekin'in eline götürdü.
-Peki bu beni ne kadar ilgilendiriyor, ben seni seviyorum.
-Özür dilerim. Böyle bir şey yapmamalıydım.
-Hadi odamıza gidelim.
Ekin ve Berk odalarına doğru ilerlerken yolda Furkan'ı gördüler.
-Ekin ne oldu sana.
-Bir şey olmadı, ben iyiyim.
Furkan, Berk'e baktı. Berk'te evet anlamında başını salladı.
-Tamam, öyle olsun. İyi geceler o zaman.
-İyi geceler.
-Sanada.
Berk ve Ekin odalarının önüne geldiler, kapıyı açıp içeriye girdiler. Akşam olmuştu, Berk yatağın içine girdi.
-Ben uyuyacam.
Ekin'de, Berk'in yanına sokuldu.
-Beraber uyuyalım.
Berk yüzünü, duvar tarafına dönmüştü, Ekin'de Berk'i arkadan kavrayıp sarıldı ve boynundan öptü.
-İyi uykular  aşkım.
-İyi uykular sevgilim.
Dışardan güneşin parıltısı geliyordu. Camdan içeri giren güneş etrafı aydınlatmıştı. Berk uyandı ve Ekin'e dönüp Ekin'i izlemeye başladı. O sırada Ekin'de gözünü açtı. Yüzünde gülümseme oluşmuştu.
-Günaydın aşkım.
-Günaydın prensim.
Birbirlerine aşk dolu gözler ile bakmaya devam ettiler. Ekin, Berk'e yaklaştı, tam öpecekken kapı çaldı. Ekin ve Berk bir anda kafalarını kapıya doğru çevirdiler. Ekin ayağa kalkıp kapıya doğru yöneldi. Kapı o sırada tekrar çaldı.
-Geldim.
Ekin kapıyı açtı. Kapının karşısında Furkan vardı.
-Hemen salona gelmeniz lazım.
-Ne oldu?
-Anlatacam ama hemen salona gelmelisiniz.
Furkan koşarak salona doğru gitti. Ekin, Berk'e baktı. İkiside şaşırmıştı. Berk yataktan kalktı ve Ekin'in yanına geldi.
-Hadi bizde gidelim.
Berk ve Ekin odadan çıkıp salona doğru ilerlediler. Herkes salondaydı. Mert, Ekin'i görünce suratını astı. Furkan; Berk ve Ekin'e baktı.
-Oturun hadi.
Ekin ve Berk sol taraftaki iki kişilik koltuğa oturdular.
-Herke beni dinlesin, bazı gelişmeler var.
Herkes Furkan'a dikkatle bakıyordu.
-İnsanlar yavaş yavaş yok olmaya başlıyorlar.
-Nasıl yani.
-Bende biraz önce öğrendim. Nedenini bilmiyoruz ama bazı insanlar yok olmaya başlıyorlar.
-Bu bir salgın mı?
-Bilmiyoruz.
Herkes şaşkın bir halde birbirlerine bakmaya başladılar.
-Ama bir söylentiye göre homoseksüellere bir şey olmuyormuş. Heteroseksüel bireyler arasında yayılan bir salgın gibi gözüküyor.
Ege ayağa kalkar,
-Nasıl yani? Ben yok olmak istemiyorum.
-Ege lütfen sakin ol. Bu sadece bir söylenti.
Herkes birbirine bakar ve etraf sessizleşir.

Felaketin İçinde Where stories live. Discover now