🥀Quinze

4K 372 132
                                    

Ω Cygne Rosabel Ω

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ω Cygne Rosabel Ω


🥀

Gecenin karanlığını geçiremediği dört duvar arasında yanımdaki çocuk ruhlu adamla birlikte oturmuş benim için seyirlik onun için ise gerilim olan filmi izliyorduk. Sevdiği kadını en yakın dostunun kolları arasında görmek, alt dudağını daha sıkı kavramasına sebep oluyordu. Parmaklarımla dudaklarını korumak istiyordum. Özenle çizilen dudaklarının zarar görmemesi için parmaklarımı feda edebilirdim. Sonuçta onlar, onun dudakları kadar özenle çizilmemişti.

Abajurun son ışıltılarıyla yazılan bir veda mektubu gibiydi O. Karanlıktan dolayı biraz eğri yazılmıştı kaderi fakat gözyaşlarıyla lekelenmişti kağıdı. Vedanın en acı tonu gibiydi...

"I love it when you call me señorita~"

Jimin, turuncu saçlı kızın beline ellerini dolamış bir şekilde önündeki bedeni hareket ettirirken az önce muhtemelen yanlış yapılan partlarını tekrar ederken şarkıyı bu sefer kendi ağzından söylüyordu.

"Bu kısımda belini biraz daha kullan ve sol bacağımın üzerine uzanıyormuş gibi değil de gerçekten uzan güzelim." Jimin kaşla göz arası aynadaki kontağından turuncu saçlı kızın saçları arasına bir öpücük kondurdu ve gülümsedi.

"Peki, aşkım."

Daha fazla onları izleyemeyeceğimi anladığımda boynuma sardığım havlumu hareket ettirerek Jungkook'a döndüm. Cidden dudakları kanayacaktı artık.

Sabahtan beri çalıştığımız ve yorulduğumuz için Jungkook'la beraber bir köşede dinlenme kararı almıştık. Fakat Jungkook pek dinleniyormuş gibi değildi. Gözlerimin önünde sürekli onu bu halde görmek benim için bir sınav gibiydi. Sıkıntılı bir nefes verip bacaklarımla yerde kayarak tam karşısına oturdum. Bakışlarını bana indirdiğinde kocaman gülümsedim.

"Acıktım." Karnımı ovarak ona baktığım sırada ufacık da olsa gülümsedi. Yanağının kenarında oluşan çukurda gözlerim oyalansa da parlayan gözlerine diktim bu sefer gözlerimi.

"Birazdan onlar da gider zaten. Yemek yaparız birlikte olur mu?"

Büyük bir şevkatle sorduğu soruya usulca başımı sallayarak yanıt verdim.

"Ama bu sefer benim evimde yapacağız. Anlaştık mı?"

Anlamayan gözlerle bakmaya devam ettiğinde ona doğru biraz daha eğildim.

"Sana kendi ellerimle yemek yapmak istiyorum. Hem de kendi evimde."

Ellerimi sihir yapıyormuş gibi gözleri önünde savurduğumde sırıttı.

DÜELLØ°JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin