🥀Onze

4.7K 374 192
                                    

Ω Cygne Rosabel Ω

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ω Cygne Rosabel Ω


🥀

"Anne çıkıyorum zaten şimdi. Hallettim onları ben."

Annem her zamanki gibi uzun nasihatlerinden oluşan bir kapanış konuşması yaptıktan sonra omzumla kulağımın arasına sıkıştırdığım telefonumu elime alıp kırmızı düğmeyi tuşladım. Onu çok özlemiştim fakat neden karışıklığın ortasında arıyordu ki sanki?

Oldukça karman çorman bir odada kafayı yememeye çalışırken yatağımın karşısındaki çalışan televizyonun kumandasını bulmaya üşenerek direkt fişini çektim. Şu an biraz daha rahatlamıştı kafam. Bir elimi belime atarken yatağımın üzerinde duran kapağı kapatılmamış valizlere baktım bir süre. Şimdilik geriye sadece banyodaki eşyalarımı toplamak kalmıştı? Tanrım, toparlanma işi hiç bana göre değildi.

Sözde dün antrenmandan dönünce başlayacağım toparlanma işini,uyuya kaldıktan sonra  ancak rüyalarımda görmüştüm. Sonuç olarak bu sabah hallettiğim otelden çıkış işlemlerim sonrasında çarşı pazara dönen odamda sağa sola dönüp duruyordum.

Banyonun aynalı dolabının içindeki tarağımı, nemlendirici kremlerimi, lip-balmlarım gibi eşyalarımı çıkarıp elimde taşıdığım küçük çantaya sıkıştırırken içeriden gelen kapı tıklanma sesi ile derin bir nefes verip elimdeki küçük çantayı lavobonun mermer kısmına bırakıp kapıyı açmaya gittim. Cidden ben de dahil olmak üzere her yer dağınıktı. Kimsenin buraya gelmesini istemeyeceğim türdendi.

Büyük kapıyı açtığımda karşımda gördüğüm yüzle birlikte derin bir nefes verip yorgunluktan kıvrılan bedenimi kapıya yasladım.

"Merhab- Ah çok kötü gözüküyorsun." İşaret parmağıyla yanağıma dokunup kendini içeri atarken ben de kapıyı kapatmaya çalışıyordum.

"Sabah sabah birçok iş üst üste geldi. Dün antrenmandan sonra uyuya kalmışım." Saçımı rastgele karıştırıp Jungkook'a baktığım sırada onun gözleri dağınık odamın her tarafında geziniyordu.
Mahçup bir ifadeyle inledim.

"Tanrım! Jungkook bak aslında bu kadar dağınık değilimdir. Ama bugün ne olduysa alan da dar olduğu için oda birbirine girdi." Üzerindeki her zamankinden farklı olarak giydiği kıyafetlerine ufak bir göz gezdirdim. Sanırım izine bugün ayrılmış olmalıydı. Bugün üzerinde bordo üniformaları yoktu.

"Sorun değil, hem zaten her arkadaş birbirlerinin dağınık hallerini görebilirler." Gülüşü beni yatıştırmaya çalışır gibiydi. Başımı belli belirsiz sallayıp banyoya yönelmeden önce yatağımın üzerinde oturabilmesi onun için yer açtım.

"Sen burada beni bekle. Banyodakileri toplayıp geliyorum." Başını sallayıp o, onun için açtığım yere otururken hızla banyodaki kalan eşyalarımı toplamaya başladım.

DÜELLØ°JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin