Bölüm 24

11.8K 528 55
                                    

Berk Keskin...

Mutfağa gittiğimde Selin'le karşılaştım. Telefonla konuşuyordu. Ona gözlerimi devirip buzdolabının kapağını açtım ve su çıkardım. Çekmeceden de su bardağı çıkarıp yarısını doldurdum ve tek dikişte içtim.

Tam mutfaktan çıkıyordum ki Selin seslendi.

"Berk!"

Arkamı döndüm ve bezmiş bir yüz ifadesiyle, "Ne var?" dedim.

Yanıma geldi ve, "Niye bana böyle davranıyorsun?" dedi.

Ona doğru bir adım attım ve, "Herkese hak ettiği gibi davranıyorum," dedim. Sonra arkamı döndüm ve merdivenlerin olduğu tarafa gidip, merdivenleri çıkmaya başladım.

Kapıyı açıp içeri girdiğimde Öykü'nün uyumuş olduğunu gördüm. İster istemez gülümsediğimi hissettim.

Öykü'nün yanına doğru ilerledim ve ayak ucuna oturdum. Oda biraz soğuk olduğu için hafifçe Öykü'nün koluna dokundum. Buz gibi olmuştu.

Hemen yataktan kalktım ve gardrobun içinden koyu mavi bir pike aldım. Yavaş adımlarla yatağa doğru ilerledim ve pikeyi Öykü'nün üzerine örttüm.

Aşağıdan bir kırılma sesi geldiği için Öykü sıçrayarak oturur pozisyona geldi ve sırtını yatak başlığına yasladı. Korkmasın diye hemen yanına oturdum.

"O ses neydi?" dedi gözlerini açık tutmaya çalışırken.

"Bardak falan kırıldı galiba, yat sen," dedim.

"Uyumuş muyum ben ya?" dedi elleriyle gözlerini ovuştururken.

"Evet," dedim gülümseyerek.

"Neyse, ben bir gidip bakayım," dedim ve odadan çıktım.

Aşağı indiğimde ilk önce salona baktım. Orada yoklardı. Ardından yemek odasına geçtim. Buradalardı.

"Bir şey mi kırıldı?" diye sordum.

"Bardak kırıldı oğlum," dedi annem. "Öykü ne yapıyor?"

"O uyuya kaldı ya," dedim.

"Bu saatte mi?" dedi Yağmur Teyze.

"Bugün beden eğitimi dersinde hoca biraz yordu da, ondandır," dedim.

"Bakın ne diyeceğim, bugün burada kalın. Hem Öykü de uyumuş," dedi annem. Sebepsizce heyecanlanmıştım.

"Yok canım, biz sizi rahatsız etmeyelim," dedi Sevim Teyze.

"Aşk olsun Sevim, ne rahatsızlığı?" dedi annem. "Kalın işte bugün."

Sevim Teyze ve Yağmur Teyze birbirlerine bakış attılar. Sonra Yağmur Teyze, Selim ve Selin'e, "Kalalım mı çocuklar?" dedi.

Selim, çatalıyla tabağındakilerle oynarken, "Bana fark etmez," dedi. Canı sıkkın gibiydi.

"Bana da," dedi Selin.

"Süper," dedi annem. Bana döndü ve, "Oğlum, sende Öykü uyanırsa ona söylersin," dedi.

Kafamı aşağı yukarı sallarken, "Tamam anne," dedim ve arkamı dönüp merdivenlere yöneldim.

Odaya girdiğimde Öykü oturduğu yerde uyuya kalmıştı. Uyanmasın diye kapıyı arkamdan yavaşça kapattım.

Yatağın yanına gidip Öykü'nün yanına oturdum. Başını yatak başlığına yaslamıştı. Başı acımasın diye yavaş bir şekilde omzuma koydum.

Biraz aşağı doğru kaydıktan sonra başını göğsüme koydu ve, "Berk, burası çok rahatmış. Ben burada uyuyacağım," dedi gözleri kapalıyken.

Gülmemi bastıramadığım için biraz sesli bir şekilde güldüm. Kollarımı beline sardıktan sonra, "Nerede istiyorsan orada uyu," dedim.

Biraz dinlenmek için gözlerimi kapattım ve kafamı yatak başlığına yasladım.

Yeni HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin