11.Bölüm

16 7 0
                                    

Sabah Hale'nin beni dürtmesiyle uyandım. Oradan oraya dönüp uykulu halimle saçma sapan şeyler söyledim ama sonunda uyandım.

"Lan kış uykusuna yatmışsın resmen Pınar!"

Gülümseyip yerimde doğruldum. Olanlar aklıma gelir gelmez yine gözlerim doldu ama direndim.

"Hale" diye fısıldadım, "Bugün için planların var mı?"

"İki günlük bu kadar atraksiyon bana yetti,bugün seninle dışarıda gezelim." dedi. Ne güzel planları vardı,gerçek olabilse.

Bugünü havasızlıktan boğulduğum bir yerde,belki bir kutunun içinde geçirmek zorunda kalabilirim ama onun için değerdi.

"Ne yapmak istersen.." dedim gülerek. "Bir şey ister misin?"

"Hayırdır, niye bugün ilgi göstermeye başladın bana?"

"Yoo,öyle şey yapmadım yani. Sen niye öyle-"

"Tamam tamam" deyip güldü. Buzdolabını açıp birkaç çikolata çıkarıp üç-dört tanesini bana uzattı. "Dün pek de bir şey yiyemedik,al ye"

Çikolata paketlerinden birini açarken "Nasıl bu kadar rahatsın?"

"Emine Hanım'ın bu saatlerde mutfağa girmeyeceğini bildiğim için. Bazen bu kadının alzhemier olma ihtimalini bile düşünüyorum çünkü ben dolaptaki her şeyi sömürürken ruhu duymuyor"

Güldüm. Ve onun bunu anlattığı birkaç saniyede ben iki çikolata gömmüştüm. Açken ben ben değildim.

"Ben bahçeye çıkıyorum" dedi Hale. "Gelecek misin?"

"Anneni beklemeye mi,yok gelmeyim sağol" deyip gülümsedim. O da göz kırptı. Mutfaktan çıkıp kapıya ilerledi. Kafamı duvara yaslayıp nasıl uçağa gireceğimi düşündüm.

"Anne,sonunda geldin!" dışarıdan Hale'nin bağırma sesiyle irkildim. Seren Teyze'nin yeni gelmiş gibi davranacağını tahmin etmiştim.

Çaktırmadan dışarı baktım,Seren teyzenin yüzünü azıcık görmüştüm. Benim çizdiğim resim gerçekten onu andırıyordu ve aynı Hale'ye benziyordu.

Mutfak zemin katta olduğu için dolabın üstünden dışarı çıktım. Canım biraz acımış olsa da sıkıntı olmadı. Geçerken görmüş biri gibi yapacaktım.

Yolun önüne geçip "Aa Hale, nasılsın?" dedim tam bir Flash Tv oyunculuğu ile. İkisi de bana döndü. Hale'nin nasıl çıktın lan dışarı bakışları cidden komikti.

"Aa,Pınar Zeyno." deyip güldü. "Valla o kadar uzun zamandır görüşemedik" deyip göz kırptı.

"Haa aynen"

"Bu kim tatlım?" diye sordu Seren Teyze. Çok melek birine benziyor olsa da biraz çekinmiştim.

"S-Sen gittikten sonra parkta tanıştım da,bir iki aydır görmedim" dedi alaycı tavırla. Hiç rol yapamıyorduk.

"Hmm" deyip beni süzdü Sezen Teyze. "Tanıştığıma memnun oldum,adın neydi?"

"Pınar Zeynep"

Kafasını sallayıp Hale'ye döndü. "Tatlım,seninle bir şey konuşabilir miyiz?"

"Anne.. Küçük bir çocuk değilim,burada söyle"

Ne diyeceğinden haberim vardı. O yüzden fazla sıkmadan "Ben gideyim şeye en iyisi,görüşürüz" dedim Hale'ye göz kırpıp. O da anlamış şekilde başını salladı. Geldiğim gibi mutfak camından içeri girdim.
Çıkış kapısının yakınındaki duvardan onları dinledim.

Gizemli AdresWhere stories live. Discover now