98/100

1.4K 120 45
                                    

       Apartmanın kapısını açıp hızla aşağı inerken, neredeyse birine çarpmıştı genç adam. Şapkası saçı ve kulaklarını tamamen örten bir kızdı bu, kabanı da yerlerde sürünen cinstendi. Özür dilemek için döndüğünde genç kızın da aynı amaçla ona baktığını fark etti.



"Luka?"


"Marinette?"



      Genç kız şaşkınlıkla bir elini beline koydu ve diğer elindeki kutuyu sıkıca kavradı. "Hangi ara geldin sen? En azından aramalıydın. Bilsem oyalanmadan hemen gelirdim." Luka da yerinde kalakalmış, ne söylemesi gerektiğini şaşırmıştı. Bir şeyler yerine oturmuyordu. Genç kızın sinirlenip kendi evine gitmiş olması gerekirdi. Luka onun evine gidecek, kapıyı açması için biraz yalvaracak ve telefonla 234567890 kez arayacaktı. Senaryonun normal şartlarda böyle gerçekleşmesi gerekirdi, değil mi?




     "Sen... evine gittin sandım. Ben de özür dilemeye geliyordum..."



      "Eve mi gideyim? Saat o kadar geç oldu mu ya? Ben de neden pastanelerin çoğu kapalı diyordum..."





      Luka'nın hala şaşkın bir biçimde bakmaya devam ettiğini fark edince istemsizce gülmeye başladı bu sefer. "Ne? Kızdığımı ve gittiğimi falan mı düşündün? Neden öyle bir şey yapayım ki, bugünü iple çekiyordum! Sadece yemekler soğumuştu ve ben de doğum gününü kutlamak için pasta almanın artık daha mantıklı olacağına karar verdim. O yüzden pastaneye gittim ama neredeyse hepsi kapalıydı bu yüzden de biraz geç kaldım."




"Doğum.. günü?"



"Evet, Luka. Doğum günün kutlu olsun, sevgilim!"

...

more than a friend [lukanette/texting] ✅Where stories live. Discover now